🦄🦄

86 14 2
                                    




     Multide Barış karakterimiz var


Başımın ağrısıyla gözlerimi açtım .
Of nerdeydim ben en son adamlar! ,
Ah Melis Melis nerdeydi! ,
ona bişey olmamıştır İnşallah! .

Galiba hastanedeydim kolumda serum vardı . Yine çok zekiyim kolumda serum olduğuna göre markette olamam .
Valla wattpad kitaplarındaki gibi hastane kokusundan anlayamadım hala anlamış değilim hastahane kokusunda ne var . Tam ayağa kalkacaktım ki içeri Melis ,Emre ,Bora , Annem ve adını bilmediğim bi çocuk girdi .

Annem "ah Ceyda çok korktum kızım " dedi
galiba onu çok endişelendirmiştim ağlıyordu.
"Sakin ol annecim birşeyim yok bak iyiyim." Leyloşum ya ağlayınca  hep gözleri şişer bende ona çekmişim galiba ağlayınca hep gözlerim şişer .

"Allah Bora ve barış oğlumdan razı olsun onlar kurtarmışlar sizi yoksa o pis gaspçılar sizi ..." Dedi
ve ağlamaya başladı . Demek o çocuğun adı barıştı . Galiba semtin reisi dedikleri barış bu barıştı . Barış'ın bakışları biraz tuhaftı anneme ve bana özlem dolu bakışlarla bakıyordu sanki .
Yoksa ben kafamı sandığımdan daha hızlı vurdumdamı böyle oldu neyse  . Galiba  Bizimkiler annem endişelenmesin diye böyle bi yalan uydurmuşlar  onu daha fazla üzmemek için yalana dahil oldum .
. Melis "ağlama leyloş bişey olmadı bak iyiyiz biz"dedi. Leyloş "ben bi hava alıyım " dedi ve odadan çıktı . Ağlıyarak benide üzmek istemiyodu galiba . Ben " Eee ne Zaman çıkartıyonuz beni burdan ya , bide 3 aylık rapor alın büyük tramva yaşadım bence bu halle okula gelemem dimi ama Emreaşkım hadi git rapor al bana en az 3aylık olsun  " dedim ve sırıttım.

Emre sabır dileyerek " ben gidiyimde şunun çıkış işlemlerini hallediyim "diyip dışarı çıkınca
Melis ben Barış ve Bora odada tek kaldık . Bora ve Barış'a hitaben " çok teşekkür ederiz siz olmasaydınız kim bilir o kendilerini mafya sanan fare suratlı insan müsfetteleri bize neler yapardı" . Barış bana önemli değil anlamında başını salladı ve odadan çıktı .
Niye böyle yaptığını anlayamadım ve arkasından baka kaldım Bora " sen takma onu kafana dedi ve bu arada önemli değil " "peki bu adamlar neden bizi takip etti yada bizi yakalayıp ne yapacaklardı "meliste bunu merak ediyormuş gibi başını sallayıp beni onayladı .
Bora biran ne diyeceğini bilmiyormuş gibi oldu ama sonra kendini topladı ve " ne biliyim kızım ben müneccim bokumu yedim sanki . Hem banane kime ne yapmışsan artık hem adamlar sizi kaçırsaydı sen bu çenenle adamları bıktırırdın geri bırakırlardı seni "
"Hıh ben bikerem çok konuşmuyorum tamammı " dedim ve somurttum ama aklım hala bu adamların bizi neden kaçırmaya çalıştığındaydı .
Melisin daha fazla üzülmesini istemediğim için ortamdaki gergin havayı bozmak amaçlı biraz saçmalayayım dedim .

Şimdi aklıma geldide bu hödük benden hala beni düşürdüğü için özür dilememişti hasta numarasıyla bi özür diletiyim dimi ama
" Bora sen benden hala özür dilemedin bak zaten ölümden döndüm şuan psikolojim çok bozuk bi 2 dakika geç gelseydiniz belki beyin kanamasında ölmüştüm yani yarın ne olucağım belli değil belki içten beyin kanaması geçiricem ve ölçem oyüzden hadi benden özür dile çümkü popişimi kırdın bugün " Bora "kızım bi sus ya daha biraz önce ölümden döndün yeter "




3. GÜN SONRA

"Anne yeter " diye cırladım sonunda .
Hastaneden çıkalı üç gün oluyor ve bu üç günde okula gitmediğime
pişman oldum neden mi diye sorucaksanız Canım annem ilgisiyle beni üç günde bıktırmıştı .
Öyle bi bıktırdıki sabahın altısında bu hasta minnoş bedenimle okula gitmek istiyorum . Unicornlarım bile bana acıyo ya boynuzları aşşağıya bakıyo yavrucaklarımın tabi annişkolarına üzüldüler . " Ceyda kızım hadi bir kaşık daha al Vallahi bak bu son" " anne sabahtan beri bu son diyerek bütün mutfağı yedirttin en sonunda evde bişey kalmayınca mutfak dolaplarımızıda kemirttirirsin sen Valla ban ay bi kendimi öyle hayal ettimde elimde dolap kapağı tezgahın üstünde bir keko edası ile semt oturuşu yapıp dolap kapağı kemiriyomuşum . Et et sende hayal ette neler çektiğimi anla annecim ben yarın kesinlikle okula gidiyorum" neymiş ayol bu ya bi hasta numarası yapıp ağız tadıyla evdede yatamıyoruz ."ne halin varsa gör be manyak iyilikte yaramıyor" diye teip atıp gitti . İçim acıyo raporlu olmama rağmen yarın okula gidicem .
Emreaşkım sağolsun bi hafta rapor almış bana ama kullanamayacağım .
Bu üç günde annem dışında Barış abide benimle çok ilgilendi üç gün boyunca bizim evden çıkmadı kendisi bu arda . Evett ona abi diyorum büyük ısrarları sonucunda ona abi dememi kabul ettirdi.
Her nekadar onun çok soğuk birisi olduğunu söyleselerde bana ve anneme karşı tuhaf derecede sevecendi .
Hatta öyle bi sevecenlikki bu benim uzuuuun uzuuuun kurduğum cümlelere bile katlandı .
Hatta bana yeni bi Unicorn bile aldı artık onun aldığı Unicorn ile uyuyorum.
Küçükken kaybettiğimiz abimin bende bıraktığı boşluğu doldurdu bu üç günde .
Evet bora öküzüde bu üç günde görüşmemize rağmen sinirlerimi bozmaya başladı telefon numaramı nerden bulmuşsa artık her saat başı 'okul sensiz daha güzel ' 'sınıftaki kızlar senin dedikodunu yapıyo' temalı beni sinirlendirecek mesajlar attı.
Hatırladıkça sinirleniyorum ya . Çocuk resmen Unicornları seven tatlı insanların huzuruna tepki olarak doğmuş .
HAYATIMDA gördüğüm en itici insan ya .
Neyse ben minnoş ruhlu bi piremsesim ve sinirlenmiyeceğim .
Melis ve Emre sağolsun onlarda hep yanımdaydı . Melis okul çıkışı yanıma geliyodu emrede mesaj atıp Nasıl olduğumu soruyodu .
Sınıftan bir kaç arkadaşımda yanıma geldi . Hele Sivaslı güzelliğim (Merve bffm ❤️) beni çok merak etmiş . Yanıma geldi biraz halay çektik .

Bu kadar tatil yeter ama gidemde yarın biraz hocaları çıldırtıyım şimdi hastayım diye bişey diyemezler bana. Hem ahmetçiğimide çok özledim (hatırlamayamayanlar için hatırlatayım ahmetcim dediğim şahıs okul müdürüm olur ).
En önemlisi annemin bu gereksiz ilgisinden kurtulmalıyım . Sabah biraz zor kalkacağım ama yapıcak bişeyim yok evde sıkıldım .
Hem arkadaşlarımıda özledim ama borayı birazcık azıcık Çok Minnak özledim .

Sabah annemin sesiyle uyandım saat daha altı kargalar bile tuvalete gitmedi daha .
Neyse Barış abimin aldığı unicornumu öptüm ve hazırlanmaya başladım .
İğrendiğim siyah okul eteğimi ve midemi bulandıran mavi lakosumu giyindim .
Saçımı tarayıp çantamı düzenledim ve leyloşun sesi ile aşşağıya indim .
Benim için kahvaltı hazırlanış birlikte kahvaltıya yaptık .
Başlar başlamaz zaten nasihat ve öğüt time başladı . Yok efendim ' deli danalar gibi koşturmayacakmışım , ceviz içi kadar olan beynimi fazla düşünerek yormayacakmışım , başımı sıcak tutucakmışım bu ne alaka bende anlamadım , sağa sola çarpmayacakmışım zaten ben hobi olarak sağa sola çarpıyorum ,yolda yürürken dikkatli olucakmışım , karşıdan karşıya geçerken önce sağa sonra sola son olarakta sağa bakıp YOL BOŞ İSE karşıya geçicekmişim zaten benim diğer bi hobim yoldan arabalar geçerken karşıya geçmek ya , arasokaklara girmeyecekmişim caddeden gelicekmişim bu konuda ona bende hak verdim ' liste böyle uzayıp gidiyor .
Yine geç kalıcağımı anladım ve kendimi evden dışarı attım ve kapımızın önünde lüks bi araba gördüm .
Galiba oda beni gördü ve bana doğru ilerlemeye başladı











Evvvvet ben acımasız bi yazarım ve burda bitiriyorum o lüküs arabanın içinden kimin çıktığını çoook merak etmenizi istiyorum bu sebeple burda bırakıyorum hadi bayyyysss bu arada ne yazdım ben ya 1062 kelime ne demek bence beni tebrik etmelisiniz 😂😂👍🏻🦄🦄🦄





Bol unicornlu günler  okurcuklarım🦄🦄🦄🦄

🦄UNICORNLANDIN🦄Where stories live. Discover now