23

354 31 22
                                    

kasımdan beri bölüm atmıyormuşum sşldfkdsxcşvlg

hepinizden özür dilerim ama kitabın konusunu bir türlü sevemiyorum bu yüzden yazmama da yansıyor ama okuyanlar olduğu için devam ettiriyorum♥

birde bu bölümü aylar öncesinde yazmışım, çok acemice olmuş

--------

"Titanlar ve insanlar arasında fark yok mu?!"

Artemis sinirle Afrodit ve Athena ikilisine döndü:

"etrafımızı furialar sarmış ve sizin derdiniz bu mu cidden?"

Poseidon Artemis'e katılarak başını salladı:

"Artemis haklı. Hades bizimle iş birliği yaptığını söylemişti ama onun emrindeki furialar etrafımızı sardı. Bunun dostça olduğunu pek sanmıyorum"

Percy endişeyle Annabeth'e döndü. Annabeth'in ifadesini okumak zor değildi. Kendisi gibi korkuyordu ve Percy tanrıların bile korktuğuna emindi. 

Furialar saldırmadan hepsi koşmaya başladı. Artemis ve Afrodit'in tanrı güçleri duruyordu ama bir nedenden ötürü kullanmıyorlardı. Percy bu nedeni merak etsede tanrıça olduklarından  bir bildikleri vardır diye düşünerek koşmaya devam etti. 

Tartarus'un derinliklerinde koştukça gitgide yoruluyorlardı. Furialar çok yaklaşmışlardı, aniden Athena'nın eğilin demesiyle hepsi birden eğildi ve Furialar uçarak başka yöne gitmeye başladı. 

"Furialar elbette geri dönecek. Sadece şaşırtma yaptık, bu onları öldürmek kadar etkili olacağına hiç sanmıyorum"

Athena kısa bir duraksamadan sonra tekrar konuşmaya başladı:

"Poseidon ve ben artık tanrı değiliz, silahımız da yok. Bu yüzden bence ikimizin diğer titanları bulması daha mantıklı olacak."

"gerçekten seninle tek mi kalacağım?"

"bende sana meraklı değilim midye kafa"

Poseidon sinirle Athena'ya dönüp bir şeyler söyleyecekken Artemis öne çıktı:

"Athena haklı. Ayrıca Zeus aramızdan birisinin hain olduğunu biliyor. Güçlerimizi kullanırsak belki bizim de yakalanma ihtimalimiz var. Silahlarımızla onları alt edeceğiz ama maalesef Afrodit'in makyaj takımı haricinde bir silahı olduğunu sanmam"

Afrodit sinirlense de sesini çıkarmadı. Artemis arkasındaki oklardan birini eline aldı ve yayına geçirdi:

"Percy ve Annabeth, onları bizim öldürmemiz gerekiyor. Afrodit'te Olimpos'a dönse iyi olur"

Afrodit gözlerini devirdi, sonra Percy ve Annabeth'e dönüp ikisine de bol şanslar dileyip ortadan kayboldu. 

Poseidon ve Athena'da hızlı bir vedadan sonra başka yöne gitmeye başladılar. Onlar gittikten sonra Artemis, Percy ve Annabeth'e onu takip etmelerini söyleyerek önden gitti. 

Percy'nin aklını bir çok şey kurcalıyordu. Babasının da dediği gibi furialar Hades'in emrindeydi ve Hades onlarla birlikte olacağına söz vermişti. Yeminini bozacağını düşünmüyordu. Hades çokta iyi biri değildi ama üç büyüklerin çocukları ile olan kehanette bile iki kardeşi yeminlerini bozsa da Hades yeminini bozmamıştı. 

"Senin de mi kafanı kurcalıyor?"

Percy Annabeth'e döndü. O da onun gibi düşünüyordu.

"Hades yeminini bozup bizi oyuna getirdiyse işimiz çok zor olacak."

Annabeth endişeyle Percy'ye baktı:

"haklısın. Artemis ve Afrodit'in de başı belaya girmiş olacak"

Artemis gülümseyerek Annabeth'e baktı:

"dert etmeyin, canavarlar istediğimiz zaman Afrodit ve bizi göremez"

"Ama Zeus'un son zamanlarda güçlerinizi nerede ne zaman kullandığınızı kurcaladığını söylemiştiniz"

Artemis tekrar önünde döndü ve tekrardan yayını kontrol etti:

"Furialar yakında."

tekrardan ikisine doğru döndü:

"güçlerimizi bir canavar üzerinde kullanmamızdan kasıt görünmez olmak değildi. İkimizinde aynı anda görünmez olduğumuzu sorabilir ve Afrodit ne kadar da kaz kafalı olsa da çok güzel uydurabilir. Tabi gücümüzü sizi öldürmek için gönderilen Furiaları öldürerek kullansaydık o zaman iş değişirdi."

Annabeth ve Percy hala anlamamıştı, Percy çok kurcalamak istemediğinden kafasını sallasa da Annabeth hala endişeliydi:

"ama Hades bize ihanet ettiyse sizin burada olduğunuzu biliyor. Tekrardan başınız belaya girecek ve oklarınızı kullanırsanız  Zeus sizi fark edemeyecek mi?"

Artemis sinirlense de belli etmedi:

"sevgili Annabeth, her ne kadar Poseidon ve Athena Olimpostaki son haberlerden haberdar olmadığından Hades'in bize ihanet ettiğini düşünebilirler ama artık bütün canavarlar Zeus'un emrinde. Hades'in bu durumda yapacak bir şeyi yok. Ayrıca çok kurcalamayın lütfen ok kullanmam ile Zeus beni hain ilan etmez"

"sizi göremiyor--"

"Annabeth bu kadar soru sorduğun yeter. Furialar haricinde sorunumuz yok---"

O anda Furialar daha kalabalık bir şekilde etraflarını sardı. Percy endişeyle Artemis'e baktı ama o yayına enerji yayan oklarından birini takarak Furialardan birine doğru nişan aldı. Annabeth furialara baktıktan sonra hançerini çekti ve Artemis'e doğru döndü:

"yani bu furialar sizin ok atıp onları öldürdüğünüzü görmeyecek mi?!"

Percy Annabeth yüzünden Artemis'in ikisini furialarla tek başlarına bırakıp Olimpos'a döneceğini düşünüyordu. 

"İnsanların üzerindeki sis gibi düşün"

Üçü birden saldırdı, başlarda her şey çok iyi gidiyordu, onları yeneceklerinden eminlerdi ama Furiaları öldürdükçe daha da çok ortaya furialar çıkıyordu. Sanki sonsuz gibiydiler. 

Artemis tanrıça olsa da Percy ve Annabeth yorulmaya başlamıştı. Kılıç tutan elleri kılıç tutmaktan kızarmıştı ve akciğerleri patlayacak gibiydi, ikisinin de dinlenmeye ihtiyacı vardı.

"siz gidin ben hallederim!"

Percy ve Annabeth buna çok razı olmasalarda Artemis'in ne kadar güçlü olduğunu biliyorlardı, bu yüzden fark ettirmeden furiaların görüş açılarından çıkmaya çalıştılar ama biri Percy'yi fark etmişti.

"Bir Poseidon melezinin Zeus'u tahtından edeceğini hiç düşünmemiştim"

'bende çok düşünmüyorum zaten' diye geçirdi içinden Percy.

"lanetlerin tekrar ortaya çıktığını biliyorsun değil mi?"

Percy furianın ne demek istediğini bilmek istese de yorgundu ve zamanını bir furia ile sohbet ederek geçiremezdi. Bu yüzden kılıcını kaldırıp furiaya saldırmak istese de kılıcını kaldıramadı, onun eline yıllardır tek uyan kılıç dalgakırandı ve şimdi ağır geldiği için yere düşmüştü.

Kılıcını kaldırmaya çalışsa da bunu yapamadı ve yıllar önceki lanetini hatırladı:

"Ares'in laneti"

lanetlerin tekrar ortaya çıktığını söylerken bunu kastettiğini anlamıştı. Şuan silahsızdı, onu şuan koruyabilecek tek şey suydu ve tartarusun derinliklerinde içebileceği su bile yoktu. 

Percy'nin dikkatinin dağıldığını anlayan furialar bunu fırsat bilerek Percy'ye saldırdı, bir kaç saniye ne olduğunu idrak edemese de Percy çok ağır bir yara almıştı. Başı dönmeye başlamıştı, ayakta zar zor duruyordu. Gözleri yavaş yavaş kararıyordu ve Percy'nin son kez gördüğü şey ise Artemis ve Annabeth'in ona doğru koşmasıydı...


--------------------







You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 07, 2021 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

PERCY JACKSON VE EVRENİN EFENDİSİWhere stories live. Discover now