MARVEL İLE HAYAL ET

Pietro Maximoff

Bilgilendirme ; Clint'in kızısın ve iyileştirme gücün var. Sokovianın dilini Rumence kabul ettim.

Bilgi; Orta parmakla atılan bir ok var ve orta parmaklarını kullanabildiklerini göstermek için zamanında orta parmak çıkarırlardı. Bu hareket aslında küfür değil hala savaşabiliyorum demektir. İsterseniz araştırın.

Uyarı; Yok

S/A ; Senin adın

Bunun geldiğini görmedim mi?
Kendine söverek son okunu attım. Ne diye ona meydan okuyordun ki?

" Okun mu yetmedi! Kıyamam! "

Bu alaylı ses tonu bu hayatta üç kişide vardı.

Tony amcan, baban, aptal kardeşin veya diğer Pietro'da.

Evet o iki Pietro aralarındaki yaş farkına rağmen aynıydı.
Bu yüzden onları ayrı kişilik saymak saçmaydı. En azından sana göre.

" Bu sefer kıçını ultrona karşı korumam! Dip boyası gelmiş sarı! "

İyileştirme gücüne sahiptin ama bunu yaparken kendine zarar veriyordun.

" Ama kıçıma ok atacak kadar hızlıda değilsin. "

Sizin bu atışmanıza gülen Clint ve Wanda'yı görünce aynı anda dil çıkardınız.

Ultrondan sonra gelip buraya taşınmışlardı.Ve bir aile olmuştunuz.

Sen, Nathaniel, Pietro ve Wanda.
Ama içten içe kardeşten fazlasıydınız. En azından sen ve Pietro.

" Baba gereksizi çöpe atsam. "

" Ben burda Tony'i göremiyorum. "

" Hey amcama laf atma baba! "

Bugün doğum günündü. Ve bütün İntikamcılar burdaydı.

" Seni duyuyorum Aptal Şahin! "

" Hey! Babam senin kadar aptal olamaz! "

Laf söylettirmezdin babana.
Steve barbekünün başındayken size güldü.

" Kızdırmayın benim en güzel İntikamcımı! "

Steve senin için abi gibiydi. Ama ikinci baban, aynı zamanda vaftiz baban Tony'di.

Sebebi maddi değildi. Çünkü baban bunu takıcak biri değildi. Tony seni ilk kucağına aldığında ne kadar kabul etmesede mutluluktan ağlamıştı ve dizleri titremişti. Aynı zamanda aranızda bir bağ vardı.

Annen bunu teklif ettiğinde şaşkınlıkla. "Ben mi? " demişti.
Onun hayatında mutluluk veren tek şeydin.

" Natasha teyzem bence bu dediğini duymasın, zaten hamilelik hormonları tavan. "

Evet kızıl ajanın, bir evladı olucaktı.

Pietro arkadan bağırdı.
" Bakıyorum kazanamayınca ağladın ! "

Ona Steve çaktırmadan orta parmak çekerken yakalandın.

" O küfür değil Steve abi! Orta çağlardaki okçuların-"

Göz devirdi bu olayı ona trilyon kez anlatmıştın. Bakışlarıyla seni susturdu.

" Etler hazır hadi gelin! "

Bu ses Pietro'nun seni kucağına alıp masaya getirmesiyle sustu.

Yemekler yenirken sen ve amca çizburger yediniz. Yemek herkesin sana ' İyi misin? ' demesiyle başlayıp sonlandı.

Ultron olayı biteli 2 aya yakındı ama sen yeni hastaneden çıkmıştın.

Pietro'yu iyileştirdikten sonra sen bir hafta komada, iki hafta yoğun bakımda, bir ay odada kalmıştın. Doktorlar şans eseri kurtulduğunu söylemişti.

Ve hala sargıda olan yaraların vardı. Sen bütün itirazlara rağmen ayaklanmış ok bile atar hale gelmiştin. Vaftiz baban New York'ta bir parti teklif etsede. Yaralarını bahane ederek burda bir pikniğe ikna etmiştin.

Bazen Wanda'nın minnettar bakışlarını görüyordun. Ve Pietro'nunkileri onlar için değerdi.
Herkes sana destek oluyordu.

Sıkıntıyla oflarken annen ve Natasha pastayla geldiler.
Üfleme, kesim ve yemek aşamalarını hızlı kat ettiniz.
Hediye aşamasına geçtiniz.

Clint önüne tahta büyük bir kutuyu koydu ve anlına uzun bir öpücük bıraktı.

Tahta kutunun kilit yerlerini ufak çaplı krizden sonra açtın.

Kutunun içinde eski bir ok ve sadak seni karşılarken. Mutluluktan ağlaycaktın. Babana sarılırken ikinizin de gözleri doluydu. Çünkü bu Clint'in ilk okuydu.

Natasha sana bir sürü kitap almıştı. Bunun alt metni şuydu.
' Şuan görev yok küçük hanım! '

Steve bir ajanda, Sam çok havalı bir bıçak, Vision ise çok güzel bir film DVD si vermişti.

Tony, sen ve baban ne kadar itiraz etsenizde hazır cevaplarıyla susturup bir fazla lüks ev ve lacivert bir araba almıştı.

Pietro ise evet o daha vermemişti ve bunu umursamıyordun.
O sevimli pislik, gerçekten
tatlıydı!

Bahçade dolaşıyordunuz ve senin elini tutu. Seni durdu ve yüz yüzeydiniz. Elini cebine atıp bir şey çıkardı.

Gözlerini zorla kapattırdı için görmüyordu.

Eline bir kolye verdi.
Bu kolye onun için anlamlıydı.

İlerden gerçekten sevdiği biri için aldığı bir kolyeydi.

O özel kişi için...

Ona baktın kafasını yere eğmişti.

Sen o özel kişiydin.

" Bu annemin kolyesi eğer takm-"

Onun sözünü dudaklarınla kestim. Oda sana karşılık verdi.

Bir süre sonra anlınızı birbirinize dayadınız ve aynı anda fısıldadınız.

" Seni seviyorum."

"Ti iubesc" (Rumence seni seviyorum)

"Sen ilerle geliyorum peşinden."

Pietro sana güvenip ilerlerken arkası dönüktü. Çaktırmadan küçük yayınla okunu gerdin. Ve ok tam kalçasının yanından gitti.

Olayı yeni anlayan Pietro .

"AMA BU HAKSIZLIK " Diye bağırsada.

Sen kahkaha atarak.

"KAZANDIM" Diye bağırdın.

Sen koşarak kaçmaya çalışırken tam Pietro'nun üzerine düştün.

Oda pis pis sırıtarak.

" Sanırım karma."