AŞKIN BÖYLESİ (BTS ver.)

BÖLÜM 7

***NAMJİN***

'' Sonun da karar verebildin mi Seokjin''  deniz kenarına çektiğim araba ile söze nasıl gireceğimi düşünürken söze onun başlaması beni rahatlatmıştı ama ondan önce bana ismimle hitap etmesi ne kadar kalbini kırdığımın kanıtıydı.

'' Kiraz dudaklı ya ne oldu '' dedim fısıltı gibi çıkan sesimle, önümüzde ki denizi izlerken biraz da olsa kendimi rahatlatmaya çalışıyordum. '' belki duymak istemezsin diye düşünmüştüm.'' 

'' Hayır duymak istiyorum'' sözünü keserken ona döndüm.

'' bak Namjoon dün olanlar sadece şaka amaçlıydı sen hiç bir zaman benim için bir misafir olmadın, daha çok ev sahibi gibiydin benim etrafımda dolaşman hoşuma gidiyor ki bu bu zamana kadar kimsenin yapmadığı bir şeydi ya da ben izin vermemiş olabilirim ama sana izin verdim. Bu da seni ne kadar önemsediğimi göstermez mi ? '' yüzünde az da olsa gülümseme gördüğümde içim rahatlamıştı gerçekten rahatlamıştım.

'' Bunu ilan-ı aşk olarak kabul edebilirmiyim ? ''

'' Organlarını yerinden söküp sokak köpeklerine vermemi istiyorsan neden olmasın '' yüzündeki gülümseme genişlerken şimdi ki haline baktım. Ah be Namjoon benim için kendini böyle yıpratman sence doğru muydu ? Dağınık saçlarına ve dağınık kıyafetine en önemli de koyu göz halkarına. 

'' Neden bu haldesin Namjoon'' 

'' Senin yüzünden kiraz dudaklı beni istemediğini düşündüğümde hissettiğim acıyı tahmin bile edemezsin Narkoz bile o acıyı dindirmeye gücü yetmezdi '' ileriye uzanıp saçlarını karıştırdım. Elimi çekeceğim sırada kolumdan tutup gülümsemişti, bu sefer zorla değil kendi isteğimle bir şey yapacaktım yerimden doğrulupp kucağına oturduğumda gözlerini genişleterek bana bakmıştı.

Yüzüne eğilip gözaltı torbalarına birer öpücük kondurum '' bu ne içindi kiraz dudaklı '' alnımı alnına yaslarken rahat oturabilmek için kucağında biraz kıpırdandım.

'' Seni üzdüğüm içindi bay liseli '' gülümserken elini belime yerleştirmeyi ihmal etmemişti. Eski haline dönmesi hoşuma gitmişti, ama hala bir terslik vardı eski Namjoon bu halimizden yararlanmak için can atarken şimdiki Namjoon sadece bana bakmaya devam ediyordu sanırım onu 1 günde adam ettim ha. 

'' neye gülüyorsun sen öyle '' sanırım içimden yerine dışımdan gülmüştüm. Gülümsememi genişletirken gözlerinde masum azgınlığa baktım.

'' Sadece eski Namjoon'un bu halimizden yararlanması gerekirken şimdiki Namjoon'un sessiz kalması tuhafıma gitti de'' 

'' üstüne atlamamak için kendimi zor tutuyorum desem'' yüzüne yerleştirdiği arsız gülümseme ile beni kendisine bastırırken aslında eski Namjoon'un hiçbir yere kaybolmadığını anlamıştım ve hayatımda bugün ilkleri yapmaya devam ederken yine bir ilki gerçekleştirip dudaklarına kısa süreli masum bir öpücük kondurmuştum.

'' İşte bunu yapmamalıydın bay kiraz dudaklı benimde sınırlarım var ''

Açlıkla dudaklarıma yapışırken sanırım içindeki azgın canavarı uyandırmıştım, belimdeki ellerle kendisine daha çok bastırırken bu sefer karşılık vermiştim. Hiçbir engelleme olmadan sadece karşılık vermiştim.

Dudaklarıma değen ıslak ve sıcak dile karşılık dudaklarına arsızca inlerken kollarımı boynuna dolayıp kendimi ona daha çok bastırdım. Dilini dudaklarımda gezdirirken dudaklarımı aralayıp sıcak dilini kabul etmiştim dili ağzımın içini keşfe çıkarken belimdeki elleri daha da sertleşip kalçalarımı sıkmaya başlamıştı.