hep düşünürdüm, aşk nedir? peri masallarındaki gibi iki insanı yaşatıcak derecede kusursuz duygulardan mı oluşur, gerçek hayatımızda olduğu gibi iki insanı öldürücek bir şey midir? bunun cevabını hiçbir zaman için öğrenemezsiniz birinin anlatmasıyla. en güzel aşkı anneden, babadan öğrenirsiniz edebiyatı da yapmayacağım, ben de dahil çoğu kişinin ailesi zaten sevmeyerek evlilik yapanlardan. en güzel aşkı kendinizden öğrenirsiniz, ben kendimden öğrendiğim kadarıyla şunu biliyorum ki; matematikte 2-1=1'iken aşkta 2-1=0 olur. karşılıklı aşk size dünyada cenneti yaşatırken karşılıksız aşk sizi diri diri mezara koyacak kadar acıtır canınızı. ama mesela kendimden örnek vereyim; ben onun için çektiğim acıya bile aşık, onsuzluğa bile sadık kalmıştım. aylarca beklemek ne ki, yıllarca bekler insanlar ama siz gelin bir de bana sorun o ayları, diri diri mezara girdiğim gecelerden konuşalım biraz, o benimle dalga geçtiğinde gülüyor diye mutlu olmamı..
tabii çoğu kişinin buna aşk değil takıntı dediğini de biliyorum. fakat o benim için saf aşk'tı ben aşkı onun beni sevişinde değil benim onu sevişimde öğrenmiştim. aşk en net gören gözleri bile kör eden zehirli bir şey, eros boşuna mı zehirli ok fırlatıyor insanlara? belki de o son şeyleri yaşamasaydım benim ona olan aşkım kitaplara yazılacak derecede büyük olurdu, kim bilir. tabiri caizse, ona olan sevgim yıllarca beklemeyi boşverin, tüm dünyayı karşıma alacak kadar büyük ve güzelken, tek gecede beni o aşktan tiksindiren de çok kötü bir insandı, insan denilebilirse.
