HADES

1.9

" Baba , kesin ! Kesin Celal piçi yapmış !"

  " Düzgün konuş lan benim yanımda !"

  " Pardon baba ."

  " Gelsin bakalım ; onu bekliyor olacağım.  Her gün yeni bir av buluyorum kendime.Sence de muhteşem bir şey değil mi ?"

  " Baba muhteşem de , ne yapacağız ? Planın nedir ? "

   Hades yavaşça şirketteki cam masasına kalçası ile yaslanmış ve masanın üzerindeki domino taşını devirerek taşların tümünün devrilmesini sağlamıştı .

  Kafasını yavaşça kaldırdı ve devrilen domino  taşlarını izleyen Tekir 'e   çevirdi gözlerini .

" Bak , gördün mü ? Biri ile diğer taşa vurduğumda diğer taşların da devrildiğini ."

" Gördüm baba . "

" Bu ne demek Tekir ? "

" Bilmem baba .... Celal'i ortadan kaldırırsak diğerlerininde  mi biteceğini göstermeye çalışıyorsun ? "

" Birbirine uzak ama bağlı olan taşların tek bir taşa bağlı olduğunu ve dolayısıyla o taşı elime alırsam hepsinin en sonunda devrilip geri benim toplayacağımı  ve o taşında benim olduğumu göstermeye çalışıyorum koçum . "

" Nasıl yani baba ? "

" Oğlum ben seni ne diye işe aldım ? Nasıl kalın kafalısın ! "

" Baba , yani anladım da tam değil . Hani anladım ama ne plan yapacağını anla..."

" Tamam kes !  Diyorum ki koçum , buradaki tek ve en önemli taş benim ! Eğer ben olmsazsam hepsi aynı yerinde kalır ama ben olursam onları ben hareket ettirir , ben yıkar , ben toplarım !

   İlk başta Celal' in bir adamını bul . Onu köstebek gibi kullan . Daha sonrasında biz yeterince bilgileri toplayıp ben tek hamle ile bir vuruş yapacağım ve hepsi yıkılacak , ben hariç ! Daha da sonrasında tek bir taş hariç hepsini geri toplayacağım . Anladın mı koçum ? "

" Baba , bu plan .... "

    Tekir konuşmasını devam ettirmemiş eli ile alkış tutmuştu . Evet bu plan zor bir şey değildi ama bu şekilde anlatım , tanım , konuşuş gerçekten de insanı etkiliyordu .

   Hades Tekir'in alkış tuttuğu eline baktı . İçinden sabır çekerken bir yandan da karşısındaki adamı ne diye işe aldığını düşünüyordu . Ama bir şey daha vardı ; Tekir kadar sadık bir insan bu dünyada zor bulunurdu . Zaten bunu bilerek sol kolu olmuştu .

  " Sen hemen işe başla ."

" Hemen baba . İyi çalışmalar ."

" Sağol koçum ."

   Hades kapanan kapı ile masanın üstündeki dosyalara geri döndü . Bu aralar fazla çalışıyordu . Hem burada hem de evde çalışmak kendisini ve Hera'yı yıpratıyordu .

   Sahi ya , Hera yukarı kata bile zor gönderiyordu Hades'i . Hades aklına gelen şey ile gülümsedi . Hera kendisinden bile sabırsızdı. Beklemeyi hiç sevmiyordu .

   Hades masanın üstündeki saate baktı . Saat, 15.47  idi . Tekrar dosyalara kafasını döndürdü.
Eli yavaşça sayfaları çeverirken sol eliyle de imza atması gereken yerlere imzasını atıyordu .

  Ne kadar süre geçmişti bilmiyordu ama kafasını kaldırdı ve deri sandalyede ağrıyan belini rahatlatmak amaçlı gerildi .

   Eline dolma kalemi alıp dosyalara geri dönecek iken açılan kapı ile kafasını oraya çevirdi . Gördüğü kişi ile donup kalırken kalemi yavaşça masaya bıraktı ve sandalyesini geriye çekip kendisine doğru koşan Hera'yı kucağına oturtturdu .