Hokus Pokus, Sen Şimdi Yiyecekus!

4.6K 289 97
                                    

Ya bu adam neden bu kadar yahşıhlı bana bir değin!

Yeon Do

Gözlerimi yavaşça araladığımda odamda olduğumu fark ettim. Başım birazcık dönüyordu ama pekte rahatsız edici değildi. Gözümün sağında hissettiğim karartı ile oraya baktığımda, yatağımda oturan Jungkook'u fark ettim. Sırtı bana dönüktü ve üzeri çıplaktı. Hiç hareket etmiyordu.

Yatakta doğrulup boğazımı yavaşça temizledim.

- Günaydın.

"Lanet, biri boğazımı çatalla deşmiş gibi ses çıkarıyorum!"

Ses vermemişti. Hatta yine kımıldamamıştı. Kaşlarımı çatıp yatakta biraz daha ona doğru kaydım.

- Kook, günaydın?

Bir-iki saniye sonra başını hafif sola çevirip bana bakmıştı. Çok ters bakıyordu ve ben neden böyle olduğunu çözememiştim. Dahası gözlerinin altı mosmosrdu.

- G-gece rahat uyuyamadın mı?

Tekrar başını öne çevirmişti. Benimle konuşmamakta kararlı gibiydi. Artık gittikçe sinirlenirken bende üstelemiştim. Yoksa... Hayır bunu düşünmek bile istemiyorum.

"Onu öpmem hoşuna gitmemiş miydi?"

Acaba çok daha farklı mı hayal etmişti? Yada düşündüğünün aksine çok mu sönük kalmıştım? Neyi yanlış yaptım çözemiyorum ki!

- Yine ne yaptım?

Hala cevap vermiyordu. Oflayıp göz devirdim. Tabikide kibir yapıp şakaya vuracaktım. Ağlayayım mı istiyorsunuz?

- Neden?

O kadar şey dedikten sonra bana bir bunu demişti.

"Neden?"

- Ne neden?

- Gördüm...

- Tanrı aşkına bilmece gibi konuşup dur-

- Kalk ayağa.

- Ne?

- Yataktan kalk, Yeon Do.

Dediğini yapıp -anlamamak ile birlikte- ayağa kalmıştım. Oda benimle beraber ayaklanınca, ben daha ne olduğunu çözemeden tişörtümü çıkarmıştı. Gözlerimi kocaman açıp kendimi gizlemeye çalışmıştım. Tanrım cidden çok sinirlenmiştim, ne yapıyor bu abaza?!

- Ne yapıyorsu-

- Asıl sen ne yapıyorsun?!

Dişleri arasından öfke ile konuştuğunda kaskatı kesilmiştim. Ne yaptım ki ben?

Parmağını, kaburga kemiğime bastırdığında biraz canım acımıştı.

- Sen. Ne yapıyorsun Yeon Do?! Bunların ne demek olduğunun farkında mısın? Sen ne yapmaya çalışıyorsun?

- B-ben birşey yapmaya-

- Aklı sıra kendine ceza mı veriyorsun? Bu mu senin anlayışın?! Kimse senin umurunda değil mi? Bu kadar bencil olamazsın!

- Kook sakin-

- Falan olmuyorum! Bunu yapınca eline ne geçti Tanrı aşkına! Ne? Annenin acısını unuttun mu, daha mı mutlusun? Ne, nedir formül? Yürüyen bir iskelete dönünce daha mı güzel olduğunu düşünüyorsun? Yemek yemeyi hak etmediğini falan mı düşünüyorsun? Derdin ne senin?!

- HASTAYIM HASTA!

Dudaklarımı birbirine bastırıp kapının olduğu yöne baktım. Sonra da komidinin üzerindeki saate bakınca, sabahın beşi olduğunu gördüm.

I don't want a bunny! °•°JJK°•°Donde viven las historias. Descúbrelo ahora