1. Bölüm: Bir Aşkın Başlangıcı

442 38 44
                                    

Ben, Marinette Dupain-Cheng. Babam Agreste Holding'de aşçı olarak çalışıyor. Annem ise Agreste Ailesi'ne özel aşçılık yapıyor. Agreste Ailesi. Hayatımızın etrafında döndüğü aile.

Adrien Agreste. Gabriel Agreste'in oğlu. Tatlı, yetenekli, zeki... Aynı zamanda kankim.

Gabriel Agreste. Agteste Ailesi'nin başkanı. Adrien'ın babası. Holding'in sahibi. Fazla zengin, ünlü ve yönetici. Soğuk biri, pek bir ilişkim yok.

Her gün annemle evden çıkıyoruz ve Agreste Malikanesi' ne gidiyoruz. Annem yemek yapıyor ben de Adrien ile okul gidiyorum.

Birlikte çantalarımızla limuzine biniyoruz ve anaokuluna gidiyoruz. Ah bu arada, ayaklarım hala yere değmiyor! Uff. Ne zaman değecekler merak ediyorum...

Okuldan geldikten sonra birlikte oyun oynuyoruz genelde. Gerçekten çok eğleniyoruz. Sonsuza kadar en iyi arkadaş kalacağız!

***

Bugün de annemle birlikte evden çıkmaya hazırlanıyorduk. Çantama dün Adrien ile yaptığımız resmi, boya kalemlerimi, defterimi ve özenle yaptığım İngilizce ödevimi koydum. Annem bana yemek çantamı ve ütülü okul uniformalarımı getirdi. Üstümü giyinip eşyalarımı aldım. Annemle evden çıkıp taksiye bindik. Agreste Malikanesi' ne gittik.

Adrien ve Nathalie kapıda bekliyordu. Taksiden çıktım ve koşarak Adrien'ın yanına gittim.

"Adrien! Günaydın! Nasılsın?"

"İyiyim Marinette. Sen nasılsın?"

"Ben de iyiyim."

"Ödevini yaptın mı?"

"Yaptım. Arabada cevaplarımızı karşılaştıralım!"

"Tamam olur. Görüşürüz Nathalie!"

"Akşam görüşmek üzere Adrien."

Adrien ile el ele limuzine bindik. Hep yaptığımız bir şeydi.

Çantalarımızdan ödevlerimizi çıkardık ve karşılaştırdık. Bir iki cevap hariç hepsi aynıydı. Zaten ödevlerimizi genelde birlikte yapardık.

Okula vardığımızda şoför kapımızı açtı, biz de indik. El ele tutuşup sınıfa girdik.

"Çocuklar yerlerinize! Marinette herkesten ödevlerini topla ve masama koy lütfen."

"Peki öğretmenim."

Genelde ödev toplama işi bana verilirdi. Neden bilmiyorum.

Birkaç saat ders işledikten sonra yemek arası verdik. Annem hem Adrien'ın hem benim yemeğimi hazırladığı için hep aynı şeyleri yerdik. Hatta eğlencesine birbirimizin sandviçlerinden ısırık alırdık.

Yemekten sonra oyun oynamak için 15 dakikamız oluyordu. Bugün ne oynayacağımıza karar vermek için Adrien'ın yanına gittim.

"Adrien, bugün ne oynamak istersin?"

"Kaydıraktan kayalım mı?"

"Kayalım ama..."

"Ama ne?"

"Kaydırağın ucunda beni bekle lütfen. Düşecek olursam tutarsın beni."

"Peki Mari."

Kaydırağın merdivenlerini tırmandım. Aşağıdaki çocuklara baktım. Sanki biraz elimi uzatsam bulutları elleyip onları yiyebilirmişim gibiydi. Acaba tatları patates püresi gibi midir...?

Adrien'ın kaydırağın ucunda olup olmadığını kontrol ettim. Oturmuş kaymamı bekliyordu.

Ona el salladım ve hemen kaymak için kaydırağa oturdum ama Adrien beni görmemiş olacak ki ben kendimi ittiğimde o arkasına döndü. Tabi o göresiye kadar ben onun üstüne düşmüştüm ve... DUDAKLARIMIZ BİRBİRİNE DEĞDİ! O an öyle kızardım ki ne yapacağımı bilemeden diğer tarafa yuvarlanmaya çalıştım. Ama kafam taşa çarptı ve şişti. 

Öğretmenler beni ve Adrien'ı revire götürdü. Benim kafama buz koydular. Adrien ise ben onun üstüne düştüğümde kolunun üstüne düşmüş. Onunda koluna krem sürdüler.

Bizi diğer derse sokmadılar. Yataklarımızı hazırlayıp bizi yatırdılar. Benim yatağım ile Adrien'ın yatağının arasında yaklaşık 2 metre vardı.

"Uyudun mu?"

"Hayır. Başım ağrıyor?"

"Eve gidince annemlere ne diyeceğiz?"

"Gerçeği söyleyeceğiz ama bir kısmı söylemeyeceğiz...Üstüne düştüğümde olan şeyi..."

"Peki."

***

Merhaba sevgili okurlar! Biz Elif (pattis kız) ve Duru. İlk kitabımızla karşınızdayız. Umarız beğenmişsinizdir!

Multi Medya: On Top Of The World/Imagine Dragons

Bir sonraki bölümde görüşmek dileğiyle... 😍😊😋😘😝

Küçüklük Arkadaşım - AdrinetteWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu