SEN BEN VE KALBİM

BÖLÜM 2 BU ÇOCUK BENİ ZORLUYOR

"Ayça! Haydi kalk! Okula geç kalacaksın..Su kapıda ağaç oldu.Kök bile saldı! Çoğalacak yakında. " dedi annem. Kalktım saçımı yaptım siyah dar bir pantalon giydim. Saçımı iki yandan topuz yapmıştım. Gözlüklerin kirliliğine bakıp sildim ve taktım. Çantamı aldım ve kapıya doğru yöneldim. Ve Su'ya "Artık gidebiliriz. " dedim ve yürümeye başladık. Su sıkılıp konu açtı "Okula geldiğimiz zaman gıcık olacağın kızlar olacaktır. Olur da.Hem burda okuldan atılmak gibi birşey de yok.Yani döv yavrum döv." dedi. Gülümseyerek cevap verdim "Orda öyle kızlar daha çoktur " dedim. Su başka konuya geçerek "Çok tatlı olmuşsun bugün. Okuldaki erkekler sana bakacaktır." dedi ve iç çekti. "Keşke Özgür de bana baksa.." diyerek taşlara baktı. Ve devam etti "Ama onun sevgilisi var..Ve diğer arkadaşları.." dedi ve bana sordu "Ayça..Sen Tunahan'a tutuldun mu?" sahiden ona tutulmuş olabilir miydim? Sürekli aklıma geliyordu. İç çekerek "Evet.Ona tutuldum. Hemde çok. Baya.." dedim. Sonra devam ettim "Ama belli etmemeliyim.Yaprak şıprıntısı var sonuçta. Hem ben platoniğim. " diyerek Su'ya baktım. "Ben de Özgür denilen çocuğu seviyorum..11 seneden beri.." dedi..Haline üzüldüm..Su o Özgür denilen çocuğa koca bir 11 senesini vermişti..

Okula vardığımızda okuldaki herkesin bana baktığını gördüm. Çoğunluk 'Saçlarına bak.' diğer kalanlar ise 'Stili çok hoş. ' diye devam ediyordu. Çok hoş giyimli bir bayan "Ayça Göktürk? " diye sordu. Bende "Evet.Benim." diyerek cevap verdim. "Sınıfını ve arkadaşlarını Su gösterecek." dedi ve yanımızdan gitti. Merdivenlerden çıktık çıktık çıktık...Vee  GELDİK! En arkada boş bir yere oturdum. Başımı eğdim ve çantadan kalemliğimi çıkartacakken Biri bana "Pşşt" dedi. Ses tanıdık geldi ve kafamı kaldırdım. Bu Tunahan'dı. Okula geç kalmıştı ve başka boş yer yoktu. "Yanına gelebilir miyim?" dedi ve egoist tavrı ile devam etti "Herkes bu yakışıklı çocuğun yanında oturmak ister" dedi. Ama ben herkes olmadığım için "Ben herkes değilim Tunahan.Ve diğer kızlar gibi şıprıntı da değilim. Kusura bakma da..Neden Yaprak ile oturmuyorsun? Sevgilin her halde. Kolyende kocaman YAPRAK yazıyor?" derken içim acıdı. Tunahan ise "O başka biriyle oturuyor..Başka bir erkekle.."  sonra iç çekerek devam etti "Ve farkındaysan boş yer yok.Ayça...Lütfenğğ.." dedi. Soğuk davranmaya çalışarak "Peki madem...Otur öyleyse. " dedim. Sonra bana "Basketbolcu musun?" diye sordu."Evet.Neden sordun?" dedim."Boğazını gördüm. Bildiğin basketbol topu var yani." dedi. "Ha.Anladım..Sende öylesin her halde çünkü basketbol takımına ismimi yazdırdığımda senin ismini de görmüştüm." dedim. O da "Bugün çalışma var her an bizi çağıra bilirler. " dedi. Ondan sonra da öğretmen geldi zaten...

2. derse sanırsam nöbetçi öğrenci olan bir erkek geldi.Bu çocuğu tanıyordum. Isimlerimizi saydı. "Ayça Göktürk. Tunahan Astürk. Ve Su. Soyismini soylemediler.nAkın Öztürk. Basketbol hocası sizi çağırıyor. " Yerlerimizden kalktıktan sonra sanırsam Yaprak denilen kız Tunahan'a "Başarılar aşkım" dedi. Şıprıntı. Neyse..Kapıdan çıktıktan sonra nöbetçi çocuk  (tanıyorum onu) elini omzuma attı. Yani kuzenimdi o benim.Canım kuzenim.Şuan lise 4. Bana gülümseyerek "Ayçaşkım naber?" dedi ve güldü. "İyi Kenan..Senden naber? Ne seçimi yapacaksın?" diye sordum. "Doktorluk. Tıp." dedi. Ve sonra Tunahan kolumdan tuttu.Kalp ritmim hızlandı ve çocuğa "Spor salonuna biz gideriz. Sende git artık." dedi. Kuzenim yani Kenan "Görüşürüz." diyerek uzaklaştı. Akın denilen çocuk bana elini uzattı "Adımı öğrenmişsindir. Memnun oldum Ayça." dedi.Elini sıktım.Sonra bileğimde acı hissettim.Tunahan bileğimi sıkmıştı.Ona fısıldadım " Şşt adam ol. Sevgilin var olum senin." dedim. Sustu ve öğretmen "Geldiniz demek.." dedi ve beni gösterdi. "Ayça okula yeni geldi.Basketbolda 3 tane Türkiye şampiyonluğu var. 2 kere de Dünya Şampiyonluğuna katılıp 2. olmuştur. " dedi ve gülümsedi. Su bana gururla bakıyordu. Tunahan şaşırdı. Tabi ki şaşıracak çünkü ben Ayça  (egoist mod on) sonra maç yapmaya başladık. Su ve Tunahan,  ben ve Akın ounamaya başladık. Akın ile ben yeniyorduk. Hahaha (cadı gülüşü) 43-37 olarak maç devam ediyordu. Sonra top Tunahan'ın eline geçti. Belki 5 dakika falan elinden topu almaya çalıştım. Ve tam Tunahan kaçtı derken...

Yere düştüm.

Canım acıdı.

Topu alabilmiş ve kaçmaya çalışmıştım.

Kaçtım mı?

Hayır.

Acı dolu bir çığlık attım. (Doğal olarak.) Dondurma'm (Su) "Ayça...AYÇA!" Tırnaklarım uzun olduğu için sanırım yüzümü yırttım (Kız dövsem daha iyiydi.). Ve sonra gözlerimi kapadım. Sanırsam kolum kırıldı çünkü kolumun üstüne düştüm. Ama basketbol topu hala kucağımdaydı. Sonra ambulans geldi.. "Kolum çok acıyor..Hissetmiyorum." dedim.. Ambulanscı "Yanına bir kişi gelsin." dedi.Sanırsam Su geldi..Kolumu hissetmiyordum. Koluma iğne vurdulaaağğrrr..Sonra hastaneye geldik.Yanımda Su vardı. "NUTELLA'M KUZUCUĞUM..BİRAZDAN NE OLDUĞU ORTAYA ÇIKAR..KOLUN KIRILMIŞ OLABİLİR.." kız benim yerine ağlıyordu ulan..Ağlıyordu..

Sonra röntgen çekildi. Kolum kırılmış. Sert bir alçıya alındı..Yüzümde de yara bantları vardı. Çok şekilli bir kızım artık. Sonra annem ve babam geldi. Annem "Ayçağğhh kızım ne oldu sana böyle!!" diye mızıklıyor babam ise " Olur böyle şeyler Esma. Sakin ol." diyordu. Su başımda bekliyordu sürekli. Sanki bir dakika gözünü ayırsa incilecekmişim gibi bakıyor.

Eve geldik. Kanepe de uzandım.Sonra...SU GELDİ!!

4 saat başımda bekledikten sonra gitti. Babam ve annemin önemli şirket görüşmeleri var ve ben evde yalnızım. Film izlemeye başladım ve 30 dakika sonra telefonum çaldı. Bilinmeyen numara. Açtım ve "Alo?  Kiminle görüşüyorum?" dedim.  Görüştüğüm kişinin endişeli sesi vardı. "Alo Ayça ben Tunahan.Nasılsın? Yüzün acıyor mu? Ya..Ben özür dilerim.Seni zorlamamak istedim. Ama..Neyse..Yanımda Yaprak var ve sana geçmiş olsun dileklerini yolluyor.." Yanında Yaprak varmış..Yaprak..

YAPRAK!

"Tunahan beni merak etme. Yaprak ile eğlenmeye bak. Selamımı söyle." dedim ve yüzüne kapattım.

OH OH CANIMA DEYSİN.

837 KELİME *-* *-* *-*

Çok saçma bir bölüm ama NEYSWĞĞ