Sorgu.

1.1K 135 29
                                    

~

17. Bölüm

Yine sorgu masasındaydı Hoseok. Karşısındaki dedektif önüne belgeler koymuş, gerçeği söylemesi konusunda konuşup duruyordu.

"Türkiye'de olduklarını biliyoruz Bay Jung. Ve hattâ Türk polisiyle iletişime geçtik bile."

"Jungkook'u tutuklamayacak mısınız? Şikayetimi çoktan vermiştim."

"Görevliler evine gitti ama bulamadılar. Arama yapılıyor.. Ve konumuz bu değil, lütfen.." Gözlerini devirerek önündeki kağıda baktı. Kamp yapan gençlerin ifadesi yer alıyordu.

"Biz size onlar suçlu demiyoruz. Sadece soruşturacağız. Delilimiz yok sonuçta ve şikayetçi olan da topladığımız bilgilere göre, sorunlu biri. Ama o ikisinin kaçması ve gelip bizimle iş birliği yapmaması işleri iyice zorlaştırıyor. Eğer konuşursak, onların yapmadığına kanaat getirip salabiliriz.. Bunu onlara söyleyin lütfen, Bay Jung."

Gülüp omuz silkti. Soğukkanlı olmaya çalışıyordu. Bu konuda bir sürü avukatla görüşmüştü ve onlar için sahte kimlik, kalacak yer ve ne gerekirse hazırlatmıştı.

"Onlarla görüştüğümü de nereden çıkarttınız?" Adam gülerek önündeki belgeyi işaret etti. "Avukatlarınızdan biri konuştu."

Hoseok sakin kalmaya çalıştı. "Japonya'ya gidecekler sanırım.. Yarın,?.. Ve sizi bu gece misafir ettiğimiz için haber de veremeyeceksiniz sanırım.."

Telâşlandı. Eğer avukatlardan biri konuştuysa Yoongi'nin sosyal medya üzerinden olanları anlattığını da söylemiş olabilirdi.

"Yine de dediğim gibi, sadece sorgulayacağız. Elimizde kanıt yok.. Henüz.. Çok da endişelenmeyin, onlara yarın kavuşacaksınız zaten." Adam belgeleri alarak yerinden kalkıp dışarı çıktı.

-/

"Jeon Jungkook, bizimle emniyete kadar gelmeniz gerekiyor." Evine yeni geliyordu ve kapının önündeki polisler ile uğraşmak onun için fazla sıkıcıydı. "Ne hakkında?" Muhtemelen Yoongi ve o salak kız hakkında gelişme olmuştu.

Yapacağı şey basitti. Yoongi için yanlış gördüğünü söyleyip kızı içeri attıracaktı. Bu sayede Yoongi onun yanında olabilirdi. Gülümsedi. "Tamam, gidelim."

Polisler eşliğinde arabaya bindi. Türkiye'de olduklarını çoktan biliyordu. Arayıp durumu öğrenmişti çoktan. Kızın Yoongi'yi kendinden bu denli uzaklaştırması sinirini bozsa da sakin kalmaya çalıştı.

Arabadan inip gösterilen odaya geçti. Masada oturan dedektif onu karşılamıştı. "Otur." Yerine oturup sinirli bakışlarını adama dikti. "Ne vardı?"

"Hakkınızda şikayet var." Kaşları çatıldı. "Efendim?" Adam arkasına yaslanıp elindeki kalemi Jungkook'a doğrulttu. Bu hareketi Jungkook'u germişti.

"Jung Hoseok'a şiddet uygulamışsın. Üstelik darp raporu da var. Bir süre bizimle kalacaksın." Jungkook'un itiraz etmesini beklemedi, ki o da etmedi zaten.

Sesini çıkarmadan göz devirdi. Çırpınmaları hoşuna gitmişti. "Peki." Yerinden kalkıp bileklerini uzattı. "İfade vermeyecek misin?"

"Doğru. İyi ki de dövdüm o piçi. Yine olsa yine döverim. Pişman da değilim. Gitmiyor muyuz?" Adam boş bakışlarla onu süzdü. "Götürün şunu." Polisler onu götürürken yüzünde gevşek bir gülümseme hakimdi.

Killers | Min YoongiWhere stories live. Discover now