KAYIP

4.5K 422 52
                                    


Odanın duvarları üstüne üstüne geliyordu. Artık bu şekilde beklemede kalmak yeterli değildi. Eğer Kemal gerçekten yaşıyorsa ki bunu hala aklı almıyordu, işler kendi için hiç de iyiye gitmiyor demekti. Şimdiye kadar harekete geçmemiş olması bile başlı başına problemdi. Ne düşünüyordu, ne yapacaktı bilmiyordu. Aslında onun yaşadığını bile bilmeden geçen zamanlar hep aleyhine işlemişti. Bir de ekibi vardı.

Düne kadar öldürdüğünü sandığı ekip. Ancak hepsi oldukça sağlıklıydı. Bu da iyi olmamıştı. Şimdi top yekun ona saldıracaklardı. O yüzden artık bir şeyler yapmalıydı. Ne demişlerdi baskın basanındır. Onlardan önce saldırmalıydı.

Kapı çalındığında daldığı düşüncelerden uzaklaşarak geleni görmek için doğruldu. Gelen Akrep'ti. Yanında da bir kız vardı. Kısa kesilmiş sarı saçları havaya kaldırılmıştı. Koyu gözleri, soğuk ve duygusuz bakışlarda bir robot edasıyla Akrep'in ekseninde duruyordu." Ne o dalgın gibisin?" diye sordu resmiyetten uzak bir ses tonuyla.

Masanın önündeki sandalyeye geçip rahat bir tavırla oturdu. Kız ise ona yaklaştı ancak oturmadı. Başıyla kızı gösterdi. " Kim bu?" kız hiç bakmamıştı.

Akrep kızı süzdü. En yakın adamlarından biriydi o. Erkeklerden daha cesur ve acımasız olduğunu bildiğinden onu gizli silahı olarak tutardı elde. Ona verilen her görevi eksiksiz yerine getirmişti daima.

" Pchela, adı üstünde arı gibi küçük görülebilir ancak iğnesi oldukça zehirlidir." Bileğini kavrayarak bir bileklik gibi koluna dolanmış olan metali gösterdi. " Henüz ondan kurtulanı görmedim." Kızın elini bıraktı.

Kartal kızı süzüyordu. Gerçekten oldukça ufak tefek görünüyordu. Ancak sıkı bir eğitim aldığı her yanından belli oluyordu. Askılı atletinden açıkta kalan kolları bir erkek gibi kaslıydı. Geri kalan kısımlarının da bundan nasibini aldığına emindi. " Senden becerikli diyorsun." Dedi imayla.

Akrep'in bakışları sertleşti. Bu tarz imalardan hoşlanmazdı. " Bu benim hatam değildi. Onların planlarını bilemezdim."

Elini sertçe masaya vurdu. " Ne demek senin hatan değil. Beni hatam mı beceriksizliğin? Sana öldürmeni söylediğim herkes şu an hayatta?"

Akrep bir şey söyleyecek oldu ancak vazgeçti. Sonra " Onlarla aynı eğitimi alan sensin. Onları benden daha iyi tanıman gerekirdi. Bana neler yapıp yapamayacaklarını anlatmalıydın. Ben sizin gibi MGS üyesi değilim. Ne kadarını yapıp yapamayacağınızı nasıl bilebilirim? Ben alıştığım çevreden birileri gibi müdahale ettim onlara."

Kartal, acı bir gülümsemeyle " Bir sokak mafyasını ülkemin en önemli kurumuna sokmak benim hatamdı haklısın. Onların seviyesinde olabileceğini düşünmekte benim hatamdı."

Bu küçümseme hiç hoşuna gitmiyordu Akrep'in. Onlardan aşağı kalır yanı olduğunu asla düşünmüyordu ancak bir kez söylemiş bulundu. " Onları kendi ellerimle öldüreceğim." Dedi tıslarcasına.

Kartal başını sağa sola salladı. " Artık onlar av değil, avcı konumuna geçti. Eğer zamanında onları öldürmüş olsaydın şu an bu sorunlarla uğraşmamız gerekmeyecekti. Artık ne planladıklarını hesaplamak çok zor. Gördüğün gibi içeriye bile sızmayı başardılar. O yazılar tüm MGS tarafından görüldü. Herkes bana katıl gözüyle bakıyor." İşaret parmağıyla masayı gösterdi. " Eğer bu masada hala oturabiliyorsam Kemal'in hayatta olduğunu henüz kanıtlamadıkları için. İpimi çekmek için hazır bekliyorlar. Arkamdaki tanıdıklarım sayesinde nefes alıyorum ama bu ne kadar daha sürecek bilmiyorum."

KOD ADI SERİSİ-3 KAN YAĞMURUWhere stories live. Discover now