jongin reis hoşgelmiş

648 101 110
                                    

maisie peters-worst of you

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

maisie peters-worst of you

Nefret ettiğiniz biriyle aynı ortamda bulunmak zordur. Aynı havayı solumak zordur, nefret ettiğiniz kişi sadece karışınızda dursa, tek kelime bile etmese her türlü zordur. Nefret ettiğiniz kişi zordur. Yine saçmalıyorum evet ama edebiyat yapmam gerek, bu olmazsa olmazım.

Şimdi dersiniz ki nefret ettiğin kişiyi anladık tamam da bu nefret nereden geliyor, hem de çocuk buralara geleli uzun bir süre bile geçmemesine rağmen. Evet doğru da dersiniz ama bir insanı gördüğümde ısınamıyorsam sonradan daha hiç ısınamıyorum ben ya, ısınamamamın sonucu da nefrete dönüyor, tabii buna hareketler de etki ediyor ama nefret ettiğim insanlardan nefret etme nedenim, ilk gördüğüm andan beri sevmemem.

Chanyeol'e de aynısı oldu, bizim mahalleye ilk taşındığında sevmedim onu, zaten bir bir buçuk ay olacak buraya geleli. O da beni sevmedi, ikimiz de fazlasıyla belli ediyoruz bunu. Chanyeol'ü köşede kulağında kulaklık, elinde de telefonuyla güle güle biriyle yazışırken gördüm ilk, o an gıcık kaptım işte. Köşede durmuş, yeni evlerine yerleşmelerine zerre yardım etmeyen, zengin bir züppeye benziyordu. Taşımacılık ekibi, artı annesiyle babası harıl harıl içeriye bir şeyler götürürken Chanyeol sadece köşede biriyle yazışıp kıkırdıyordu. Görmüştüm, rahatsız olmuştum kendi kendime. Gidip o eşyaları taşıyan insanlara yardım etmek istemiştim, Chanyeol yerine.

Annesi en sonunda ciyaklayıp Chanyeol'ü yanına çağırınca kulaklıklarını o zaman çıkardı, telefonunu cebine attı ve annesinin yanına koşa koşa gitti. O an adını öğrendim, sonra o da onlara yardım etmeye başladı. Yine de gözüme giremedi maalesef.

Chaerin'e ilk gösterip, "Bu herif çok gıcık," dediğimde yüzüme bakıp "Hiç de öyle görünmüyor baksana pamuk şeker gibi yanakları var," demişti. Ben de "Geri zekalı ondan mı bahsediyorum," deyip elindeki dondurmasını yere atmış, sonra da ayağımın altına alıp ezmiştim. Sonra bunu telafi ettim ama konumuz bu değil.

Chaerin'le ilk bir haftada konuştuğumuz konunun içine birden Chanyeol girince ana avrat sövmeye başlıyordum ve Chaerin beni gözlerini devirerek dinliyordu. Her seferinde Chanyeol'ün itici bir adam olmadığını, sadece benim abarttığımı söylüyordu. Kendisinin Chanyeol'le konuştuğunu söylediğinde mahallede kıyameti koparmıştım. Daha benim bile doğru düzgün konuşmuşluğum olmadığı adamla sen nasıl olur da benden önce konuşursun demiştim, üstelik ben bu adamı hiç sevmiyordum.

Ertesi gün Chanyeol'le konuşma sırası bana gelmişti. Her şey benim ona laf atmamla başladı. Çöp atmak için dışarı çıkmış konteynera giderken "Şşt yavrum hepsi senin mi," gibi saçma bir şekilde laf atmıştım. O da bana sırıtarak dönüp, "Ben de ne zaman beni sürekli kesen bu sarı kafa benimle konuşacak diyordum," demişti. O an sinirden patlayacak gibi hissettim. Yerden kalkıp dibine kadar gitmiş, "Sen nesin de ben seni keseyim, beyinsiz," diye tıslayıp geri çekilmiştim. Hiçbir şey demedi, sadece gülüp evinin içine girdi. O gece dediği şey yüzünden uyuyamadım, yatağımdan kalkıp elime sprey boyalarımı alarak evimin duvarının üstüne kocaman 'SİKERİM SENİ' yazdım. Gönül isterdi ki onun evinin duvarına yazayım ama ben terbiyeli bir çocuktum. Sırf Chanyeol'ü sevmiyorum diye ailesinin de yaşadığı evin duvarına öyle bir şey yazamazdım.

aynı kaldırımda yürümek // chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin