12| Behind The Scenes

1.5K 203 314
                                    

Manipüle edildiniz.

Kafanızda farklı farklı sorular var belki ama hepsinin en temel cevabı bu: Manipüle edildiniz.

Bu bölüm size bazı açıklamalarda bulunacak ve olayların sahne arkasını gösterecek.

Ama ondan önce değinmek istediğim iki şey var. Fici Pretty Little Liars ve Ufak Tefek Cinayetler'e benzetenler oldu. İki diziyi de izlemedim, belki benzerlikler vardır, bilmiyorum. Ama bu fici 15 tatil'de ilk olarak şu fikri bulduktan sonra kurguladım:

"Bir adaya düşen bir grup insan. Bazıları ölüyor,nasıl öldüğü gösterilmiyor. Fic kamera formatında anlatılıyor. Size kameranın gösterdiğinden fazlasını bilemiyorsunuz." Şu an bu ada konseptinin ayrıntılarını pek hatırlamıyorum. Ama ana tema işte buydu, size verilenden fazlasını bilemiyorsunuz. Size verilenler yalan da olabilir, olayları gözünden gördüğünüz kişinin eksik bilgileri+yanlış tahminleri-böylece yanlış yönlendirmeleri- de olabilir. Bu fikir üzerinden kurguladım. Tek istediğim sizi kandırmaktı.

5. Bölüm : Lay

Sizce Jisoo'nun birilerine sen katil misin diye sorması ve hayır cevabı alınca hmm değilmiş diyip vazgeçmesi ne kadar mantıklıydı? Jisoo kendisinin katil olduğu gerçeğinden kaçmak istiyor, yine de sonuçta bu gerçekle yüzleşiyordu.

Peki neden Lay'le buluştuğunu sakladı diğerlerinden? Çünkü Lay, on yıl önce intihar eden ve kâbuslarının kahramanı olan kişiydi. Jisoo onu hayallerini gerçekleştirmiş, mutlu bir adam olarak hayal ederek yine kötü biri olduğu gerçeğinden uzaklaşmak istedi.

"Bir katile katil olup olmadığını sorarsanız hiç ben katilim der mi? Bu soruyu bir sorun kendinize öncelikle."

Böyle bir replik kullanmıştı Lay. Burada aslında Jisoo'ya bunun ne kadar mantıklı olduğunu sormuyordu. Jisoo kendi kendisine Ben katil miyim? Katil olduğumu itiraf edebilir miyim? diye soruyordu. O konuşma tamamen hayal ürünüydü ve her şey Jisoo'nun kafasının içinde gerçekleşti.

1. Bölüm & 2. Bölüm

"Pekâlâ... Bir kâbus gördüm, içeriği çok da önemli değil ve erken uyandım biraz."  Onlar meraklı bakışlarla beni süzerken, ben de cebimdeki kâğıdı çıkarıp masanın üzerine koydum. "Sabah koşusu yapıp hava alarak kendime gelirim diye düşünüyordum. Bu yüzden evden çıktım ama kapının önünde şu notu buldum."

demişti Jisoo. Kâbus görmedi. Kâbus olarak nitelediği şey, Seulgi'yi öldürmesiydi.

Koşudan döndüğümde bulduğum notu verdim. Eh, zaten bendeki en önemli bilgi de buydu sanırım. Seulgi'yi liseden mezun olduktan sonra hiç görmemiştim.

Polise verdiği ifadeden. İlk bölümde koşuya çıkarken notu bulduğunu söylüyor ama polise verdiği ifadede koşudan dönünce diyor. İşte Jisoo'nun katil olduğunun küçük bir kanıtı.

Ayrıca Seulgi'yi hiç görmediğini söylüyor on yıl boyunca.

"Ve sen Jisoo...Evin Seulgi'nin geçen ay taşındığı eve çok yakınmış. Sıradaki kurban sen olabilirsin. Bu yüzden benimle kal." demişti Jennie. Tahmin edin.

Evet. Jisoo cinayetten birkaç gün önce Seulgi'yi gördü. Seulgi yine birilerini aşağılıyordu. Bu, Jisoo'nun kâbuslarının etkisini arttırdı. Artık Seulgi'nin adresini de öğrenmişti. Onu öldürdü.

3. Bölüm

"Polis Seulgi'nin alnında I harfi olduğunu söyledi. Şu psikopatı biliyorsunuz değil mi? Oh Sehun. Hani işlediği her bağlantılı cinayet için bir harf kullanan. Onunla bağlantılı olabilir mi?" Bu defa konuşan kişi Sooyoung'tu.

Manipulation | BLACKVELVET ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin