My Byul ● pjm

22 | Kim Jae Hee

Sizden isteğim bana bölüm için tavsiyeler vermeniz. Neler yazsam bilemiyorum. Yorumlarınızı bekliyorum

***

Mi Cha ile eşyalarımızı yerleştirdiğimiz küçük valizimin kapağını kapatırken birkaç gün içinde olanları düşünmeye başladım. Bowlingte kazandıktan sonra Gamcheon Kültür Kasabası'na yatılı gezi düzenlemiş, ödül olarakta kaybedenlerin barbekü yapmasında karar kılmıştık. Ji Hyun'un da katıldığı yatılı gezimizde tek kadın olarak rahat edemeyeceğim için Mi Cha'yı da davet etmiştim. Sabaha karşı Busan'a gelmişti.

"Ben hala heyecanlıyım. Resmen Yoongi oppa ile geziye gidiyorum." Fangirllük yaparak konuştuğunda gülmeden edemedim.

"Yanınızda bizde olacağız, farkındasın değil mi?" Diye sordum ona gerçekleri hatırlatarak. Omuz silkti.

"Yoongi oppa olduktan sonra gerisi umrumda değil. İsterse sülalesi ile gidelim." Sen ıslah olmazsın bakışlarımı atıp yatağımın üzerine oturdum. Saat taktığım kolumu bavulumun üzerine koyup Jimin sunbaelerin gelmesine ne kadar kaldığına baktım. 10'a çeyrek var.

"15 dakikaya burada olurlar herhalde." Dedim saatten başımı kaldırırken.

Ailelerimizden izin almamız bir miktar zor olmuştu. Erkek sayısının fazla olması onlarda endişe uyandırsa da Jungkook'un gelmesiyle annem ikna olmuştu. Mi Cha'nın ailesi ise benim olacağımı duyunca izin vermişti. Jimin sunbae ile olan ilişkimi duyduktan sonra trenden iner inmez beni köşeye sıkıştırmıştı. Olanları kaba taslak anlatmış, eve gitmek için acele etmiştim.

"Hala heyecanlı mısın?" Diye sordum sessizliğin ardından.

"Birazcık," baş parmağı ile işaret parmağını bükerek aralarında küçücük bir mesafe bırakarak bana gösterdi.

"Yoongi sunbaenin neyinden hoşlanıyorsun?" Merakla sordum. İki yıldır ona karşı bitmeyen bir hayranlık duyuyordu. Resim bölümünde olmamıza rağmen, Mi Cha Yoongi sunbae sayesinde müzik bölümü öğrencilerinden daha fazla şey biliyordu müzik hakkında.

"Her şeyini seviyorum," dedi ellerini önünde birleştirerek. "Ama en çok da sıcak kalbini seviyorum. Çoğu insan onu soğuk biri olarak tanımlıyor olsa da benim gördüğüm Yoongi öyle değil. Yaşadığı şeyler karşısında takındığı tavrını üzerinden atması zor olduğu için öyle görünüyor. Gerçekte ise canayakın, düşünceli, şefkatli. Hazırlıktayken bu yanını fark ettiğimden beri seviyorum."

Söylediklerine karşı düşünceli bir şekilde başımı salladım. Yoongi sunbae hakkında benzer şeyler düşünüyorduk.

"Peki ya sen? Sen Jimin sunbaenin neyinden hoşlanıyorsun?"

"Ah," elimi esneme attım. "Gülüşünden etkilendim sanırım. Yani bilirsin insanın içini ısıtan ve güven veren bir gülümsemeye sahip. Ayrıca benden hoşlandığını gösteren kimi zaman cesur kimi zaman korkak olan hareketleri, bana olan sevgisi ona bağlanmamda büyük bir etken."

"Avv, çok tatlısınız." Birleştirdiği ellerini yukarı kaldırıp kafasını yasladı. Sevimli sevimli göz kırptığında arka tatafımdaki yastıklardan birini alıp ona doğru fırlattım. Gülerek yakaladıktan sonra arkasına koydu.

"Rahatmış bu!"

**

İlerleyen saatlerde Gamcheon Kültür Kasabası'na olan yolcuğumuz başlamıştı. Sayımızın fazla olması ve bir arabaya sığamayacak olmamızdan Jin sunbae araba kiralamıştı. Jimin sunbaenin arabasında Jimin sunbae ve benim dışımda Jungkook, Ji Hyun ve Taehyung sunbae verdi. Mi Cha'yı ne kadar yanıma almak istesem de Yoongi sunbae ile aynı arabada gitmek istediğini söylemişti. Araları öncesine göre daha iyi olduğu için bundan faydalanmak istiyordu. Onu kırmayıp, sunbaeler ile gitmesine razı olmuştum.