kulenin gardiyanı

4.bolum

  Erza kendini tamamen bomboş hissediyordu. Elinden sadece karşısındaki mavi dağınık saçlı yüzü dövmeli adama bakmak geliyordu. Adam güler bir yüzle " sohbetiniz sonunda bitti mi iyi öyleyse sizi artık  öldürebilirim " diyerek gökyüzünde ki dokuz yıldırım şeklindeki yıldız onlara doğru hareket etmişti. Hepsi bir tarafa doğru kaçarken natsu erzanın  sadece adama baktığını farkedince direk kendini erzaya doğru atıp yere yatmışlardı. Erz a o anda kendine  gelmişti. Aklında olan soruları bir kenara bırakıp karşısındaki düşmana odaklandı. Garipti hiç bir büyü gücü hissedemiyordu. Gajell birden adamın arkasında belirip elini uzun kılıç haline getirip  direk  sırtına saplayacakken jellal arkasını görmeden yana çekilmişti. Gajel buna şaşırırken jellal hala arkasını dönmeden  asasının tersiyle onun boşluğuna kılıç gibi geçirirken vücuduna yaptığı anı demir zırhıyla son dakika da asanın kendisini delip geçmesinden yırtmıştı fakat buna rağmen yine nefessiz kalmıştı. Tam o sırada " alev ejderinin nefesi " diye natsunun bağırmasını duyunca jellal o tarafa doğru tepki verirken gray gajelli  alıp levinin  yanına getirmişti. Jellal natsu nün saldırısından bir kalkanla kurtulurken... levi gajelin yanına gelip " iyi misin " diye sordu. Gajel başını sallayarak " sorun yok iyiyim " gray jellale  bakarak " sanki kafasının arkasından gözleri var " derken o sırada yine mirajanenin kendisine sırtına yumruk atacakken onu tutup lucynin  çağırdığı lokiye doğru atışını izliyordu.

   O sırada natsu yanlarına fırlayarak " çok sinir bozucu bu herif " dedi. Gray de ona doğru bakarak " haklısın " diyerek yerleri buzla kaplarken jellal yerdeki soğukluğu bakarken gajeel le natsu " simdi " diye bağırıp jellalin  sağ ve solunda belirip " ateş ejderinin  yumruğu " , " demir ejderinin  yumruğu " diyerek tam yumruk atacaklarken jellal asasını yere saplayıp ondan destek alıp havada takla atarak ikisinin başına tekmeyi yapıştırıp yere dizinin düşerken onlarda başka yönlere doğru uçuyordu. O sırada kendisine bir kılıç darbesi inecekken onu asasıyla engellerken kılıcı tutan kişiyi görünce donup kalmıştı. Erza kara kanat zırhını giymişti. Fakat jellalin incecik asasının bu kılıcın darbesine korunmasına mı şaşırsın yoksa o tanıdık mavi gözlere mı şaşırsın bilemezken...

   O zamana kadar sadece savaşı izleyen laxus jellalin bu boş anından faydalanarak direk hızıyla jellalin dibinde belirip yüzüne yumruğu geçirirken ersa sadece bakakalmıştı. Mirajane de " karanlık akim " diyerek jellale doğru bir kara büyü yollayarak onun tamamen toz olup uçmasını sağlamıştı. Herkes şok içinde kalırken... Gray " ne demek bu şimdi " diye sorarken... laxus " kokusunu alamayıp büyü gücü hissedememin sebebini şimdi anladım " dedi. Natsu laxusa bakarak " ne diyorsun be " derken... laxus gözleri nı kızarak " o bir clondu " dedi. Herkes şaşkınlık içindeyken...

   Kulede jellal yıldızlardan tüm olup bitenleri görüyordu. Yok olan clonunun   hatıraları sihnine gelince ise donup kalmıştı. O sırada yanında dante belirip balkon trabzanına yaslanıp tüm olanları  izlediği her halinden belli bir şekilde  alayla "  ne kadar sevimli ilk kez bir grup clonunu yeniyor " dedi. Jellal dövüşün olduğu yine bakarak " hafife almışım araların da çok ilginç büyüler kullanıyor lardı " dedi. Dante dudak büzerek " gücünün yüzde kaçını  verdin clonuna " dedi. Jellal düşünceli bir şekilde " yüzde on beş " dedi. Dante " bayağı çok vermişsin " dedi.

  O sırada laxus kuleye bakıyordu. Orjinal gardiyanın orda olduğunu düşünüyordu. Sonra diğerlerine bakarak " gidiyoruz burdan " dedi. Başta erza herkes şaşkınlık içinde  " neden " derken... laxus kaşlarını çatarak " çünkü görevimiz sona erdi " dedi. Herkes görevin sadece ordunun yok olma sebebi nın öğrenilmesi olduğunu hatırlayınca lucy çekinerek " laxus emin misin bu adam o kadar güçlü değil gibi geldi bana " dedi. Laxus gökyüzünde ki yıldızlara bakarak " kesinlikle güçlü " dedi. Sonra diğerlerine bakarak " hangi clonun böyle dövüştüğünü    gördünüz siz " diye sordu. Mirajane laxus a hak vererek " kesinlikle büyük ihtimalle orjinalin in gücünün çeyreğine bile sahip değildi " dedi. Herkes yutkunurken erzanın aklında sadece jellal le karşılaştığı an vardı. Erza  nın aklında deli sorular vardı. Wendy nın " erza san gidiyoruz " diye seslenişini duyunca ona bakarak " tamam " diyerek peşlerinden gitmişti. Ormana girdiklerinde yeniden gündüz olduğunu farkettiklerinde  şaşırmışlardı.

   Dante gittiklerini farkettiğinde " heee dilek için gelmediler mı " diye sordu. Jellal yıldız görüşüyle sadece gerçekten o mu  diye erzaya  bakıyordu.  Dantelin sorusunu duyunca " dileğe dair ne bir arzu nede kötü niyet sezmedim onlardan " dedi. Dante jellalin böylelerine gösterdiği merhameti bilerek " niye öldürmeye çalıştın öyleyse " diye sordu. Jellal asasını sıkarak " dördünde ejderi varlık ayrıca ikisinde de şeytani varlık hissettim " dedi. Dante de otlayarak " ha  yani senin her zaman ki evhamcılıgin tuttu yine " dedi.