Özel Bölüm

1.9K 91 136
                                    

Yaklaştıklarında git gide artan ses ile heyecanlandı genç kadın. Ters taktığı şapkasını düzeltti, ardından eline tutuşturulan şişe ile gülümsedi.

"Dağıtacağız diyorsun ?" Adamın omuzlarında yerini almıştı Ales İplikçi. Oturduğu yerden hafifçe eğilip kocasının yüzüne baktığında, onun yüzünde de alaylı bir sırıtış belirmişti. "Bugün bize herşey serbest Ales İplikçi."

İnce bacaklarını sıkı sıkıya tutan eller gevşemiş ve kadının tenini usulca okşamıştı. Ömer'in baş parmağını bacağında her hareket ettirişi huylanmasını sağlasa da ses çıkarmadı. Adamın taktığı şapkasından dışarıya çıkıp bağımsızlığını ilan etmiş hafif nemli saçlara öpücük kondurdu.

Mayıs ayının verdiği sıcak havalarla boğuştukları normal bir gündü.

Konser alanına yaklaştıkça insanlar çoğaldı, biraz öncesine göre kalabalıktan daha fazla çarpışan insanın olması ile karısının omzundan düşmemesi için bacaklarını sıkı sıkıya kavrayıp ilerledi. İnanılmaz sıcaktı ve, bu sıcakta alnından biriken terler adama hiç yardımcı olmuyordu.

Eline tutuşturulan bira şişesini dudaklarına götürüp içerken bir süre sonra içmeyi kesip yeniden eğilerek kocasının dudaklarına değdirmişti şişenin ağzını. İçtiği soğuk bira ile memnuniyetle homurdanmıştı Ömer.

"Sonunda gelebildiniz!" Sinan ve Seda'nın onlara yaklaşması ile kafaları oraya taraf dönmüştü ikisinin de. Seda da aynı Ales gibi kocasının omuzlarında taşınıyordu. Hafif bir tebessüm ettiler birbirlerine.

"Cimcime nasıl iyi mi ?" İplikçi'nin sorusuyla birlikte Sinan'ın yüzünde müthiş bir gülümseme belirdi. "Tatile geldik diye inanılmaz keyifli. Bir de sen varsın tabi, değmesin kimse keyfine!"

Sinan'ın konuşmasının üzerine hemen Seda atladı. "Ömer abimle yüzmeye gideceğim, Ömer abimle kaydıraktan kayacağım, Ömer abimle evcilik oynayacağım diye sürekli etrafımızda dört dönüyor. Bizden çok seni istemesi çok garip."

Ales İplikçi duydukları ile kıkırdarken bacağını kavrayan büyük eller daha da sıkılaşmıştı. "Seninle evcilik oynayıp kaydıraktan kaymak isteyen bir talibin var Ömer. Çok şanslısın."

Karısının bacağına hafif bir öpücük kondurup gülümsedi İplikçi. Tekrar Seda ve Sinan'a dönüp konuştu. "Bir akşam getirin bize, sevsin onu Ömer Abisi."

"Kaydıraktan da kayacak mısın ?"

Sinan'ın sorusu ile hepsi gülerken gözlerini devirip birazdan başlayacak olan konser alanına yaklaşmaya başladı İplikçi. Omuzlarında taşıdığı kadın hala kıkırdamaya devam ederken "Ales İplikçi!" Diye tısladı dişleri arasından. "Bunun evi de var, biliyorsun değil mi."

"Biliyorum." Kocasının boynuna sarılmadan önce sakallarını okşamayı ihmal etmedi kızıl saçlı kadın. "Zaten ben de onu istiyorum."

"Neler diyorsun sen öyle." İplikçi'nin sert sesi ile gülümsedi Ales İplikçi. Söze girdi. "Benim yedi yıldır ne dediğimden haberim var mı ?"

Kafasını kaldırıp karısının eşsiz yüzüyle buluştuğunda dudaklarını kadının çenesine sertçe bastırdı İplikçi. Tarifsiz bir mutluluğun pençesine düşmüşlerdi.

Naabot mo na ang dulo ng mga na-publish na parte.

⏰ Huling update: May 18, 2020 ⏰

Idagdag ang kuwentong ito sa iyong Library para ma-notify tungkol sa mga bagong parte!

Feveran Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon