Bu rüzgar değil fırtınaydı sanki...Minik kız suyun üstüne çıkmış , gelen her dalgada bi o tarafa bi bu tarafa savruluyordu.Sonra öyle bir rüzgar esti ki , önündeki dalgayı aldı, büyüttü, büyüttü ve o dalga minik kızı bi hışımla kıyıya fırlattı...Bi kaç minik öksürük yankılandı kayalıklarda...
.....
-Aaaah
Bedenimdeki o tarifsiz acıyı hissettiğimde hiç uyanmamış olmayı diledim.Sırılsıklamdım, her tarafım acıyordu , çok üşüyordum , sonsuza kadar uyumak istiyordum.Gözlerimi açmaya çalıştım, olmuyordu, çok üşüyordum...
Deniz dalgalarını üstüme salıp salıp kaçıyordu...Gitgide üşümem geçti, gözlerimi açtım.Gökyüzüne baktım, zifiri karanlık.Ne tek bi yıldız ne de Ay vardı beni aydınlatacak.Ama ben karanlıktan çok korkardım.Kapattım gözümü, uyandığımda Güneş'in doğmuş olması dileğiyle...
Gözlerimi açtığımda hala zifiri karanlıktı.Gün batmıştı ama geri doğmamıştı.Ben de oturdum kumların üstüne,Güneş'in doğmasını bekledim ama doğmadı.En sonunda saymaya başladım zamanı ölçmek için...Saydııım , saydııım...Saatler geçti , günler geçti ama güneş doğmadı...
Şimdi ben derya deniz
Gün batımında tanıdım seni
O kızıllığında fark ettim sen güneşi
Ölüme doğar gibi olmuştu
Gözlerimiz saliselerde buluştu
Sonra gittin sen,battın
Belki başka denizlerin güneşi oldun
Dalgalarım böyle söylüyor
Çünkü daha sabah olmadı
Kalbim sudandı , senle buharlaştı
Duygularım kırılgandı , sende parçalandı
Saliselerde var ve yok oldun
Saliselerde yok ve var oldum
Kalan buhardan kalan kalp
Şimdi zerre kadar..
Başka güneşler gelse şimdi
Buharlaşır giderim dünyadan
Belki zaman , yok olmadan
Soğuk bir Güneş verir bana
Onla yeniden doğar kalbim
Belki milyonda bir ihtimal
Tekrar atar
Deniz sıcak güneşi istemiyor
Ona kızıllık değil mavilik lazım
Çünkü deniz ezelden mavi...
.....
Yorumlarınızı bekliyor bu minik kız :)
