Klaus Mikaelson, New Orleans'ın kralı sonunda melez ritüelini gerçekleştirmiş ve şimdide melez ordusunu kurmak için kendi klanını araştırıyordu. Fakat karşısına çıkan genç kurt Klaus'un aklını başından almıştı bile. Genç kurt bu durumdan rahatsız ol...
Bölüm12 ~Caroline~ Karşımda duran ve kendisinin Kol Mikaelson olduğunu idda eden adama bön bön bakmaya devam ediyordum. Meşhur Kol Mikaelson dönmüş ve beni kurtarmış mıydı ? Sonra gözlerimi karnımın üstümdeki elerimize çevirdim, hızlı ve bir o kadar sert olmasını umduğum bir haraketle Klaus'un elini itirdim. Ona kızgındım çünkü onun yüzünden bebeğimi kaybedebilirdim, onun yüzünden her an her saniye bir tehlike içindeydim çünkü Dünya'da o kadar çok düşmanı vardı ki nereye gidersem gideyim beni öldürmek isteyen vampirler, kurtadamlar ve cadılar olucaktı. Bunların hepsiyle tek başıma savaşabilirdim ama bebeğim ile beraber hayır. Onu tehlikeye atamazdım o benim tek mucizemdi ve tek gerçeğimdi o varsa ben vardım o yoksa bende yoktum. Onun normal bir çocuk gibi koşmasını, düşmesini ve büyümesini istiyordum ama o bir Mikaelson'du ve asla normal bir çocuk gibi olmayacaktı kurtların kraliçesi olan bir anneye ve dünyanın en kötüsü olduğuna inanılan köken melez bir babaya sahip olucaktı. Ben bunları düşünürken Klaus'un telefonun çalmasıyla ortamı bir sessizlik kaplamıştı. Klaus elini cebine attı ve dışarı çıktı, arayan kişiyi çok merak etsemde onları duyamayacağımı bilerek tekrar yüzümü Kol'a çevirdim. O ise bana bakarak pis bir sırıtış atmıştı.
"Evet, Barbie kurt. Doğru Mikaelson'u seçtiğine emin misin ?"
Bu sorunun cevabını küçük bir kahkaha ile yanıtlamıştım ve o an farketmiştim ki uzun zamandır hiç gülmemiştim. Klaus kapıdan sinirli bir şekilde girerken Rebekah ve Katherine'de kah kaha atmaya başlamıştı. Klaus ise sinirle Kol'a doğru bakıyordu.
Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.
"Eğer çeneni yararlı işler için kullanmazsan hançerlerim seni evde bekliyor olucak Kol !"
"Hadi ama kıskanç melez !"
Bunun üzerine ben kahkahamı sonlandırırken Katherine kahkahasını artırmıştı, Rebekah ise dudaklarını bir birine bastırarak gülmemeye çalışıyordu. En sonunda Elijah, Klaus'un gerçekten gergin olduğunu anlamış ve,
"Ben çıkış işlemlerini haledeyim."
"Dur, Elijah. Beni de bekle !"
Elijah kapıdan çıktıktan sonra Katherine'de arkasından koşturarak çıkmıştı. Rebekah ise hazır hastaneye gelmişken kan stoğuna uğramak istemişti ve tabiki Kol'da ona eşlik etmişti.
"Sanırım benimde bir kahveye ihtiyacım var."
diyerek,Freya'da odadan ayrılmıştı. Bu koca odada Klaus ile baş başa kalmıştım ve en kötüsüde ona o kadar çok kızgındım ki...
"Bir süreliğine malikanede olucaksın yani Aurora mevzusu bitene kadar daha sonra tekrar Rebekah ve Katherine ile kır evine gidiceksin. Bebek doğana kadar orda güvende olursunuz."
