talking to the moon

724 115 47
                                    

Güzel gecenin sabahı olmuştu, tıpkı ayın ardından güneşin doğduğu gibi. Yoongi, neden böyle düşündüğünü bilemedi, Yoongi en çok ayı severdi. Ayın, zarif ışıklar saçan bir güzellik olduğuna inanırdı o.

Gözlerini parmaklarını saran yüzüklerinden çekip, cenin pozisyonunda yatan bedene çevirdi.

Ay ve güzellik kelimeleri yan yana geldiğinde aklına istemsizce o geliyordu.

Hoseok, Yoongi için çok güzeldi. Ay gibi etrafına zarif, hoş bir ışık yayıyordu, ay gibi güzel parlıyordu gözleri. O gözlerde bazen günahlar, bazen güzellikler açıyordu.

Hoş, Yoongi onun tüm günahlarını üstlenirdi. Yoongi için, Hoseok bir melekti. Güzel kanatları olan güzel bir melekti.

Ve Yoongi, yaratıcıya bu meleği onun için göndermiş olması için dualar ediyordu.

Belki de gerçekten onun için gönderilmişti, Yoongi'nin dudaklarında ki kanın Hoseok'un dudaklarına değmesi için gönderilmişti. Dudakları birbirine mühürlensin diye gönderilmişti.


cry | yoonseokOù les histoires vivent. Découvrez maintenant