~26~

371 28 11
                                    

Yorum yapmayı unutmuyoruz canlarım di mi heheheh

Keyifli okumalar...💋
_______________________

Sabah alarmın sesiyle uyandım. Aklımda hala dün gece vardı. Hazır istediklerimi yapacakken daha çok şey mi yapsaydık acaba diye düşünmeden kendimi alamıyorum ama şuanlık bu önemli değildi.

Zorlandığını kendi gözlerimle görmüştüm ve daha da zorlayacaktım.

Tabi bu arada Jiyong olayı vardı. Yoongi halledeceğini söylüyordu ama ben onun zarar görmesini istemiyordum.

En çok da sabah sabah uyanıp onu düşünmek istemiyordum. Bu yüzden Yoongi'ye döndüm ve güzel yüzünü izlemeye başladım.

"Beni izlediğini biliyorum Hera. Uyanığım."

--Farkındayım. Kalk hafi işe gitmemiz gerekiyor bugün.

"Patron değil miyim ben? Ne zaman istiyorsam o zaman kalkarım. Ama belki beni öpersen şimdi kalkabilirim."

Seni küçük kedi. Her durumdan faydalanıyorsun öyle mi. Onu biraz daha zorlamak için güzel bir fırsat bulmuşken bırakır mıydım? Hayır tabi ki.

Birden üstüne çıktım ve tutkulu bir şekilde öpmeye başladım. Ani hareketimle afallamıştı fakat durumu anlar anlamaz gülümsedi ve bana eşlik etti. Bir süre sonra nefes nefese kalıp dudaklarımızı ayırdığımızda belimden tutarak beni altına aldı. Küçük bir öpücük bırakarak yüzüme doğru konuştu.

"Bugün kahvaltıyı ben hazırlıyorum. Odana git ve güzelce hazırlan. Jin hyungun yanına gideceğiz."

Dedikten sonra hızlı hareketlerle üstümden kalktı ve gitti.

Odama gittim ve kıyafetlerimi seçip giydikten sonra saçlarıma dalga vermek için biraz maşa yaptım. Makyajımı da yaptıktan sonra mutfağa indim.

Yoongi yapabildiği kadar bir şeyler yapmıştı. Oturup yerken bir yandan sohbet ediyorduk. O sırada birinden mesaj geldi ve telefonuna baktı. Suratını buruşturunca bir şeylerin kötü gittiğini sezmiş ve sormadan edememiştim.

--Kötü görünüyorsun bir şey mi oldu?

Sıkıntıyla nefes aldı ve konuşmaya başladı.

"Jiyong'un IP'sinden aldığımız sinyallere göre bizim şirketten biriyle iletişim kurmuş. Ve biraz önce de IP değiştirilip tekrar iletişim gerçekleşmiş. Yani içimizden biri bize karşı olarak ayarlanmış ve sana zarar verebilir. Kimin olduğunu bilmiyorum ama gönderdiğimiz bağlantıya tıklayanlardan biri bizim için tehlikeli ve onnu bulmamız lazım. İşe gelmesen mi acaba biz onu bulana kadar. Evden halledersin. "

Şimdi anlaşılıyordu. Yoongi'nin sekreterinin o gün konuştuğu ve iş gezisi için gideceğimiz yeri öğrenmeye çalışan kişi Jiyong olmalıydı.

--Yoongi, sanırım ben kim olduğunu biliyorum.

" Nasıl? Ne demek biliyorsun? Biliyordun ve bunu bana söylemedin mi? Kim?"

--Hayır hayır, o zaman öyle bir şey olacağını düşünmemiştim ve o yüzden sana anlatma gereği duymadım. İş gezisine gideceğimiz haber verildiği gün odana gelmiştim ve sekreterin kahve getirmişti hatırlıyor musun?

"Evet, ne olmuş ona?"

--O gün aslında ben kahvelerimizi alıp gelecektim ama makinelerin olduğu yerde sekreterin biriyle konuşuyordu. Sanırım gideceğimiz yerin adresini bulması isteniyordu, o da bulamayacağını, bizim bile bilmediğimizi söylüyordu. Benim geldiğimi anlayınca kapattı. O gün hızlıca odadan çıkmasının sebebi de büyük ihtimalle ona bir şeyler soramayalım diyeydi.

SEESAW | MYG ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin