11. BÖLÜM

6.5K 265 142
                                    

"Nasılsın bakalım sevgilim?" diye sordu hâlâ sırıtırken Demir. Benden bir cevap gelmeyince tekrar konuştu.

"Beni beklemiyor muydun yoksa?" dedi sesini yumuşak ve masum çıkartmaya çalışırken. Ama bu benim sadece igrenmeme sebep olmuştu. Bir dakika ne? O az önce bana 'sevgilim' mi dedi!

Jeton yeni düşünce birden kaşlarımı çattım.

"Nereden sevgilin oluyorum ben senin be.!" diye cırlamam bir oldu. Bana daha fazla yaklaştı ve tam karşımda durdu. Elini kaldırdığında bana vuracak sandığım için gözlerimi kapattım ve ondan gelecek acıyı bekledim. Ama hiç öyle bir acı gelmediğinden yavaşça gözlerimi açtığımda, o da aynı zamanda elini nazikçe saçıma götürmüştü. Ve okşamaya başladı. Ona iğrenircesine bakıyordum şu an. Ama o, bu bakışlarımı umursamadan;

"Sana vuracağımı mı sandın yoksa küçüğüm."

Hiç bir şey söylemiyordum. Cevap vermiyordum. Sadece ifadesiz bir şekilde yüzüne bakıyordum.

"Ahh, böyle bir şeyi nasıl düşünürsün. Ben sana zarar vermeye kıyamam kiii." dedi sesini yumuşak tutarak. Hâlâ onun yüzüne ifadesiz, duygusuz bir şekilde bakıyordum. Bir süre benim gözlerimin içine baktıktan sonra bir adım geri gidip bağırmaya başladı.

"Neden lan neden! Ha. Neden ben değil de Toprak. Bana ona baktığın gibi baksan nolur lan! Bir kere de bana öyle aşkla baksan nolur!"

Söylediklerini idrak etmeye çalışıyordum. Ben Toprak'ı artık sevmiyorum kiii. Yani sanırım.

"Ama yeter, anlıyor musun! Bana da öyle baktığın günler elbette gelecek. Sana onu unutturacağım Aden."

Bu sefer de şaşkınca ona bakmaya başladım. Az önce, o benim adımı mı söyledi. Ama nasıl yaaa. Nasıl anladı benim Asmin'in çocukluk arkadaşı Aden olduğumu. Benim bakışlarımdan dolayı tekrar sırıtmaya başladı.

"Şaşırdın dimi. O arkadaşın seni korumak için saklamaya çalıştı benden. Çocukluk arkadaşıyla, yani seninle yollarını ayırdığını söyledi ama ben buna hiç bir zaman inanmamıştım ki. Ben zaten senin o kız olduğunu, o gün Asmin için beni bıçaklayan kız olduğunu biliyordum. Ama planım için tanımıyormuş gibi yaptım."

Hâlâ ona şaşkınca bakmaya devam ediyordum. O ise tekrar benim yanıma, pardon dibime kadar geldi. Ve arsızca beni baştan aşağı süzdükten sonra gözlerimin içine bakarak konuşmasına devam etti.

"O kadar güzelleşmişsin ki. Eski halinden geriye eser kalmamış. Hatta o gün, Asmin seni saklamaya çalıştığında ona anında inanabilirdim. Çünkü seni tanıyamayacağım kadar çok değişmişsin, güzelleşmişsin."

Ben yine cevap bile vermezken, o devam etti söyleyeceklerine.

"Fakat ben, senin değişmeye çalıştığını en başından beri biliyordum."

Gözlerim şaşkınlıkla açıldı yine. Hafifçe sırıtarak;

"Evet, biliyordum. Beni o gün, arkadaşın için cesaretini gösterip hiç düşünmeden bıçakladığında siz hemen kaçmıştınız oradan. Ben de gözlerimi bir hastane odasında açmıştım. Meğersem sizden hemen sonra Savaş gelmiş ve beni o halde görür görmez ambulansı aramış." dedi.

Derin bir nefes aldıktan sonra ise devam etti.

"Daha sonra sen hep aklımdaydın. Senin için çok güzel, sonu ölümle biten intikam planlarım vardı. Amacım senden intikamımı almaktı yani. Bu planımı Savaş'a da anlattığımda anında bana yardım edeceğini söyledi. Çünkü o benim tek dostumdu. Tek sırdaşımdı. İkimizin de tek bir amacı vardı, senden intikam almak. Sana işkenceli bir ölüm yaşatmak."

CENNET BAHÇESİ (İNTİKAM SERİSİ 1) Where stories live. Discover now