Bölüm Düzenlendi!
Multimedia: Ediz 💕
Bölüm şarkısı: Meghan Trainor-Dear
Future Husband ✌️
Bu şarkıyı neden seçtim bilmiyorum amk kardeşim playlistimi sildi aksks Neyse size iyi okumalar canlarım! ❤️
Dün akşamdan sonra birdaha Ediz'le konuşamayacak kadar utanmıştım. Aslında utanması gereken oydu ama utanan bendim. Beni öpmeye çalışmasından sonra apışıp kalmam ve sonrasında yine bana bakıp gülmesi beni utandırmaktan başka bir şey değildi. Benimle oyun oynuyordu resmen. Hep aynı şeyi yapıyordu, beni utandırıp salak salak gülüyor, sonrada bir şey olmamış gibi davranıp 5 dakika sonra yine utandırıyor. Hele o yıldızlardan bahsederken onun gerçekten içli bir insan olduğuna inanmıştım sonra bom! Bütün büyüyü birden bozuverdi moltofon öküzü! Bugün davet olmasa onu hiç aramayı düşünmüyordum ama aramak zorundaydım. Saat 6'yı gösterirken hazırlandım ve saçlarımı dalgalandırdım. Abartılı bir makyaj yapmasamda zümrüt yeşili gösterişli mini elbisemi giymiştim. Annemin Paris'ten aldığı küpelerimi taktım ve kırmızı rujumu sürdüm. Ediz'i arayıp gelmesini söyledim. Bezgin bezgin aşağıya inerken annem beni süzdü ve beğenmişçesine başını salladı.
" Kaan'la iyi anlaşmaya bak, sakın tersleme yavrucum olurmu?"
Koy koy, paravanda koy aramıza anne zorla çay içmeye zorla falan, yemek değil görücülüğe geliyorlar sanki, kimin çocuğuna birini aldığı belli değil, ortam iyice evlendirme programına döndü. Birde işim gücüm yok gibi iyi görünmeye çalışırım.
" Of anne, tamam öyle olsun"
" Anneye oflanmaz Ada, OFLANMAZ!"
" Ne yapılır anne?"
" ONlanır ahahaha"
" Anne mağarada mı yaşıyorsun bu espriler bayatlamadı mı..."
Babamın *benim bunlarla ne yapacağım* diye attığı çaresiz bakışları görünce annemin bir daha espri yapmamasını ümit ederek olduğum yerde beklemeye başladım.
Abimde gelince artık evden çıkmaya hazırdık. Daltonlar gibiyiz, birimiz olmadan bir yere gidemiyoruz mübarek. Onlar bizden ayrılırken etrafıma bakındım. Ediz daha gelmemişti.
Adama bak, hem suçlu hem geç kalıyor, ama bir piç sımayl atıp çözer şimdi olayı!
" Of Ediz of çok piçsin! Piç kurusu Ediz!"
Bir türlü gelmek bilmiyordu, onun yüzünden hep geç kalıyordum, can sıkıntısına bir şeyler saçmalamaya başladım.
" Acaba selena gibi çağırsam mı?"
Kendi kendime gülüp ellerimi tuttum.
" Piç ku-ru-su, PİÇ KURUSU PİÇ KURUSU! Ahaha hadi gelsene!"
Birden ağır demir kapının sesini duydum.
Valla geldi.
" Selam prensees!"
Yemin ederim bu işin sonu iyi değil
" Ediz?"
" Ah, evet geç kaldığım için üzgünüm biliyorum, işlerim vardı"
Yüce honos'un yanındaydım sevapları ölçüyorlardı falan dermiş şimdi tövbe...
" Anladım anladım, gerçi ismini söyleyince hemen geldin ama neyse"
" Anlamadım?"
Arabanın arka koltuğuna kuruldum ve onun binmesini bekledim. Oturduğunda yine şu dikiz aynasından bana baktı.
YOU ARE READING
Ada'ya Düşen Meteor
Humor"Yıldızlar âşıkların ruhlarıdır. Öyle çok yanarlar ki bu dünyada, gecenin göğsünde herkesi imrendirerek parıldamak olur ödülleri." Bir anlığına gülümsedim. "Umut dolu gözüküyorlar." "Öyleler." "Biz de birgün, onlardan biri olabilir miyiz?" diye so...
