DÍOLTAS | chanbaek

EP6: I Want Oh Sehun To Come And Get You

Baekhyun üstüne çöken ağır yenilmişlik duygusuna karşı koyarak mağara zeminine oturdu. Bir kurdun ininde kapana kısılmış çaresiz bir geyik yavrusu gibiydi, çok geçmeden Kasap dönecek ve ona en başından beri yapmak istediği şeyi yapacaktı.

Chanyeol önünde aniden belirip çizmesinden bir bıçak çıkardığında, Baekhyun'un ödü koptu. "Lütfen," dedi Baekhyun çaresizce bağlarını çekiştirirken. "Eğer bir parça olsun insanlığın varsa, beni bırakırsın. Bırakmalısın."

Chanyeol bıçağı ona doğru uzattığında Baekhyun gözlerini kapatmış boynunun kesilmesini bekliyordu ama onu bağlayan ipler yavaşça çözülüp yere düşmüştü. "Mücadeleden vazgeçmiyorsun değil mi?" Chanyeol Baekhyun'un ellerini avucuna aldı ve bileklerini inceledi. "Azmine hayranım ama bak kendine ne yapmışsın." Kan bir çizgi halinde kollarından akıyordu Baekhyun'un. Chanyeol bir bez parçasını aldı ve nazikçe yaraları temizledi.

"Beni öldürecek misin?" diye sordu Baekhyun. "Eğer öyleyse bilmek istiyorum."

Chanyeol yaptığı işe odaklanmıştı "Hayır seni öldürmeyeceğim."

Baekhyun bu duruma sevinmişti ama hala rahat değildi. Tam ağzını açmış Kai denen arkadaşından bahsedecekti ama Chanyeol gözlerine baktığında değişik bir şekilde ağzını kapatmış ve onu izlemeye başlamıştı.

"Neden her ikiniz de nişanlımdan nefret ediyorsunuz?"

"Bu konuda senle tartışmaya niyetim yok."

"Neden?"

"Çünkü bunu duymak isteyeceğini zannetmiyorum."

"Neden istemeyeyim? Beni tutsak almanın sebebi bu."

"Evet ama duydukların nişanlın hakkındaki duygularını da değiştirebilir."

"Duyduklarım hislerimde bir değişikliğe sebep olmayacak. Eminim."

Chanyeol onun yarasıyla ilgilenmeyi kesti ve bezi yere attı. "Peki öyleyse. Kısaca nişanlın olan o adam bir zorba, bir tecavüzcü, masum kadınların ve çocukların katili."

Baekhyun arkasına yaslandı ve dudak büktü. "Bu gülünç, yanılıyor olmalısın."

"Hayır yanılmıyorum."

"Evet yanılıyorsun. Sehun'u tanırım, iyi bir insan ve onurlu bir askerdir. Eğer Sehun ahlaksız olsaydı asla nişanlanmamıza razı olmazdı. Babamı ve beni çok sever ve değer verirdi. Güvende ve mutlu olmamı istedi. Tek isteği buydu. Yani yanılıyorsun." Bu adam yanılıyor olmalıydı.

"Yanılmıyorum."

"Evet yanılıyorsun!" Chanyeol'un yanına doğru ilerledi. "Bir insanı zorba ve katil diyerek suçlamak sana mı kaldı? Zorba Kasap olan sensin. Gaddarlığın efsane olmuş durumda. Beni kaçırdın ve odama gelirken kim bilir kaç askeri öldürdün o yüzden laflarını dinlemeyeceğim.

Chanyeol Baekhyun'un gözlerine bir süre baktıktan sonra çok uzun süre sessiz kaldı. Sonra Baekhyun'a doğru yürüdü. "Kalk! Uyumaya ihtiyacım var."

"Peki sen uyurken ben ne olacağım? Beni yine mi bağlayacaksın? Ya Kai geri dönerse."

Chanyeol yerdeki kürkten yatağa yattı. "Yanımda yatacaksın, şirin şey."

Baekhyun hemen geriledi. "Yatmayacağım."

"Bu konuda seçme şansın yok. Yatağa gel."

Yatağa gel mi? "Ben bakirim." dedi Baekhyun hemen. "Bu senin için bir şey ifade ediyor mu bilmiyorum , büyük ihtimalle etmiyordur ama bakir kalmak istiyorum."

Chanyeol hoşnutsuz bir ifadeyle ona baktı. "Kendini Sehun için mi saklıyorsun?"

"Evet, onunla evlenene kadar bakir kalmak istiyorum." Chanyeol mağaranın girişine doğru bakıyordu, büyük ihtimalle cevabı gözden geçiriyordu.

"Eğer namusuma dokunmazsan söz veriyorum sana beş yüz pound veririm. Daha doğrusu amcam verecektir."

Chanyeol'un gözleri kısıldı. "Pazarlığını kendine sakla. Senin için çok daha fazlasını istemeye çoktan karar verdim."

Baekhyun en azından konuşmanın bir yere varıyor olmasına -serbest kalmasının şartını konuşuyorlardı ve sonunda sarılabileceği bir umudu vardı. "Yani istediğin fidye mi? Nakit para mı yoksa unvan mı istiyorsun?"

"Toprak yada unvan istemiyorum."

"Ne istiyorsun o zaman?" diye sordu Baekhyun.

"Nişanlının gelip seni almasını."

Hatalarım varsa özür dilerim. Ayrıca bölüm bir gün geç geldiği için de. Hala okula alışmaya çalışıyorum :(