Melezler Ve Kurallar

922 61 0
                                    

   .... Eğer bir melezseniz hayat sizin için zordur. Tüm hayatınızı cehennemde geçirmek zorundasınız mesela. Sizde ne kadar insan geni varsa, o kadar kısa yaşıyorsunuz. Yarı şeytansanız, ömrünüz 1500 yıl civarlarında. Dörtte birde oran 3500'ye çıkıyor. Melezseniz duygularınız var ama adları yok. Yani sevdiğinizi bile anlamanız çok güç. Melez yada şeytan olduğunuz gözlerinizden okunuyor. Gerçek anlamda. Eğer şeytansanız, kırmızı parlak gözlere sahipsiniz demektir. Eğer melezseniz bu çok acınası. Çünkü size insan geni katan akrabanızla aynı renk gözlere sahip oluyorsunuz. İnsanlar da soylarına göre. Toprak soyu kahve tonlarında, gök soyuysa mavi. Eğer doğa soyundaysanız (paganistlerin en baskın genidir.) yeşil gözlü olursunuz. Bu şeytanların size acıması için bir sebeptir....

Aidan dedesinden nefret ediyordu.

Onun gibi mavi gözleri vardı ve bundan utanıyordu.

Dedesi gök soyunun en seçkin ailesindendi.

Belki büyük annesi o yüzden onu seçmişti. 

Aidan'ın elindeki beden, ona hiç benzemiyordu.

Simsiyah saçları ve kahverengi gözleriyle çok sıradan görünüyordu.

Aidan sanki bir eksik görmüş gibi uzun uzun baktı cesede.

Sonra da gözlerini oyup kenara fırlattı.

''Ben seni kullanırken bunlara ihtiyacın olmayacak.''

Dünyaya, toprağa ayak bastığında içinde biraz heyecan vardı.

İlk defa insanlar gibi hissedebilecekti.

Cehennemdeki bir söylentiye göre, insan bedenine girerken yok olabilme tehlikesi vardı.

Derin bir nefes,  ve galiba yeni bedenin içindeydi.

 Biraz baş dönmesi, biraz açlık hisinden başka hiçbir problem yoktu.

Neredeyse.

Kulakları artık eskisi kadar keskin değildi, insanların içinden geçenleri duyamıyordu.

Kulakları, gözleri, burnu ona eskisi gibi itaat etmiyordu ama önemli değildi onun için.

Cehennemden kurtulmuştu.

Artık diğerleri gibi yürümesi gerektiği için, ilk başlarda biraz zorlansa da yolunu buldu.

Hartmut'un evinin olduğu ara sokağa girdi, evi hatırlamaya çalıştı.

En azından beyni eskisi gibiydi.

Kapının ziline basmayı düşündü, ama tam o anda kapı açıldı.

Uzun boylu sevimli bir kız, babasını uğurluyordu.

Yabancıyı ilk o gördü.

Babasına işaret edince :

''Inga. Sen içeriye, annenin yanına git.''

Geniş omuzlarıyla Hartmut, evin kapısında dikilen yabancıya doğru ilerledi.

''Sen de kimsin? Ne istiyorsun?''

Aidan bunu duyunca Hartmut'tan daha çok şaşırdı.

''Ben, sadece biraz kan ve kalacak yer istiyorum. Bunu hak ettiğimi düşünüyorum.''

Hartmut rahatladı.

Derin bir nefes alıp, konuşmaya devam etti.

''Ben de diğer yabancılar gibi borç tahsil etmeye geldiğini düşündüm. Bu beden sende biraz.. Şey durmuş.. Modern.''

''Böyle olsun istedim.''

''Hmmm. Ama Anette evde kalmana ne der bilemi...''

Aidan ters bir bakışla karşılık verdi.

''Tamam. Halletmeye çalışırım.''

Tam gözlerinin içine baktı.

''Kesinlikle halledeceğim.''

Göz kırpan Aidan :

''Ben yeni bedenimi test etmeye gidiyorum. Bol şanslar.''

Hartmut endişeliydi ama belli etmemeye çalışarak gülümsedi.

Ama bilmiyordu her şeyin daha her şey yeni başladığını.

Mazoşist ve Şeytan. ×Where stories live. Discover now