Dayan Yüreğim

7

EYLÜL
Cemre'nin ima ettiği şeyle beynimden vurulmuşa dönmüştüm. Güney'e baktım. O da şok olmuştu..

Güney: ne diyosun kızım sen?

Cemre : ben bilemem

Eylül: Serkan al sevgilini götür burdan, konuşmak istemiyorum

Serkan : hadi canım, biz çıkalım...

Cemre : hiçbir yere gitmiyorum... rahatsız oluyosan sen git Eylül... tabii gerçekler acıttı herhalde...

Eylül: ne diyosun sen be?! Ben Güney'e, kardeşimin kocasına mı yürüyorum? Bunu mu diyorsun?

Güney: Eylül yapma boşver...

Eylül: Güney, ne diyor duymuyor musun? Sessiz mi kalıyım buna?

Serkan : Cemre sen de sus artık

Cemre : aylarca bana kötü kız muamelesi yapıp dışladılar, şimdi Eylül hanım da aynı şeyi yapıyo, ona laf söyleyen yok. Yine ben suçlu oldum?

Herşeye rağmen sustum. Güney de ben de gerçeği biliyordum, Cemre bilmese de olurdu... en fazla saçmalar dururdu...

Cemre : sessiz kaldık bakıyorum Eylül... tabii doğru dimi? O yüzden susuyorsun...

Kader, Meral ve Mert de gelip oturmuştu masaya... Cemre'yle konuştuğumuzu görünce hepsi şaşırmıştı...

Kader : hey, nooluyo burda?

Güney : Eylül, hadi gidelim biz...

Eylül: gidecek biri varsa o da bana bu iğrenç iftirayı atan Cemre'dir Güney... nasıl böyle birşey düşünebilir ya?

Cemre : aman dikkat et Güney... bir iki konuştu diye kendini sana kaptırır falan...

Eylül: kendin öyle olduğun için herkesi kendin gibi sanıyorsun galiba... ben sen değilim...

Meral : oha... Cemre, yavaş gel...

Cemre : ah burda olsaydınız da görseydiniz... biz burda Serkanla oturuyorduk, kahkaha ata ata konuşup yanımıza geldiler, dimi Serkan?

Kader : iki arkadaş konuşup gülüşmüş, ne var bunda?

Cemre : ben yapınca arkadaşının sevgilisini ayartan kötü kız, Eylül yapınca iyi masum kız... öyle mi?

Serkan : Cemre yeter! Sus!

Cemre : sen de mi onu tutuyosun Serkan? Sevgilimsin sen benim! Benim tarafımı tutman gerekiyo, onun değil...

Serkan : kimseyi tuttuğum yok, sadece ortamı germe diyorum.

Mert : ben birşey anlamadım...

Cemre : Eylül arkadaşımız, Güneyle Songülün ayrılığını fırsat bilip...

Meral : oha! Saçmalama kızım

Eylül: kişi kendinden bilirmiş... aklı fikri onda olunca tabii herkesi kendi gibi sanıyo...

Cemre : aşık oldum suç mu?

Meral : arkadaşının sevgilisiyse suç Cemrecim...

Serkan : biz ayrılmıştık. Bunu biz bile problem etmiyorken size niye dert oluyo ki? Anlamıyorum...

Kader : ne haliniz varsa görün be utanın

Cemre : böyle böyle başlar... sonra bir bakarsın, boşanmalarına yardımcı olursun...

Eylül : sen öyle yaptın demek ki... başladın yok ben Serkana söz verdim diyip durmaya, sonra da benden çok yanında olmaya... sonra ayrılalım diye dört gözle bekledin herhalde. Bana gelip yalandan siz barışacaksınız diyip duruyordun bir de

Cemre susup bana baktı...

Meral : barıştınız diye ağladığı günler gözümün önünde... motlolokton oğloyrom, borostolor yo...

Cemre : sevinmiştim. Ama Eylül, sen Serkan'ı hep üzdün. Atakanla gezip dururken hep yanında ben vardım

Kalkıp Cemrenin yanına gittim ve kollarından tuttum...

Eylül : sen çok saçmaladın artık yeter! Ben kimseyi aldatmadım, kimseyi yarı yolda bırakmadım. Ayrıca, ima ettiğin şey iğrenç! Kardeşimin kocasına yürüyecek değilim! Ben sen değilim!

Cemre bana tokat atacakken bileğinden yakaladım...

Eylül: o bir kere olur...

Serkan : ne? Cemre sana daha önce tokat mı attı?

Meral : gerçekler yüzüne vurulup bunlara verecek cevabı olmadığında kendisi direkt tokat atmaya çalışır da... ilk değil... hatta bunları ben söylediğimde bana da tokat atmaya kalkışmıştı canısı... ay canısı dedim ama Cemrecim, sevgiline yürümüyorum, arkadaşım ya, ondan dedim...

Herkes gülmüştü, sinirlerim bozulmuştu, ben de onlara katıldım... Cemre ise karşımda put gibi duruyordu...

Serkan ayağa kalkıp Cemre'yi kollarından tutup yanımızdan sürüklüye sürüklüye götürdü. Ben de rahat bir nefes alıp oturdum...

Güney: kusura bakma Eylül... yani bilseydim böyle olcağını, asık suratla gelirdim

Eylül: bir gün olacağı buydu, bugüne kısmetmiş... asıl sen kusura bakma, öyle iğrenç şeyler söyledi ki, korkunç...

Güney : yok kızım saçmalama... o lafları takıcak değilim. Kızlar... dün yemeği de mahvettim galiba, kusura bakmayın

Kader : bizden değil kardeşimden özür dile.

Güney: gidicem gidicem, Zehra'nın amacı bu zaten, ona istediğini vermicem...

eyserciyazar bölüm istedi ❤️
songuncuay hilayelerimde günde iki bölüme alışmıştı ❤️