04

17.3K 599 6
                                    

Azat haklıydı ben öğretmiştim sevmeyi. Vazgeç demek yakışmazdı bana, vazgeçmekte çocuklarıma. Gözlerimden yaşlar akıyorken konuşamıyordum. Boğazımda bir düğüm oluşuştu. Azat oturduğu yerden kalktı ‘’ vazgeçmeyeceğim! ‘’ dedi son sözünü söyleyerek gitti evladım. Ağlasam da bir çözüm yoktu artık. Oğlumu tanırdım dediğini yapardı. Başım önümde terasa çıktım. Deran beni görünce anlamıştı neler olduğunu. Yüzüne bakamıyordum Deran’ın. ,

-Kaldır başını Dilzar, yakışıyor mu sana?

Deran’ın sözlerini duyunca zoraki de olsa kaldırdım başımı.

-Sen utanma bırak Azat utansın! Sevmekten değil, anasına bağırmaktan! Dedi ve sarıldı Deran bana. Haklıydı. Kimse değil töre utansındı…

             Akşam olduğunda mutfağa inip masayı kurmalarını söyledim. Hep birlikte oturmuştuk yemeğe. Azat ve Azer tam karşımda oturuyorlardı. Azer durmadan konuşurdu normalde ama bu akşam konuşmamıştı. Abisinin durumundan haberi vardı muhtemelen. O yüzden mutsuzdu oğlum. Onların bu haline çok üzülüyordum. Dört çocuğumun hepsi benim canımdı.

Deran ne kadar sert gibi görünse de o da çok severdi çocuklarını. Onun da içi kan ağlıyordu benim gibi emindim… Yemekten kalktığımızda Azat ve Azer odalarına çıkmışlardı. Bizde Deran ile oturuyorduk. Deran:

-İki kızımda yok, şimdi bana kim kahve yapacak? Dedi hüzünle.

Onun bu sözlerine bende üzülmüştüm.

-Merak etme Deran, Sılam gelecek yakında. Diyebildim.

Deran’ın yüzü güldü,başını salladı.

-Yaren’e seslen de bize birer kahve yapsın. Dedi. Başımı sallayıp yerimden kalktım.

***         ***

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin