Passionate Love (Kookmin)

Hayal Kırıklığı

Sabah kalktığımda Jungkook u yanımda görmemiştim. Yanımda olmadığı için kafamı tavana dikerek dün gece olanları düşündüm. Dün beni öpmüştü, evet evet öpmüştü. O anlar aklıma geldikçe yanaklarım kızarıyor ve sırıtıyordum. Telefonumu elime alıp saate bakacakken telefonun ekranında annemden gelen mesaj ile rahatlamıştım

"oğluşum bu gece eve gelmiyeceğiz kardeşinle kendine iyi bak <3"

demek ki annemler evde değildi yani Jungkook ile başbaşa olacaktık bugün. Hemen üzerimi giyinip aşağıya indim. Jungkook televizyonda maç kanallarına bakıyordu, ona gülümseyip "Günaydın tavşan, annemler bugün gelmiyecekmiş başbaşayız gibi görünüyor" dedim. Bana bakım en içten gülümsedi "günaydın kardeşim, evet haber aldım. Beraber olduğumuza göre seninle eğlenmeye gidebiliriz demek oluyor" dedi.

Buna kısık bir kahkaha atarak karşılık verdim, ona baktım uzun süre birbirimizi süzdükten sonra, " şey benim karnım acıktı Jungkook ben dışarıdan hazır alıp geleyim, senin istediğin birşey varsa söyle onu da alayım" Jungkook bana kaşlarını çatıp baktı "dışarıdan mi? Jimin-shi bilmiyorum ama o dışarıda ki şeyler sağlıksız, senin zaten miden ile sıkıntın var birde onları yersen daha kötü olursun" dedi ciddi ciddi.

Ona bakıp ne yapalım der gibi bakış attığımda, yanıma yaklaşıp ellerini yanaklarıma götürüp sıktı, "şimdi senin tavşanın sana güzel bir kahvaltı hazırlıyacak Jimin-shi" elimden tutup beni mutfağa doğru çekti. Beni sandalyeye otuturup. Buzdolaptan malzemeleri çıkararak on beş dakikaya bir şeyler hazırladı.

   "Jungkook hepsi çok güzel olmuş, sen nerden öğrendin bunları" bana gülüp "ben senin gibi Kore de okumadım hatırlarsan" ona sadece alttan bakıp gülümsedim. Telefonuna bakıp "Bir saate hazırlan, seni alıp gezdireceğim ama ilk önce benim bir yere gidip gelmem lazım onun için bir saat sonra görüşürüz Jimin-shi"
birden kalkıp giderken sadece arkasından baktım ve buna güldüm.

......

Jungkook u beklerken evi toparladım. Bir saat sonra dışarıdan korna sesi duydum, pencereden bakıp dışarı da Minho yu gördüm. Dışarı çıkıp bahçe kapısının oraya ilerledim "Selam Jimin, nasılsın? " ona gülüp "iyiyim sen nasıl. bir sorun yok ya?".

Kafasını iki tarafa sallayıp, "Hayır yok sadece iki üç evrak var sana vermem gereken, staj ile ilgili" diyip bana iki evrak uzattı. "Teşekkür edr-" diyecektim ki arkadan gelen ses ile sesim kesildi "Jimin! " birden Minho ile  karşımızda ki Jungkook a bakarken birden ürpermiştim. Nedense çok sinirliydi.

Yanımıza gelip " Hazırsan gidelim" dedi gözlerini Minho dan çekmeden, Minho " ben artık gideyim, yarın görüşürüz Jimin ah" diyip arabasına binip gitmişti. Jungkook bana bakıp "Onun burada ne işi var? Hep gelip duruyor, duyanda sevgilisi hoşlandığı var bu evde zannedecek" Jungkook a bakıp onu kızdırmak için " Nerden bilebilirsin belki vardır" dedim aniden bana çattığı kaşları  ile baktı. Ortamı yumuşatmak için "Hadi artık gidelim tavşan" deyip önden ilerlerken arkamda sızlanan Jungkook bırakmıştım.

......

Jungkook ile sabahtan beri lunapark, alışveriş merkezi, sinama ya filan gittik şimdi nehrin kenarında yürüyorduk beraber.

"Hatırlar mısın Jimin-shi? Her kötü birşey olduğunda ikimiz hep buraya gelirdik." Ona karşıdaki ağacı göstererek "şu ağacın altında oturur dertlerimizi anlatırdık birbirimize tavşan, nasıl unutabilirim ki" dedim.

Biraz daha ilerledikten  sonra telefonu çalmış ve konuşmaya başlamıştı, birden mimikleri  değişip 'tamam hemen geliyorum' dedi. Bana dönüp "Jimin-shi sen eve tek gidebilir misin ? Acil işim çıktı oraya gitmem lazım."

Ona kafa sallayıp, ne olduğunu sordum bana 'çok önemli değil ama gitmem lazım yarın anlatırım' deyip koşarak uzaklaştı. O gittikten sonra bir banka oturup nehiri izlemeye başladım, aklıma dün olanlar geliyordu, bugün yaptıklarımız geliyordu, ben gerçekten üvey kardeşime aşık olmuştum hemde çok, saat gece 10 olduğunu gördüğümde kalkıp eve gitmeye koyuldum.

Eve doğru giderken hala gülüp duruyordum kendi halime, evin yakınlarında bir parkın yanından geçerken gördüğüm şey ile içim parçalanmıştı, her yerim titriyordu, gözlerim dolup taşarken bir sessiz hıçkırık çıktı dudaklarımdan.

Karşımda Jungkook ve Mina nın öpüşme sahnesi vardı. Jungkook onu deli gibi öpüyordu. Hızlıca ordan uzaklaşıp yürümeye başladım. Sevdiğim insanın başka birisini öperken görmek çok  canımı yakmıştı benim. O kız için beni bırakıp gitmişti. Dün söylediği sözler aklıma geldikçe lanet okuyordum kendime.

'Seni seviyorum Jimin-shi, beni yanlız bıraka' gibi birden daha çok içim alevlenip koşmaya başladığımda ayaklarım tutmayıp durdum "Jimin! " ne olduğunu bilmeden arkamdan gelen tanıdık sese baktım gözümden  yaşlar akarken koşup ona sarıldım

"Mi-minho"

#Kookmin ile kalın#
#Oy vermeyi unutmayın#
#Böyle bölüm için biraz üzgünüm#

QPM