3.Bölüm : Altın Para

12 8 2
                                    

Bölüm 3: Altın Para

Elimi cebime koydum ve cebimden iki tane maden parası iki tane de canım babamın bana verdiği Altın madeni para daha önce hiç satmaya kara vermemiştim. Satmıycam da babam bana "Bunları sakla sana bir gün çok lazım olucak" demişti. Babam ölmeden önce maden ocağında çalışıyordu. Deprem sonrası hayatını kaybetti. O günü bekliyorum diğer iki parayı harcayabilirim. Onları harcamak için etrafıma baktım galiba elimde kalacaklardı. Çünkü değerleri çok küçüktü biraz ilerde insan topluluğu gördüm. Gülüyorlar, eğleniyorlar hatta bazıları kavga ediyor. Onlara doğru yürümeye başladım. Her adım atışım da sanki arkadan birisi beni itiyormuş gibi hissediyordum. Yavaş yavaş içlerine girmeye çalıştım ve sonunda başardım.

Bir ses duydum başımı kaldırdığım da bir kafesin içinde bir sürü tavuk vardı. Kendimi bir an tutamadım birden kahkahayı bastırdım ama cidden hepsi çok komik duruyorlardı peki bu tavukların burda ne işi var?
Etrafıma baktım tanıdık kimse yoktu. Herkes ayrı kafada en iyisi burdan uzaklaşmaktı ama kafesin diğer tarafında tellerle kaplı kapısı vardı. Oraya yaklaştım, bazıları içeri para atıyordu ve neden bunu yapıyordu ki çok saçma tavuklar para yemez ki, kapı da duran adamın yanına gittim ve ona;
"Afedersiniz! Neden tavuklara para atıyorsunuz?"
Adam bana bakıp kıs kıs güldü. Anlam verememiştim hemen yanından uzaklaştım. Gerçekten merak ediyordum o yüzden cevabımı almadan burdan ayrılmayacaktım. Tam adımımı atacakken çantam kapının teline takıldı az daha yırtılcaktı.
Karşımda duran adama sorabilirim gibi gözüküyor.
"Afedersiniz! Acaba neden tavuklara para atıyorsunuz?"
Bana uzun bir süre baktıktan sonra ağzını hareket ettirmeye başladı.
"Merak mı ettin?"
Sorduğuma göre aklından ne geçiyor bu insanların neden bu kadar tuhaflar ki.
"Tahmin edemiyeceğiniz kadar merak ettim."
"Tavuklar bolluk ve bereket getirirmiş duydun mu hiç, işte o yüzden bir madeni para atarsın onun iki katını alırsın."
Bu gerçek olamazdı şaka galiba çok saçma ya bereketlik getirebilirler de iki katı parayı nerden alıyorlar?
Kafam da deli sorular var.
Kafese dönüp baktım bildiğim kadarıyla iki katı para değil de altın yumurta verir tabi o da masallar da ama burda işler ters dönüyor.
" Kusura bakmayın ama galiba birisi sizi fena oyuna getirmiş."
"Dene ve gör."
Adam kafayı yemiş olmalı böyle bir saçmalığa inanacağımı sanıyorsa çok bekler.
Cevabımı aldığıma göre artık burdan gidebilirim hadi tabana kuvvet Sara son hızınla burdan çık ve bir daha da geri dönme.

"İnanamıyorum!!! bu gerçek olamaz. Yarabbim sana şükürler olsun.
Gözlerim kör oldu galiba herkes benim gördüğümü görebiliyor mu?"

Şuan kulaklarım iflas etmiş durum da ya insafsız bu kadar heyecanlandığın şey nedir?
Başımı kaldırdığım da yerde dört tane madeni para ve iki tanesi altın.

" Vay be şansa bak sen iki tane normal para at onların yerine iki tane altın para gelsin, demek ki gerçekmiş ama cidden inanmak istemiyorum. Hakikatten o paralar nerden geldi acaba neyse bana ne ya. "

Kapıdan çıktım ve rahat bir nefes aldım. Eksik hissediyorum yoksa hayır bu gerçek olamaz. Elimi cebime koydum cebim bomboştu. Tamam sorun yok çünkü paramı çantama koymuştum.
Oh rahatladım, çantamı sırtımdan indirdiğim de çantamın altı yoktu." Neee!!! "
O yerdeki para benimdi. Benim olucak tabi tavuğun altın para vermesi mümküm mü?
Koşa koşa içeri girdim. Karşıma çıkanı ezdim geçtim. Gördüğüm sahne korkunçtu insanlar ne zaman bu kadar aç gözlü oldular ki üzücü herkes altın parayı almak için birbirini dövüyor.
Kafesin içinde küçük bir çocuk gördüm. Parayı eline almış diğer para da bir sağa bir sola dans edip duruyor.

"Hey! Tatlım bana ver onu o benim."
"Naa"
"Na demek bak sana çikolatalı kek veririm. Peynirli şekere ne dersin? He?"

Ağlamak istiyorum çocuk beni takmıyor boşuna uğraşıyorum.
Elimi tellerin arasına uzatmaya çalıştım ama çocuğa yetişemiyordum.

ANDRESAN SERÜVENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin