Acımasız PJM

9.

Şuan etrafımdaki adamları öldürmekle meşguldüm.En büyük mafyalardan biri olan adam ve yandaşları bizi kovalayıyorlardı. Hala iyileşmeyen omzum beni zorlasa da şu anlık iyi durumdaydım . Düşüncelerimi bi kenara bıraktım ve işime odaklanmaya çalıştım.

Arkaya doğru herkese nişan alıp vuruyor bir yandanda ateş ettiklerinde kaçıyordum. Yaralı bir omzum olduğu için canım acısada direnerek devam ediyordum. Jimin, Tae ve Jungkook çatıda adamları vuruyor , Hoseok ve Yoongi belgeleri çalıyor, Namjoon ve Jin oppa ise benim gibi adamları vurmaya çalışıyordu. Ben ise artık dayanamayarak çöp kutusunun arasına saklandım o sırada arkamdan biri eli ile azımı kapattı elin sahibi olan kişinin elini arkaya çevirip sırtına tekme attım. Yüzüstü düşünce üstüne çıkıp yüzünü bana dönmesini sağladım bu oydu o şerefsiz çocukları pis işler için çalıştıran pezevenkti. Yüzüne yumruğumu indirdim ve bayılmasını sağladım sonra kulağımdaki cihazdan adamı bulduğuma dair bir şey söyledikten sonra Namjoon ve Jin oppa koşarak yanıma geldiler. Onların arkasından 5 kişi bize ateş edicekken ben çevik bir haraketle 2 kişiyi, ardından diğerlerinin geriye kalanları vurduğunu gördüm.

Adamı Namjoon ve Jin oppa kollarından tutarak arka sokaktan girerek gözden kayboldular. Jimin,Tae ve Jungkook çatıdan atlıyarak yanıma geldiler. 
Jungkook - Etraf temiz bebek hadi gidelim
Jimin - *Göz devirerek *iyi iş çıkardın Yoora.
Yoora - Tamam sizde iyi iş çıkardınız artık gidelim.

Bi anda bastıran yağmurla omzumun sızlaması bir oldu. Damlalar omzuma düştükçe bandaj ıslanıyor ve iyice yaraya yapışıyordu. Gözlerimi omzumun oraya çevirdim ve kapanmaya yeni yeni başlayan yaramın tekrar açıldığını gördüm dikişler kopmuş olmalıydı. Pantolonumun yanındaki kemerden acil durum için koyduğum gazlı bezi bolca çıkartıp yaraya bastırdım. Yağmurun şiddetlenmesiyle koşmaya başladık arabaya binince hala baygın olan adamın arabada olduğunu gördüm. Adam yavaşça gözlerini açmaya başlayınca iki kolundan kavradılar bende sinirlerimi tutamayıp tekrar yumruk atıp cama doğru döndüm. Herkes şaşkınlıkla bana bakarken Jin oppa tekrar uyanmaması için ilaç koklatmıştı tedbir amaçlı yani ama ben tekrar vurup zevkle bayıltabilirdim.

Eve geldiğimizde evin hiç görmediğim bodrumdaki odaya girdik. Aşırı havalıydı, şifreliydi ve parmak izi ile açılıyordu. Kapı açıldığında içerisininin leş kan kokusu burnumu sızlatmıştı. Adamı sandalyeye oturtturmuşlar ellerini, ayaklarını sandalyeye bağlamışlardı ve uyanmasını beklemeye başlamıştık. Ben beklerken odayı gezmek amaçlı dolaşmaya başladım.

Odanın en sonunda bi kapı vardı ve koridora açılıyordu. Led ışıklı koridora girip ilk göz attım. 2 tane kapı vardı. Önüme gelen ilk odaya girdim ve etrafa göz gezdirdim. Beyaz duvarları vardı ve birsürü rafı vardı. Daha detaylı baktığımda en köşede bir sürü yere atılmış kanlı dosyalar ve yanında düzenli bir şekilde kitaplığa koyulmuş olan dosyalar olduğunu gördüm.

Elimi kanlı olan dosyalara attım ve en üstekini aldım. Geçen sefer kasayı patlatıp paralarını çalıp öldürdüğümüz adamın resmi vardı. Dosyayı yine üste atıp yeni dosyaları incelemeye başladım. Burda yaklaşık 20 tane dosya vardı ve biri hariç hepsinin rengi aynıydı. Elimi o dosyaya atıp aldıktan sonra kapağını yavaşça açıcaktım ki kapının açılmasıyla geri kapattım. İçeri elinde kanlı mavi bir dosya ile giren Jungkook bir bana bir de elimdeki kırmızı dosyaya bakıyordu.
Jungkook - Bebeğim o dosyayı yerine koyar mısın? Bakman gereken bir şey değil o dosya.
Yoora - İçinde ne var Jungkook .
Jungkook - Bunu zamanı gelince anlatıcaz şimdi onu yerine koy adam uyanmak üzere.
Elindeki kanlı dosyayı diğer yerde duran dosyaların yanına, kolunuda omzuma atıp içeriye doğru adamı bağladığımız yere geçtik.
Jin - Evet pezevengimiz uyanmak üzere. Tae ve Jungkook aletleri getirin.
Jungkook - Eğlence başlıyor
Tae - İlk kesik benim ha ona göre.