Kihyun'dan,

42.1K 4.3K 5.3K
                                    

Selamlar selamlarr🐰💖

Bölüm bence güzel olduuu umarım beğenirsiniz siz de

Ve şey, söylemek istediğim bir şey var

Kızım, oddseyecircle güzellll bir taekook textingi yazıyor umarım bir şans verip bakarsınııııızzz

Sizi seviyorum,  iyi okumalar♡♡♡

Taehyung ve dünyalar tatlısı sevgilisi Jeongguk'un çığlıklarıyla geçen bir saatin ardından ayrılabildiğimizde varış noktamız kalacağımız otel olmuştu. Plan değiştiğinden, siktiğimin Anastasia'sının, siktiğim kardeşini bulmak bize kalmıştı ve Tanrım, Yoongi Hyung bu konuda çok sinirliydi. Namjoon'u öldürmek istiyor gbi davranıyor, geldiğimizden beri onun verdiği tüm paraları harcamaya çalışıyordu. Bunun ona koymayacağını bilsek de, para harcamak işimize geliyordu işte. Şimdiden birsürü buzdolabı magneti almıştı. Aptal.

"Hyung, o magnetleri götümüze sokacak birini tanıyorum," diye homurdanırken kafama geçirdiğim şapkayla, kalacağımız ve aynı zamanda Anastasia'nın kardeşi Dimitra'nın olduğunu düşündüğümüz otele tekrar girdim. Tekrar asansöre bindik ve odamızın bulunduğu kata çıkarken, söylenmeye devam ettim. "Taehyung eğer yarına kadar kızı bulamazsak bizi Belliago meydanında üst üste koyup iki tur siker."

"Jeongguk izin vermez ki.."

Öylesine verilmiş cevabına kıkırdamaya başladığımda, asansör erken durdu. Çıkan tiz sesle kapılar iki yana açıldı ve tam karşımızda; platin sarısı saçları bukle bukle, kırmızı buluzunun sıkıca sardığı beline dek inen, yanık tenli -Ve siktir, gerçekten seksi bir kadın belirdi. Kot şortu, uzun bacaklarını gözler önüne sererken önüne düşen saçlarını hızla geriye attırmış ve kapılar tekrar kapanmadan önce tam ortamıza yürüyüp sırtını bize dönmüştü.

Yoongi Hyung'a baktım, gevşek bir tavırla gülümseyerek suratıma bakarken kaşlarıyla kızı göstermiş; sonra da alt dudağını ısırıp bırakmıştı.

Gözleriyle yemişti, şerefsiz herif.

Kafasına bir şaplak atıp gözlerini çevirmesi için uğraştığımda kıkırdayıp bana dönmüş, "Ne?" Diye fısıldamıştı. Neyse ki korece konuşuyorduk. "Taş gibi hatun-Ne yapabilirim?"

"Tacizci dedeler gibi bakma hyung!"

Hyung buna biraz güldü fakat sonra açılan kapıyla inen kadının, yürürken düşürdüğü kartı neredeyse havada kaptı. "Hanımefendi!" Diye seslenip, bana göz kırpmış sonra da peşinden koşmuştu.

Pekala, ne bok yerse yesin.

Asansörün kapıları tekrar kapandıktan ve ineceğim katta açıldıktan sonra, kendimi, Yoongi ile birlikte kaldığımız odaya neredeyse atmıştım. Akşama kadar kadını bir şekilde bulup bağlamamız, ağımıza düşürmemiz ve işte, arabanın bagajına atıvermemiz gerekiyordu. Onun ne suçu vardı bilmiyordum, hatta suçu olup olmadığından dahi emin değildim ama kural buydu her zaman. Taehyung bir plan yapardı ve biz de sorgusuz sualsiz kabullenip bunu uygulardık. Bu zamana kadar sonucunda hiç kötü bir şeyle karşılaşmadığımızdan ona sonsuz güveniyor sayılırdık.

Taehyung, aşık olduğu zamanların ardında sahiden de zeki bir adamdı.

Fakat bunu her ne kadar gözüne sokmak istemesem de aşık olduğunda aptalın tekiydi işte. Koca bir beyinsize dönüşüveriyordu. Mesela, Jeongguk sırf etek giydi diye sinirden köpürmüş; çocuğu neredeyse sıkıntıdan ağlatacak kıvama getirmişti. Sürekli homurdanıp durmasının yanında bir de, Jeongguk koştuğunda eteğini tutması vardı-Her neyse.

serial killer ▪ taekook ✔Where stories live. Discover now