cin tohumu 6

247 8 4
                                    

üçümüzde çok korkmuştuk daha öncede böyle harabe yerleri gezip heycan yaşamıştık onlarca defa cin çağırmaya teşebbüs edip ama bir netice alamamıştık yani yaptığımız ilk şey değildi ama hiç böyle bir şey yaşamamıştık burhan tekrar su deposuna inip bakalım belki değerli birşey vardır o şekilleri belki cinler çizmiştir gidip tekrar kontrol edelim dedi. burhanın bu teklifi mantıklı değildi yeniden oraya gidip başka belaları başımıza sarmaya hiç gerek yoktu akşama kadar kabusun etkisinden kurtulmak için gezdik dolaştık ama aklımızdan bir türlü gitmiyordu yüzümüz gülüyordu fakat içimizde korku vardı nihayet gece olmuş yatağa girmiştim biraz düşündüken sonra uyuya kalmışım yine bir kabusun bağrındaydım üçümüzde harabe su deposuna giriyoruz giriş kapısı nereye çıktığı belirsiz  bölmeler incir ağacının olduğu iç bölümdeki  bahçe ve nihayetinde en üst katta çizilen resmin önündeydik tekrar o kadın yanımıza yaklaşıp ben size buraya  gelmeyin demedim mi diyor üçümüzü tek başına tek darbeyle etrafa savuruyor ve büyük bir korku içinde uyandım bir hafta boyunca değişik şekilde aynı rüyayıda aynı şekilde üçümüzde görmüştük artık çekilmez olmuştu bu rüyalar mahalle hocamıza gidip sorduk bu olayın kesin cinlerle bağlantısı var üçünüzün aynı rüyayı görmesinin başka bir açıklaması yoktur dedi fakat kendisinin yeterince bu konuda ilmini olmadığını söylemişti bizde biraz araştırdıktan sonra başka bir hocaya gitmeye karar verdik ama hoca başka bir ildeydi ailemizinde haberleri yoktu daha en sonunda ailemize söyledik yaşananları burhanın babası dini ile haşır neşir olan bir insandı daha fazla bilgisi vardı hepimize göre anlattıklarımızı dinlerken işin vehametini anlamıştı bir an önce hocaya götürmeliyiz sizi dedi diğer günün sabahı hocanın yanına gidecektik manisada çobanlar adında bir köy kim olduğunu ne olacağını ne ile karşılaşacağımızı bilmiyorduk yine saat geç olmuş yatma vakti gelmişti artık o kabusları görmek istemiyordum bu gece uyumayıp sabaha kadar otururum diye düşündüm ama dayanamayıp uyuya kalmışım yine kabusun ortasındaydım fakat bu kabus diğerlerinden biraz farklıydı bu sefer tek başınaydım en üstteki resmin önündeydim resmin önünde 5 kişi vardı resme rütuşlar yapıyordu hepsinin ayakları ters dişleri sivriydi gözleri karanlık bir kuyudan daha siyahtı bi taraftan resmi çiziyorlar bi taraftan bana bakıp gülüyorlardı her taraf bir anda kıp kırmızı oldu tavan ve duvarlar kıp kırmızıydı sonra resim çizmeyi bırakıp yere oturmaya başladılar hepsi yerde daire kurup ortalarında tek mum ile birilerini çağırıyorlardı f....s diye birinin adını söylüyorlardı sonra bir anda ortalarındaki mum söndü s kişinin hepside sanki önemli biri gelmiş gibi başlarını öne eğdiler en baştaki kalkıp diğer dördünün boynunu testereyle kesmeye başladı hepsini öldürdükten sonra pis kokuların geldiği karanlık odaya taşıdı cesetleri sonra geri dönüp yanıma geldi tam benide öldürecekken uyanmışım daha sabah olmamıştı güneş dogana kadar yatağın üstünde bağdaş kurup oturdum arkadaşlarım ve babaları sabah bize gelecek bizde kahvaltı yaptıktan sonra hocaya gitmek için yola koyulacaktık nihayet sabah olmuş arkadaşlar ve babaları bize gelmişti kahvaltı masasına oturup kahvaltı yapmaya başladık arkadaşlarımda gece aynı rüyayı görmüş  olacak ki hepside uykusuzdu birbirimizin gözlerine baktığımızda ise ne kadar çok korktuğumuz belli oluyordu kahvaltıyı yaptıktan sonra yola çıktık.

Korku Hikayeleri (Kitap Olacak)Where stories live. Discover now