Playlist:Radiohead- Dadydreaming
Kime sorarsanız sorun, herkesin bir hikayesi vardır. Ve güzel hikayelerin hepsi acılardan beslenir. Mutluluk dolu bir hikayeyi okumak karşıdakine keyif vermez ama hüzün dolu hikayeler hep ikinci sayfayı bekler. Ama bazılarımız hikayelerimizi anlatamayacak boyuta gelebiliriz. Eğer kendi hikayenizi hatırlamayacak kadar unutursanız, o hikayeyi başkası sahiplenir, kendi acısına katar ve bunun ıstırabı ile yok olur kalbi. Siz hikayeyi keyifle okurken ben hatırlamayan bir kızın hikayesini sahipleneceğim.Ve onun gözlerini,dudaklarını,ellerini,kalbini kendi hikayemle birleştireceğim.
Hikayenin başlığına kurşun koyup yazalım; Kimse unutmak için sevmedi.
Uğur sabahtandır bize direniyordu. Anlatmaya doyamıyordu. Ben durgundum. Yağmur heyecanla dinliyordu Uğur'u. Hatırlamıyordu da çaktırmamaya çalışıyordu yine. Dalmıştım ona. İçine çekiyordu beni usul usul. Onu böyle görmek kalbime yoğun bir ateş veriyor, acımı yüceltiyordu,
''Yemin ediyorum evden çıkarken kapıyı çektim ya! Ben ne bileyim Alp manyağının buraya geleceğini abi!''
''Sen neden evden çıkıyorsun ki?'' diye sordu Yağmur. Bunu gerçek bir sorgulama sanan Uğur cevapladı,
''Kızım iki nefes alayım dedim. Zaten ıslak ıslak çıktım bak boğazımın ta şurasında,'' boğazını işaret etti yalancı bir acı ile, ''ağrı var. Yutkunamıyorum. ''
''Neyse.'' dedim konuyu kapatmak ister gibi, ''Alp ile konuştuk zaten. Adam Yağmur'un bizimle kalmasını kabul etti. Arada onu görmek istediğini belirtti. Bu kadar. Ailesine ise hiç bir şekilde haber gitmeyecek. Yağmur kayıp bir kız olarak kalacak. Ve bu konu da burada kapanacak.''
''Öldükten sonra da biz suçlu görünelim diye değil mi? Polisler bırakır mı peşimiz-'' Ne dediğinin farkına varamadan konuşan Uğur, benim ani bir bakışımla kendini durdurdu, ''Hay ağzıma fişfikleyeyim.'' diye mırıldandı hatasının farkındalığı ile. Yağmur'un saf bakışları yüzüme sabitlenince hafifçe gülümsedim. Teselli etmek istiyordum onu, haberi olmayan şeylerle.Yanına olmadığım günler için kendime küfürler ediyor,içten içe deliriyordum.
''Ne yapalım bugün?'' diye aniden enerji ile kendini ayağa atınca Uğur da gaza gelip,
''Çalalım mı bugün?!'' diye sordu.Göz ucumla süzdüm Uğur'u, ''Diyorum ki hırsızlık yapalım.'' Bir sigara dalını ateşle tutuşturduktan sonra, dudağımın sol köşesi ile gülümseyip Uğur'u isteksizce alkışladım. Yağmur da zıplayıp alkışlamaya başladı,
''Evet! Yapalım bunu!''
Uğur ile Yağmur birbirine sarılıp zıplamaya başlayınca, karşımdaki tuhaf görüntüye güldüm. Uğur , Yağmur'un elini tutup onu halaya davet edince önümde karışık ve komik bir görüntü belirdi,
''Hayatın bizden çaldıklarını, bizde hayattan çalalım!'' dedi Uğur. Ve ardından bir zılgıt çekti. Kafasına elime geçen ilk yastığı fırlattım gülümseyerek. Yağmur elimden tutup zorla beni ayağa kaldırdı. Çok fazla itiraz edemeden isteğine karşılık verdim. Halaylarına katılamasam da Yağmur'u kollarımın altına alıp dans ettim. Arada bir dudaklarımdaki sigarayı çekip nefesine karıştırdı. Sarhoş olduk. Uğur bizi yalnız bırakıp üzerini değişmeye gitti. Salonun ortasında dans ederken,
''Özleyecek misin bu evi?'' diye sordum. Kafasını salladı olumlu anlamda. Sonra bu ona yeni düşmüş gibi,
''Niye ki?'' diye sordu.
''İlk evimize gideceğiz çünkü artık.'' dedim.
''İlk evimiz...'' diye mırıldandı düşünceli düşünceli. Bu halini sigara dumanımın arasından izledim. Güzel yüzü gri dumana örtünmüş, düşünceli bir şekilde, hareket halinde olan ayaklarımızı izliyordu. Onu özleyeceğimi düşünürken boğazıma büyük bir yumru oturdu. Çekemediğim nefes öksürmeme neden oldu. Yağmur ile ayrıldık. Öyle çok öksürdüm ki gözlerimden yaş geldi, ''İyi misin?'' diye sordu Yağmur. Değilim diye bağırmak istedim ama bağıramadım.
