𝘀𝗶𝘅𝘁𝗵 𝗺𝗶𝗻𝘂𝘁𝗲

174 32 3
                                    

"Kaybettik."

Tony hayal kırıklığıyla çöküyor, dünyayı kurtarması gerekiyor ama artık kurtarılamayacak kadar batmış bir durumda.

Ne kadar çabalasa da kaldıramıyor o yükü, gözleri etrafında duran insanların üzerinde geziniyor ve birden başlıyor.

Hepsi yavaşça toz olurken Tony ne yapacağını bilemiyor, diyebilecek bir şeyi yok, kimseyi kurtaramadı.

"Bay Stark, ben pek iyi hissetmiyorum." Peter'ın yorgun sesini duyduğunda mümkünmüşçesine daha da parçalanıyor hayatı. Ona döndüğünde oğlanın sendelediğini görüyor, yüreği acıyla burkulurken omuzundaki dokunuşunu hissediyor, düşmemek için sıkıca ona tutunmaya çalışmasını.

"Gitmek istemiyorum, lütfen, Tony." Peter ağlarken onu sıkıca tutmak istiyor ama zihninin içi tam bir kasırga ve durdurmak için çabalayamıyor bile. Elini yavaşça koluna götürerek onu rahatlatmak için bir şeyler söylemek istiyor, çığlık atarak bağırmak istiyor, neden sevdiğim herkesi almak zorundasın? Kimle konuştuğu hakkında en ufak bir fikri yok ama yukarıda kim varsa ona sesleniyor.

"Özür dilerim." Peter'ın dolu gözlerine son bir kez bakıyor ve o an, ah, zihnine öyle bir kazınıyor ki. Oğlan yavaşça kollarının arasından kayıp gidiyor ve Tony avucunda sıkıca tuttuğu toz parçasına bakakalıyor.

"Çocuğu kaybettim." Gözyaşlarını tutamayacak kadar yorgun, kibirini ve egosunu tatmin edemeyecek kadar çökmüş. Ağlıyor.

Avucundaki tozlar havaya karışıyor ve Tony kendini tamamen yere bırakıyor, hiçbir şey umurunda değil. Nasıl olsun ki?

Omuzunda bir el hissettiğinde başını çeviriyor yavaşça.

"Üzgünüm." diyor Nebula. O da en az Tony kadar üzgün, öylesine söylenmiş bir kelime değil bu.

Tony her şeyi mahvettiğini düşünüyor, ev ödevim var dediğinde Peter'ı bırakması gerektiğini. Eğer bıraksaydı yine havaya karışıp gider miydi?

Milyonlarca alternatif var ve Tony Stark beş yıl boyunca bunu düşünürken kafayı yiyecek duruma geliyor.

Ona asla söyleyememiş olsa da o gün hayatının bir parçası kaydı parmaklarının arasından.

Ve eğer olur da bir gün dönerse kimseye sarılmadığı gibi sarılacaktı ona.

Hiç bırakmayacakmış gibi.

seven minute-TONY STARK [TAMAMLANDI]Donde viven las historias. Descúbrelo ahora