Mr. Hippo

109 5 9
                                    


Ses 1: Arkadaşım, berbat ve berbat bir ölümle karşılaştın. Ama biliyor musun, bu konuda çok kötü hissetmiyorum. Sonuçta eğer benden olmasa, başkasından olacaktı. Galiba demeye çalıştığım şey hayat devam eder. Yani diğer herkes için devam eder. Senin için değil. Sen öldün. Ama bu burada veya orada değil.

Bana parktaki süper bir günü hatırlatıyor. İyi arkadaşım Orville ile keyifli bir piknik yapıyorduk. Ve ona dedim ki, 'Orville, bir hikayem var.' ve o da bana 'Hikayenin önemi ne?' diye sordu. Ben de ona dedim ki 'Orville, biliyorsun her hikayenin önemi olmak zorunda değildir. Bazen bir hikaye sadece bir hikayedir. Her küçük şeyi okuyup, herkesin dediği içinde anlam bulmaya çalışıyorsun. Kendini delirteceksin. Bir arkaşıma olmuştu bir kez. Güzel değildi. Yıllarca hakkında konuştuk. Ve sadece ondan da değil, ama büyük ihtimalle inanmaman gereken birşeye inanır, düşünmemen gereken birşey düşünür veya varsaymaman gereken birşeyi varsayarsın. Anlıyor musun? Bazen bir hikaye sadece bir hikayedir. O yüzden bir saniye için sessiz ol ve sandviçini ye, tamam mı?'

Tabi ki sandviç yaptığımı ve zavallı Orville'in yemekte zorluk çektiğini daha yeni fark etmiştim. Filler o sakar ellere sahip biliyorsun? Aslında, belki de sorun budur. Elleri yok değil mi? Hepsi ayak. Ve kimsenin bana ayağımla sandviç yemesini istediğini hayal edemem.

Şimdi, doğru hatırlıyorsam, yakında bir fırın vardı. Ona dedim ki, 'Orville sana biraz çavdar ekmeği alayım.' Şimdi, filler çavdar ekmeği sever mi bilmiyorum, ama emin olun ki Orville bayılıyor. Şimdi, salı günüydü, ki güzeldi çünkü salı günü çavdar her zaman taze olurdu. Pazartesi ekşi mayalı ekmek yaparlardı, ve çarşamba günü atarlardı. Daha doğrusu ördekleri beslemek isteyen insanlara indirimle satarlardı, ve büyük ihtimalle günün sonunda kalanı atarlardı. Tam hatırlamıyorum.

Ama oğlunu her çarşamba fırına getiren bir adamı hatırlıyorum. Sonra gidip ördekleri beslerdi. Olan tüm ekşi mayalı ekmeği satın alırdı. Tabi biliyorsunuz ördeklere ekşi mayalı ekmek ile beslememelisiniz. Miğdeleri şişer ve ölürler. Yani en azından duyduğum bu. Hiçbir ördeğin öldüğünü kendim görmedim, ama yıllar içindeki ördek nüfusunun azalışındaki artışı fark ettim. Sadece adamı durdurup ekşi mayalı ekmekle ördekleri öldürdüğünü söylemeyi hiç düşünmedim. Ve eğer benim fikrimi isterseniz-bunu Orville'e de söyledim-ördek veya herhangi bir kuş türünü beslemek istiyorsanız en iyisi tohum almak. Demek istediğim, düşününce ekmek doğada yetişmez. Ağaçlarda ya da çalılarda büyümezler. Kuşların ekmekle ne yapmaları gerektiğini bildiğini düşünmüyorum. Dediğimi anlıyor musun?

Ne diyordum? Ah evet. Yani Orville'e biraz çavdar ekmeği aldım. Ne güzel bir gündü.

Ses 2: Görünüşe göre sonunla karşılaştın. Ne yazık. Biliyor musun çok da kötü hissetmiyorum. Sonuçta benden olmasa, başkalarından biri olacaktı galiba. Gerçekten o havalandırma kanalndan çıktığıma memnunum. Biliyorsun bir hipopotamın oraya sığması kolay değil. İnmesi de öyle. Gördüğün üzere eskisi kadar genç değilim. Eskiden her türlü şeyler yapabilirdim. Sen gençsin, parlaksın, adımında o tarz bir moral var. İyi arkadaşım Orville'le olan bir konuşmamızı hatırlattı.

Bir gün güzel bir piknik yapıyorduk. Galiba Yaz'dı, belki de.. sonbahar mıydı? Evet, evet sonbahardı çünkü yapraklar sararmıştı bile. Ama Orville'e dedim "Orville, sana anlatacak bir hikayem var", Orville bana garip bir şekilde baktı ve, "Ne hakkında?" dedi. Ben de ona dedim ki, "Her hikaye birşey hakkında olmak zorunda değildir Orville. Bazen birisi sadece konuşmak ister, neden herşeyin hikaye olması gerek ki?" Bana baktı ve dedi ki "Peki, bir hikayen olduğunu söyledin" ve biliyor musun, haklıydı, ona bir hilayem olduğunu söylemiştim. Galiba birisi sadece konuşmak istiyorsa  bir hikaye anlatacağını dememeli. Bir hikaye anlatmanın kendi prosedür ve beklentileri vardır. Sonuçta sadece bir arkadaşla konuşuyorsan rüzgara konuşmaktan daha fazla beklenti yoktur!

Sözcüklerin dolaşıp aklına takılması beklenmez. Ama biliyorsun, eğer bir hikaye anlattığını anons edersen Bir sonucu olması iyi olur. Kimse oturup birinin sonu olmadan başıboş konuşup durmasını dinlemek istemez. Yani birine hikayen olduğunu söylerken düşünceli olup diyeceğin birşey olması iyi olur. Birine hikaye anlatacağını söylemek yaptıkları herşeyi bırakıp dikkatlarini sana vermelerini söylemeye eşdeğerdir.

Basitçe, "Hey hey hey dostum herşeyi bırak, yaptığın şeyi bırak, düşündüğünü bırak, herşeye bir çözümüm var" demektir. Ve anlatacak bir hikayem yoktu. Büyük ihtimalle arka planda yanlışlıkla hikayem olduğunu söyledim. Galiba sadece Orville'e birşey demek istediğimi söylemek, bir hikayem olduğunu söylemekten daha iyi olurdu. Ama biliyor musun daha o zaman bile tüm şeye fazla önem göstermiş olabilirim. Neyse, hoş bir gündü. Çay içtiğimizi hatırlıyorum.

Ses 3:

Ses 4:

Ultimate Custom Night Karakterleri ve VoicelinelarıWhere stories live. Discover now