Sen, beyaz kelebeği andıran
Beyaz gelinliğinle,
Bense boynumda kravat
Takım elbisemle.
Oturmuştuk ikimizde sandalyelerimize.
Karşımızda nikah memuru,
Yanlarımızda oturan şahitlerimizle.
Salonda senin ve benim yakınlarımız, dostlarımız oturmuşlar
Masalarındaki kuru pasta, gazozlarını yiyip, içiyor yudumluyorlarken.
Yüzlerine hafif gülümseme oturmuş,
Sinema salonundaki seyirciler misali,
İzliyorlarken bizleri.
Yanıbaşımda oturup,duran, sen
Tıpkı silahın namlusundan, çıkıp, fırlayan, kurşun misali.
Sandalyenden kalkıp, gelinliğini toplayarak,
Ansızın başlayan sağanak
Yağmur misali ardı ardına, akan
Tuzlu gözyaşlarını silerek,
Salonu terkettin sen.
Bense ürkek öksüz hiçbirşeyden habersiz olduğum yerde, öylece kalakaldım sanırsın kurşun yağmurlarına tutuldum ben.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şiirsel Nefes (KİTAP OLACAK)
PoetrySana elimde bavulumla gelmiştim Hoşçakal demeye, Sense bana öyle bir sarılmıştınki! Birdaha hiç bırakmayacakmışçasına, Biliyorum ağlıyordun Omzuma koyduğun, kafanla, Kokluyordun Yanında ben olmasam bile, Beni benle yaşayacak,yaşatacakmışçasına...