Anka - 014

53 5 0
                                    

Kibar olmak için aşırı gayret gösteren bir adamdı Aykut Kahraman, hani "Rahat olun" desem salıp gidecekti.

"Yılmaz'ı arayayım da gelsin" dedi eve yaklaşırken. Yılmaz, Mesut'un babası olmalıydı. Çok geçmeden pişman ifadeli, gözleri yere bakan bir adam belirdi bahçe kapısında. "Buyursunlar" dedi belinden dizlerine doğru bükülerek. Aykut Kahraman'ın eline varıp öpecek sandım bir an.

Benimle göz göze geldi sonra, "Götürmüşler miniğimizi" dedi gözlerini kaçırarak, "Hiç fark edemedik!"

En klasik soruyla başladım ben de; "Neredeydiniz?"...

Evde milli maçı izliyormuş. Mesut da sahile inmiş arkadaşlarıyla. Havlama, bağırma çağırma, hiçbir aksi ses olmamış. "Kesin gözlemiş bizi evvelden" dedi. Anlattıkça özgüven geliyordu sesine; "Ortalık sakinleyince de alıverdi garibi!"

Cins bir köpeğin kaçırılması makuldü zaten, çalan üç beş kuruşa okutur, yolunu bulurdu. Genel güvenliğin boşlanmış olmasıydı asıl sıkıcı olan. Bunun da hesabını Aykut Kahraman sormuş olmalıydı...

Kibar, efendi bir gençti Mesut ise. "Hafta sonu geldiği için arkadaşlarla biraz takılalım demiştik" dedi o da soruma. "Ben de bir abisi sayılırım" diye ekledi sonra, "İki gecedir uyku girmedi gözüme.."

Kamera sordum, yokmuş "O kadar zengin değiliz!" dedi Aykut Kahraman gülerek. Kapıları inceledim, sağa sola baktım, tuhaf bir şey dikkatimi çekmedi. "Bir de şu gençle görüşeyim" dedim Melisa'ya, muzip, utangaç bir gülümseme aldı yüzünü. "Yan apartmanda" dedi eliyle işaret ederek.

"Dairesini biliyor musun?" dedim, "Yok, şu üst katlardan biriymiş ama" oldu yanıtı.

9 numaraya denk geliyordu zannımca, birkaç kez zile bastım açan olmadı, sonra 10'u denedim, yaşlı bir kadın sesi duyuldu diafondan: "Kimsiniz?"

"Hanımefendi, iyi akşamlar" dedim, "Yan apartmandan geliyoruz..." Kısa bir sessizliğin ardından tam tepemizden duyuldu kadının sesi: "Bakayım size tanıyor muyum?" diye.

Geriye doğru bir adım attım yüzümü rahat görebilmesi için, sonrasında biraz bağırışmamız gerekti anlaşırken. Sonunda da hak kazandık içeriye girmeye.

"Her dairenin oturanı bellidir" dedi kadın, "Torun torba yok bende. Şu altımda genç bir çift oturur ama hımbıl onun kocası, öyle köpek aramalara çıkıp gelmez. Karşı dairemse boş benim!"

ANKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin