31.BÖLÜM

14.7K 675 618
                                    

Aşk-ı Ala | 31.Bölüm



Yatağında sola doğru dönen Zelal,gözüne gelen yakıcı güneşle gözlerini araladı.Yanında kocası Şivan'ı yanında göremeyince biraz bozulsa da pek takmayıp hemen yatağından çıktı. Elini yüzünü yıkayıp üzerine bir elbise geçirdi,başını da güzelce örttükten sonra hemen odasından dışarıya attı kendini. Merdivenlerden aşağıya inecekken çamaşır odasının önünden geçerken Şivan'ın sesini duyunca duraksadı.Şivan ağanın ne işi olurdu çamaşır odasında?


Hızla içeriye girdiğinde Şivan ağayla göz göze gelip tebessüm ettiğinde,kaynanasının cümlesi ile birlikte yüzündeki tebessüm soluverdi;



"...Oğlum,sen de hak ediyorsun Baran gibi,baba olmayı.İtiraz kabul etmiyorum artık! Ben kız buldum,Asiye.Çok güzel,iyi kalpli bir kız.Görsen hemen ısınıverirsin.O kızı nikahına al,Şivan."



----



Annesinin söylediklerini Zelal'in duyması ile Zelal arkasını dönerek odadan dışarı çıktı.Bir an gözlerindeki kırgınlığı gördü Şivan ağa.O kırgınlık ki,Şivan'ın kalbini darma duman etmeye yetmişti.Karısının o halini görmenin ve aynı zamanda annesine çoğu kez uyarda bulunmasına rağmen anlamamasının verdiği sinirle sesini yükselterek konuştu,Şivan ağa.



"Daye! Yeter,yeter artık! Allah neyi nasıl nasip etmişse o olur! Ben Zelal'i isteyerek aldım,onu kendi ellerimle ölüme sürükleyemem! Ben ne kendime ne de Zelal'e böyle bir şeyi yapamam! Ben Zelal'in üstüne gül koklamam! Benim gülüm Zelal,diğerleri bana diken! Elimi kanatır,diğerleri! Ben Zelal'i gönlüme aldığım gün,diğerleri diye bir şey bile kalmadı bende! Dur artık! Eğer benim çocuklarımın annesi Zelal olmayacaksa..." deyip derin bir nefes aldı Şivan ağa.Annesi ile ilk kez bu kadar sert konuşuyordu.Ne kadar zor bir durum olsa da,susmayacaktı.Devam etti sözlerine. "...eğer benim çocuklarımın annesi Zelal olmayacaksa,ben çocuk istemiyorum." diye cümlesini sonlandırdı.



Annesini arkasında bırakıp Zelal'i bulmaya gidecekken annesinin sözü üzerine durdu.



"Ama oğlum,ben sana kötü birşey söylemiyorum ki.İyiliğini isti-" annesinin sözünü hızla kesen Şivan'ın artık tahammülü kalmamıştı.Karısının ne halde olduğunu bile bilmiyorken burada bu konuyu konuşmak istemiyordu artık!


"İsteme benim iyiliğimi! Bana iyi gelen tek şey,Zelal! Daye," Şivan biraz susup söyleyeceği kelimenin ağırlığını tarttı zihninde.Ağır bir cümle olacaktı belki ama yapmazsa Zelal'i kaybedecekti. Kendinden emin bir şekilde devam etti cümlesine; "Eğer bir kez daha,Zelal'in kalbini kıracak;ikinci kadın veya evlat olayı fark etmez, bunlara benzer şeyler duyarsam...Hiç düşünmem,karımı alır giderim Mardin'den!" dedi annesinin gözlerinin içine bakarak.Ardından odayı terk etti.Şimdi Zelal'i bulup gönlünü almalıydı,gönlünün dermanının...



Yukari doğru çıkan Ariya'yı durdurdu.



"Ariya,Zelal yengeni gördün mü?"



Görüp görmediğini düşünmeye başlayan Ariya,görmediğine kanaat getirip önce başını sağa sola salladı "Görmedim,ağabey." diyerek düşüncelerini dile getirdi.


AŞK-I ÂLA (TÖRE) #wattys2018 Where stories live. Discover now