BROYN BLYAE KRALLIĞI
Gael Toprakları — Haziran, KAS 814
Athelisia Neskana
"Nasıl da büyümüş, güzel genç bir kadın haline gelmişsin. Aynı anneme benzemişsin."
Azea Hala üçüncü defa yüzüme dalıp aynı şeyi söylediğinde utangaç bir şekilde gülümsedim ve başımı eğdim. Babamın merhum annesi, hanım ninemin gençliğine ilk defa benzetilmiyordum fakat yine de iltifatı teşekkür ederek kabul ettim. Halamın yaşlılıktan kafasının gidip geldiğini düşünmeye başlıyordum artık, aynı şeyleri tekrarlayıp duruyordu. Eskiden neşeli, asla hayat enerjisi bitmeyen, herkesi aşırılıklarıyla bezdiren kadın gitmiş, yerine yaşının getirisiyle bunamaya başlayan bir yaşlı kadın gelmişti.
Çay fincanımdaki son damlayı da bitirdiğimde ayaklanarak eteğimi düzelttim, Azea Hala'nın karşısında yüzümdeki küçük gülümsemeyle eğilerek, "Ben artık sizi meşgul etmeyeyim, halacığım. Uzun yoldan geldiniz, güzelce dinlenin. Nasıl olsa akşam ziyafette tekrar görüşeceğiz." dedim. "Güzel sohbetiniz için de çok teşekkürler."
"Ben teşekkür ederim, güzel kızım," diye cevap verdi halam da. "Hala büyüklerine değer veren gençlerin kaldığını bilmek beni mutlu etti."
Tekrar gülümseyerek hafifçe başımı eğdim ve arkamı dönerek halamın kaldığı odayı terk ettim. Söylediklerimin aksine oldukça sıkıcı olan bu sohbetten kurtulduğum için rahat bir nefes verdim. O sırada birkaç hizmetçi koşa koşa önümden geçtiğinde, "Mia!" diye adını bildiğim kızlardan birine seslenerek durmasını ve yanıma gelmesini sağladım. Genç kız önümde dizlerini kırarak eğildi.
"Neler oluyor?" diye sordum merakla.
Kız nefes nefese kalmış haliyle, "Leydi Ilana'nın odasında küçük bir yangın çıkmış, leydim," diye cevap verdi.
Elindeki merhem şişelerine düştü gözlerim. "Biri yaralandı mı?"
"Leydimizin kolu yanmış biraz fakat başka yaralanan yok."
Başımı sallayarak, "Tamam, sen de git arkalarından," dediğimde kız tekrar eğildi ve ardından koridorda koşturmaya devam etti.
İlk başta önemsemesem de sonrasında merakıma yenik düşerek ben de hizmetçilerin gittiği tarafa yönelerek Ilana'nın odasına ulaşmak için üst kata çıktım. Odalarımızın bulunduğu koridora tamamen büyük bir kargaşa hakimdi. Durumun aslını bilmesem birinin hayatını kaybettiğini bile düşünebilirdim. Emindim ki Pereil durumu büyütebildiği kadar büyütmüş, herkesi ayağa kaldırmış olmalıydı.
Ilana'nın odasının önünde Osia'yı gördüğümde yavaşça yanına yaklaşarak, "Osia?" diye seslendim.
Osia gözlerini devirerek odanın önünden ayrıldı ve koridordaki büyük pencerenin önüne doğru çekti. "Kolu yanmamış da kolunu koparmışlar gibi davranıyor hanımefendi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geceyarısı Fısıltıları ─ 𝐊𝐒 1
Historical Fictionİçindeki gücü en yıkıcı yol ile keşfedip neredeyse her şeyini kaybeden genç bir leydi. En değerlisini kaybedip karanlık bir yola giren bir prens. Ve en büyük arzusu güç olan hırslı bir rahibe. Delirten fısıltılar, ateş büyüleri, karanlık rahibeler...