15. Bölüm.

10.3K 517 13
                                    

      Aras, Anıl gittikten sonra, odasına geçti.
Koltuğuna oturup camdan İstanbul'un keşmekeş'ini seyretmeye başladı.
Onunda içi ,aynı İstanbul gibiydi.
Bir tarafı Elif için yanıp tutuşur iken ,bir tarafı ondan nefret ediyordu.
Neden onu aklından çıkaramıyordu.Öyle basit kadınlar ile işi olmazdı.

Başta Şeyda gibi bir kadınla , onu unutabilmek için çıkmamış mıydı?
Ama olaylar, o kadar şekil değiştirmişti ki, artık Şeyda ile ilişkisinin, ne boyutta olduğu hakkında da hiç bir fikri yoktu.
Ve  Şeyda'nın , ilişkilerini ciddi bir boyuta getirmeye çalıştığının da farkındaydı.

'Benim gibi bir adam ne olursa olsun ,neden Şeyda gibi bir kadını çeker ?' diye düşündü.
Neden çekiyordu Şeydayı, Elif için mi? Kendi ihtiyaçlarını gidermek için mi? Neden?

Şeyda ile çıkması, Elif ile olan ilişkilerinde fazla bir değişiklik yaratmamıştı.
'İhtiyaç mı ? diye 'düşündü. Hayır o da değildi.
Şeyda'yı çekici bile bulmuyor, hatta ona dokunmak, elini tutmak bile ona zulüm geliyordu.
O zaman niye daha fazla ona ve kaprislerine katlanıyordu ki?

Şu an, Arkadaşları ile eğlenebilir, Kardeşi ile zaman geçirebilir yada Elif'i kandırmanın yollarını araya bilirdi.
Peki o ne yapmıştı. Kardeşi ve arkadaşlarını kendinden uzaklaştırmışdı.
Onlar Elif ile birlikte zaman geçirir iken, Aras zamanını gereksiz bir insan ile öldürmüştü.

Geç olsa da yaptığı yanlışı farketmişti ve hemen Şeydayı aradı.
Bu akşam Şeydanın gereksiz arkadaşları ile randevuları vardı ve iptal etmesini, bu akşam özel olarak görüşmek istediğini bildirdi.

Telefonu kapattıktan sonra ,üzerinden büyük bir yük kalkmış gibi hissetti.
Daha ayrılmadan böyle oldu ise, ayrılınca kanatlanacağım galiba diyerek gülümsedi.

Şeyda ise, Aras'ın düşüncelerinden habersiz, aldığı telefon ile ümitlere kapılıp hayaller içine girmişti.
Sonunda, Turnayı gözünden vurmuş , Aras gibi bir adamı kendine bağlamıştı. Bu kadar kaprisine karşı ses bile çıkartmıyor ise, Aras kesinlikle Şeydaya aşık olmalıydı.
Öyle bir hayallerini abartmıştı ki, Aras'ın aldığı yüzüğün kaç kırat olduğunu bile düşünmüştü.

Akşam Aras, Şeyday'ı evinden aldı ve sakin olabileceğini düşündüğü bir lokantaya götürdü.
Şeyda böyle bir yere geleceklerini hiç hayal etmemiş idi.
Nasıl böyle bir yerde ona evlenme teklif edebilirdi ki?
Hiç tarzı olan bir yer bile değil idi.
Arkadaşlarına nasıl övünerek anlatacaktı ?

Oturup siparişlerini verdiler. Şeyda heyecan içinde evlilik teklifi bekler iken , Aras da onu kırmadan nasıl söyleyeceğini düşünüyordu.

Yemeklerini sessizce yedikten sonra Aras, önce Şeyda nın yüzünü inceledi , sonra hafifçe boğazını temizleyip söze başladı.
" Bak Şeyda senin ile güzel günler geçirdik. Sen çok hoş bir kadınsın. Ama ben bu ilişkiyi daha fazla sürdürmek istemiyorum."dediğinde.

Şeyda gözlerini açmış ona bakıyordu. Yanlış anlamış olmalı idi.
O evlilik teklifi beklerken, Aras ondan ayrılıyor muydu ?
" Sen ne dedin? diye sordu cırtlak bir ses ile.

Aras " Bu ilişkiyi yürütmek için çok çabaladım Şeyda, ama sen hiç bir çaba göstermedin.
Tam tersi sürekli kapris yaptın. Hep senin isteklerin olsun istedin.
Senin isteklerin ve senin arkadaşların hariç, hiç bir şeyi önemsemedin.
Senin ile birlikteliğimiz boyunca, ne kardeşim ile nede arkadaşlarım ile zaman geçirebildim.
Onlardan beni ayırmayı, hakkın olarak gördün. Ben alttan aldıkça daha fazlasını yaptın.
Ben artık boğuldum , bu ilişkiye dayanamıyorum ve haklı olarak ayrılmak istiyorum.
Arkadaşlarımı özledim, kardeşimi özledim. Senin hayatını değil kendi hayatımı yaşamak istiyorum"dediğinde,

Adını Sonra Koydum(Tamamlandı)Where stories live. Discover now