Bölüm 1: Görev

19.7K 714 235
                                    




Karanlık.

Son sokak lambası söndü.

Sönmedi.

Patladı...

Öncesinde sadece o ve ben vardık.

Şimdi ise sadece karanlık vardı.

Biz dahil her şeyi yuttu.

Sessizlik...

Sokak lambasının patlarken çıkardığı ses karanlık öncesi duyulan son sesti. Anlaşılan karanlık sesleri de yutuyordu.

Yo,hayır.

Karanlık tüm sesleri açığa çıkarıyordu.

Gözleri kapıyor, kulakları açıyor...

Şimdi sonun soluk alıp geri verişine kadar tüm sesleri duyabiliyordum.

"Karanlıktan korkar mısın?"

Şimdi onun o iğrenç sesini de daha net bir şekilde duyabiliyorum.

Ve hareket ediyor...

Karanlık hisleri de uyandırıyordu.

Sadece bir duyu organını kapatıp diğer bütün duyu organlarını açan, daha net hissetmeni sağlayan karanlıktan insanlar neden korkar? Korktuğu karanlık mıdır? Yoksa her şeyi hissetmek midir korkutan? Korkuyu iliklerine kadar hissetmekten korkmak... belki de budur cevabı?

"Sen söyle, karanlıktan korkar mısın?"

Tıslayarak o kendilerine has olan kahkahasını attı.

"Karanlıktan korkmak mı?"

Bir kahkaha daha...

"Karanlık zaten benim."

Etrafımda yavaşça dönüyor ve beni izliyordu.

Rüzgarın sesi kulağıma doldu. Bana onun söylediklerini ulaştırıyor, kulağıma nefesini üflüyordu. Çürük bedeninin kokusunu burnuma getirdi.

Koku alma duyum her zamankinden daha hassastı!

Karşımda durdu.

Aramızdaki mesafe kısaydı.

Etrafımızda ruhları onları bırakıp giderken yerle bir edilmiş evler bizi dinliyordu.

İzlemiyorlardı.

Dinliyorlardı...

Çünkü etrafa onların bizi göremeyeceği kadar karanlık hakimdi.

Bir adım daha yaklaştı.

Artık karanlık yüzünü gizleyemiyordu.

Benim gözlerimden gizleyemiyordu.

Duyularım hassastı. Şimdi ise her zamankinden daha hassastı.

Siyah saçları alnının gerisinden başlıyordu. Kafasının az bir bölümünde bulunan saçlarını karanlık gizlemişti.

Saçlarını gizlemek kolaydı. Karanlık kendi renginde olan şeyleri daha kolay yutardı.

Ama mavi tenini gizlemekte zorlanıyordu.

Mavi tenini benim gözlerimden gizlemekte zorlanıyordu.

Göz kapakları yoktu. Ya da göz bebekleri...

Gözleri iki siyah noktadan oluşuyordu. İki küçük siyah düğme gibi...etrafında siyah damarlar yayılıyordu. Sanki yüzlerce solucan o küçük kuyudan çıkıp kafasına yayılıyordu.

SON SÜVARİ -Kızıl EjderWhere stories live. Discover now