11

128 14 5
                                    

Geçen hafta bölüm atmayı unuttuğum için bu hafta 2 bölüm atıyorum. İyi okumalar 💋
🎶: Baekhyun-UN Village

Taehyung bunları düşünürken Jeongguk konuşmayı bitirmişti. Hoseok olayları sindirmeye çalışıyor gibiydi.

H: "Bana birkaç gün verin ben de bunu araştırayım. Çünkü malum Kore'de Kim soyadlı aynı aileden birini bulmak kolay olmuyor."

J: "Tamam o zaman, sen beni ararsın biz de hemen buraya geliriz."

H: "Telefon numaran aynı mı Gguk?"

Jeongguk hızlı hızlı kafasını salladı ve mutlulukla Hoseok'a sarıldı.

J: "Sana ne kadar teşekkür etsem az Hyung."

H: "Senin için her şeyi yaparım küçük tavşan." deyip Jeongguk'un saçlarını karıştırdı.

O sırada Taehyung formu doldurmuş ve Hoseok'a vermişti. Utangaç bir teşekkür etti. Hoseok ona izin ister gibi baktı ve o da kafasını izin verir gibi salladı. Hoseok gelip ona da sarıldı, sarılmasından sanki bir abi şefkati vardı. Taehyung daha önce hiç böyle bir şefkat hissetmemişti ama şimdiden Hoseok'a gerçekten çok sevmişti.

Oradan çıktıklarında Jeongguk konuşmaya başladı.

J: "Şimdi ne yapmak istersin ?"

T: "Bilmem. Bildiğim fazla bir yer yok zaten."

Jeongguk'un telefonu çalmaya başlamıştı. Jeongguk hafif utangaç bir bakış attı ona. Taehyung anlamış gibi telefonu açmasını işaret etti.

J: "Efendim ?"

Y: "Jeon umarım müsaitsindir."

J: "Neden olduğunu sorabilir miyim Yugyeom?"

Y: "Çok özlediğin çocukluk hatta bebeklik arkadaşın ta Busan'dan Seoul'e gelmiş de ondan."

J: "NE, GERÇEKTEN Mİ ?"

Y: "Bağırma ve evet gerçekten."

J: "Tamam, neredesin şu an ?"

Y: "Eee...şey ben biraz da bunun için aramıştım. Şimdi ben biraz kayboldum galiba."

J: "Biraz kaybolmak ne Yugyeom ? Off neyse konum at bana."

Y: "Tamam, hemen atıyorum ve seni bekliyorum Gguk."

J: "Tamam, görüşürüz Gyeom."

Jeongguk telefonu kapattığında ona bir açıklama bekler gibi bakan Taehyung'a baktı ve konuşmaya başladı.

J: "Busan'dan çok yakın ve eski bir arkadaşım gelmiş. Çok uzun zamandır onu görmedim. Senin için sıkıntı olmaz değil mi ? Olursa söyle ben başkasını..."

T: "Tamam sakin ol Jeongguk ve hayır benim için sıkıntı olmaz. Keyfinize bakın."

J: "Tamam, hadi o zaman."

Taehyung anlamayan gözlerle ona baktı. Jeongguk arabayı işaret ediyordu.

T: "Eve kendim gidebilirim. Yakın zaten."

J: "Eve gitmiyorsun ki sen de benimle geliyorsun. Yani gelir misin ?"

T: "Arkadaşınla başbaşa kalmak istersin diye düşünmüştüm."

J: "Hayır, aksine onu ve seni tanıştırmak istiyorum. Lütfen sen de gel benimle."

T: "Tamam."

Jeongguk heyecanla ellerini çırptı ve Taehyung'un elini tutarak arabaya doğru koşturmaya başladı. Taehyung onun bu halini oldukça şirin bulmuştu. Zaten normalde çok şirindi ama böyle heyecanlı olmak ona daha da şirinlik katıyordu.

Arabaya bindiler ve Jeongguk, Yugyeom'un attığı konumu açtı. Giderken Taehyung'a Yugyeom'dan bahsetti biraz. Zaten çok konuşkan olan Jeongguk heyecanlanınca hiç susmazdı. Taehyung da onu dinliyor arada bir konuşuyordu.

Yugyeom'un attığı konuma geldiklerinde Jeongguk arabayı park etti ve hemen arabadan indi. Tabi ki Taehyung'u unutmamıştı, onun da kolunu tuttu ve çekiştirmeye başladı. Taehyung kolunu çekiştiren ve neredeyse koşan Jeongguk'a yetişmeye çalışıyordu.

Sonunda Yugyeom'u buldular. Kafası karışmış bir şekilde sokaklara bakıyordu. Jeongguk ona doğru koşup ona sarıldı hemen. Yugyeom da ona sarıldı. Birbirlerini çok özledikleri her hallerinden belliydi.

Yürümeye başladılar. Yakın olsalar da Jeongguk ve Taehyung biraz öndelerdi. Yugyeom istese onları duyabilirdi fakat bunu boşverip düşünmeye başladı. Yıllar önce bir daha dönmeyeceğine yemin ettiği şehrin sokaklarındaydı yine. Eskiden ne çok severdi bu şehri. Şehri hala avcunun içi gibi biliyordu ve bunu anladığında gözlerinin dolmasına engel olamadı. Her geçtiği sokak ona yeni bir anı hatırlatıyor, zaten dolu olan gözlerini biraz daha dolduruyordu. Eskiden buradayken gülmekten gözlerinden akan yaşlar şu an üzüntüden akıyordu. Tek fark yanında onun gözyaşlarını silecek kişi yoktu. Jeongguk vardı elbette, onun yeri hep ayrı olacaktı ama onun istediği başka biri vardı. Uçaktan indiğinden beri kalbi onun adını haykırıyordu.

Kunpimook Bhuwakul.

take my hands now/taekook ✓حيث تعيش القصص. اكتشف الآن