55. Bölüm

918 39 10
                                    

Şarkı Önerisi:
Oğuzhan Koç- Çat Kapı 😘

Erva Aselin Ağzından:

Herkes gitmişti. Kanada işi bitmişti. Çünkü Uzayların verdiği teklif çok daha iyiydi. Ve İstanbulda çok işlek bir yere yapılacaktı konutlar. Tuna ve Kuzeyde kaçırmamışlardı tabii ki bu fırsatı. İmza atılmamıştı nasıl olsa. Cayma bedeli ödemeyecekleri için işleri basit olacaktı.

Şimdiyse ben laptobumu çıkarmış çalışıyordum. Güneşte evden çalışacaktı. Tunanın istediği bazı yazılımlar vardı. Ve onları bulmam gerekiyordu. Gözlerim ağrırken gözlüğü çıkardım ve masanın üzerine koydum. Sonra da geriye doğru yaslanıp derin bir nefes bıraktım. Yazılımı hala bulamamıştım. Yaklaşık 7 saattir buna uğraşıyordum ve hala bulamamıştım. Güneşte 3 dakika önce hala bulamadığına dair mesaj atmıştı. Kuzey yanındaydı. Beraber çalışıyorlardı. Tuna nerdeydi hiç bilmiyordum.

Sormamıştım nerde diye.

"Bulamadın mı?" Uzayın sesiyle kafamı kaldırdım ve ona baktım. Sonra da olumsuz anlamda kafa salladım.

"Hala bulamadım."

"Dinlen biraz. Gözlerin çok yorulmuştur." Tam ağzımı açmış cevap verecektim ki kapı çaldı. Ateş gelmiştir diye düşündüm ve gülümseyerek kapıya baktım. Ama gelen Ateş değil Tunaydı. Kaşlarım çatılırken

"Tuna?" dedim ve ayağa kalktım. Gülümseyerek elinde ki kahveleri gösterdi. Sonra da gülümsedi.

"Yazılımları bulamadın sanırım. Yardımcı olmaya geldim." Kaşlarım düz bir hal alırken gülümsedim ve

"Hoşgeldin, maalesef daha hala bulamadım. Ama uğraşıyorum."

"Tamam beraber çalışırız. Selam Uzay Bey." Uzay sadece kafasıyla selam verdi ve

"Gelmenize gerek yoktu zahmet etmişsiniz. Sizden daha çok yazılımdan anladığıma eminim. Asele yardım edebilirdim." Asel demesiyle beraber yutkundum. Karnımın neyi vardı böyle? Kıpır kıpır olmuştu bir anda.

"Hastasınız siz daha. Sizi yormamak lazım. Siz dinlenin lütfen sizi rahatsız etmeyiz biz. Hadi Erva zaman kaybetmeden başlayalım." Kafa sallayıp yerime geri geçtim. Tuna da sandalyeyi yanıma çekti. Laptobu biraz cama doğru yaklaştırdım ve ona yer açtım.

"Tuna bu yazılım ne için?" dedim gözlüğümü gözüme takarken. Tuna yüzüme baktı bir süre ve

"Abimin şirketinin arşiv yazılımı bu." Duyduğum şeyle gözlerim hem büyüdü hemde kaşlarım çatıldı.

"Ne diyorsun ya sen?"

"Sizin işe gireceğiniz ay abim bizim arşivi çökertti ve tüm ortaklıklarımı bozdu. Bu da bizim şirketi çok zora soktu. İntikam lazım, anlarsın ya." deyip göz kırptı.

"Ve sende bizi buldun."

"Bulmasa mıydım?" Ellerimi teslim olur gibi havaya kaldırdım.

"Tamam patron istediğin intikam olsun. Hemen buluyoruz o yazılımı." Tunayla ikimiz gülmeye başlarken uzattığı kahveyi aldım ve teşekkür ettim. Sonra beraber yazılım bulmaya çalıştık.

Uzay Çınarın Ağzından:

Kaşlarım 3 saattir çatıktı. 3 saattir Ervayla beraber yazılım arıyorlardı. Ziyaret saatinin bitmiş olmasına rağmen bu adam hala buradaydı. Ervayla tam odaklı iş yapıyorlardı. Canım sıkılırken telefonumu aldım ve Yağıza mesaj attım.

Can Kardeşim 👊🏻

Beni burdan alın yoksa daha fazla dayanamayıp ya kendime ya da bu patron bozuntusuna zarar vereceğim.

Gecenin Yıldızı (ASKIDA) Where stories live. Discover now