1.0

25.2K 339 28
                                    













Bir şeyler dönüyordu ya da Sarp'ın böyle biri olmasını istemediğim için bana öyle geliyordu. Gerçi hoş öyle biri olmasa bile şu saatten sonra bir şey değişeceğini sanmıyordum.

Başından beri tüm suç benimdi, neredeyse babam yaşında bir adama kafayı takmıştım.

Melis gideli 1 2 saat olmuştu ve tek olmam bana iyi gelmişti. Odamda bu konuyu sorgulayıp duruyordum.

Kapı tıklanınca tavanla aramdaki bakışmayı keserek kapıya baktım.

Elinde bir bardak portakal suyu ile odama giren anneme dikkatlice baktım. Portakal suyunu çok severdim.

"Tatlım müsait misin?"

Yüzündeki içten gülümseme sanırım beni bugün mutlu eden tek şeydi. Onu bayadır bu kadar içten görmemiştim.

"Müsaitim" neden bilmiyorum cümlemi uzatmak içimden gelmemişti. Cevap veresimde yoktu.

Gülümsemesini hiç silmeden portakal suyumu çalışma masama bırakıp yanıma oturdu.

"Ee nasıl gidiyor?" Diye sordu.

Zoraki olmasada ruhsuz bir gülümseme ile "Elimden gelebilecek en iyi şekilde" dedim.

"Sanırım erkek arkadaşınla aran bozuk" bu cümleyi daha çok sorar gibiydi.

Dediklerini yeni idrak ederken gözlerim kocaman açıldı.

"Erkek arkadaş derken!?"

Olmayan erkek arkadaşımı soruyordu şuan.

"Hadi ama birtanem bir kaç hafta öncesine kadar elinden telefon düşmüyordu sürekli birine yazıyordun."

Küçük bir kahkaha atıp "Ne yani telefonla uğraşınca direk erkek arkadaşım olduğunu mu düşündün" bu gerçekten komikti.

"Belki birazcık Nil'de çıtlatmış olabilir" bunu derken baş parmağı ve işaret parmağı arasında küçük bir mesafe oluşturmuştu.

Nil'in her taşın altından çıkması fazla oluyordu artık. Benim özel hayatım ona düşmüyordu. Bu düşünceler bedenimi sinirle kavururken anneme patlamak istemiyordum. Derin derin nefes alıp ayağa kalktım.

Bu odadan çıkmam gerekiyordu. Sarp konusunda sinirim geçmemişken benim hakkımda olmayan şeyleri varmış gibi yansıtması hoş değildi.

Elimi kapının kulpuna tam uzatmışken annemin "Asel" demesi ile yavaşça arkamı döndüm.

"Konuşmamız gerekiyor canım" nu cümlesini söylerken hem tedirgin hem de mutlu gözüküyordu. Umarım işin ucu bana dokunmazdı

"Seni benim için özel biri ile tanıştırmak istiyorum"

Biraz duraksadıktan sonra sevinçle anneme döndüm. Sanırım gerçekten hayatında biri vardı. Onun adına gerçekten sevinmiştim çünkü babamdan sonra hayatına düzenli kimse girmemişti.

"Özel biri derken??" Sesimdeki merak ben buradayım diye bağırırken annem daha çok sırıtmaya başlamıştı.

"Aslında zaten tanıyorsun"

Daha çok gülerken annemin yanına tekrar oturup imalı imalı "öyle miii" dedim i yi uzatarak.

"Şuan tek sorun aramızdaki yaş farkı" bunu derken üzüldüğünü hissetmiştim.

"Kaç yaş büyükki senden?"

Soruma utangaç bir şekilde gülerek "6 yaş ben büyüğüm" dedi içimden bir höst demek geçsede sessiz bir şekilde kafa salladım.

"Ama yanyanayken belli bile olmuyor" diyerek toparlamaya çalışsada o da bunların geçici birer savunma olduğunun farkındaydı.



































Gelen kısa bölümlerime rağmen beni bekleyen tüm minnoşlarımı öpüyorum❤

Daddy İssuesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin