5|Uyumak İstiyoru-M-

13.7K 1K 602
                                    

Oy vermeyi unutmayınız güzellerim.

Kral Jeon'un gidişinin üzerinden tam 3 gün geçmişti. Sürekli aklımda olduğu için delirmiştim.

Saatleri sayıyordum. Giderken bana aşık olduğunu söylediği için,açıkçası uyanmıştım. Yani sevişsek ve hatta daha fazlasını yapsak bile,hiç bana karşı duygusal bir bağı olacağını tahmin etmezdim.

Geldiğinde hiçbir şey olmamış gibi mi yapacaktı yoksa işi ilerletecek miydi bir fikre sahip değildim.

Ama bunlardan önce düşünmem gereken,orada başına bir şey gelmemesiydi. Ona bir şey olursa eğer ne yapardım bilmiyordum.

Her zamanki gümüş tarağım ile saçlarımı taramış,ardından masama koymuştum. Bu gece dışarı çıkmak istiyordum,fakat sadece bana(!) yasaktı.

Kaçmak için üzerimi değiştirmiştim. Yapmam gereken tek şey,pencere pervazlarından tutunarak aşağı inmekti.

Biraz korksam bile takmadan kendimi pencereden sarkıtmış ve haremin süslemesinde ki çıkıntılara tutunarak aşağı inmiştim.

Bir şekilde başardığımda,kendi kendimi tebrik ederek Kral Jeon'un babası öldüğünden beri adım atmadığım avluya gitmiştim.

Burası çok güzeldi. Çiçekler ve sahte su süsleri ile güzel gözüküyordu.

Orada neredeyse 2 saat oturmuştum. O kadar süredir dışarıda değildim ki,çok özlemiştim buraları.

Fakat sonunda gitmek zorunda olduğumu fark edip ayağa kalkmıştım. Arkamı döndüğümde karşılaştığım beden ile korkup sıçrasam da Kral Jeon yüzündeki sert ifadeyi bozmadan bana bakmaya devam etmişti.

"Ne işin var burada?" Dişlerini sıkarak konuştuğunda,korkup bir iki adım gerilemiştim.

"Kral Jeon,özür dilerim."  Gözlerimi kapatıp hızlı hızlı söylediğimde,Kral Jeon bana biraz daha yaklaşmıştı.

"Odana git ve beni bekle." Kulağıma fısıldayarak konuştuğunda,etkilendiğim için derin bir nefes vermiştim.

"P-peki efendim."

Bu gece kesinlikle uzun olacaktı..

🌪️

Odama gelip Kral Jeon'u beklemeye başlamıştım,kızacaktı muhtemelen. Ve ben Kral Jeon'un öfkesi ile daha önce yüz yüze geldiğim için şuan korkuyordum.

Kendimi şartlandırmak istemiyordum ama o gitmeden önce geçirdiğimiz güzel zamanlardan sonra bunu mahvettiğimi düşünmek istememiştim.

Yarım saat sonra odaya giren Kral Jeon ile hemen ayağa kalkmış ve kafamı eğmiştim.

"B-ben özür dilerim Kral Jeon." Dediğimde yanıma gelmiş,çenemden nazikçe kavrayarak kafamı kaldırmıştı.

"Sana kıyamadığımı bildiğin için mi,bu kadar cürretkarsın?" Dediğinde dudaklarımı birbirine bastırıp,dolan gözlerimi gözlerine çıkarmıştım.

Fakat birden dudaklarıma yapışması ile şaşırmış ama belli etmeden kollarımı boynuna dolamıştım.

Bacaklarımı beline sardığımda,alt dudağımı ısırmış ve dilini ağzımdan içeriye göndermişti. Bende memnuniyet ile beni öpmesine izin veriyordum.

Sırtım yatak ile buluştuğunda, çok beklemeden üzerimde ki yerini almıştı. Dudaklarımı son defa ısırıp çekildiğinde nefes nefes gözlerine bakmıştım.

Bir süre gözleri gözlerim ile buluşmuş,ardından dudakları boynuma yönelmişti. Minik minik öpücükleri sert ısırmalara dönüştüğünde,kendimi tutamadan inlemeye başlamıştım bile.

Dudakları boynumda uzun süre kalmıştı. Oranın izden gözükmediğine adım kadar emindim.

Elbisemi çıkaran Kral Jeon,soğuk elini bütün gövdemde gezdirmiş,ardından sıcak dilini göğüs ucum ile  birleştirmişti. Hassas noktam olduğunu bildiği için orası ile daha uzun ilgileniyordu.

Benim cıyaklamaya dönen inlemelerim ile onun dili hızlanmış,pembe tepeciğin etrafında dilini gezdirmişti.

Benim zevkten ötürü gözlerim dolmuş ve Kral Jeon'un saçlarını kavrayarak oraya daha çok bastırmaya başlamıştım.

Öpücükleri göğsümden karnıma kadar indiğinde,durduğu yer kasıklarımdı. İç bacaklarımı öpüyor ve dilini gezdiriyordu.

Her ne kadar devam etsin istesem de,onu durdurmuş ve bu sefer ben üzerine çıkmıştım.

Dudaklarımı karın kaslarının üzerinde gezdirmiş,ardından çok oyalanmadan sıcak dilimi penisi ile buluşturmuştum. Ucunu ağzımda lolipop gibi çevirmiş,ardından alabildiğim kadarını ağzıma almıştım.

Hırıltıya benzeyen inlemeleri beni tatmin ediyordu. Dudaklarımı bu sefer toplarına indirdiğimde,kasılan penisi ile gelmek üzere olduğunu gördüm.

Gelmemek için beni tekrar altına aldığında,parmaklarını dudaklarıma uzatmıştı,fakat kabul etmemiştim.

"Onları istemiyorum Kral Jeon." Dediğimde,yan bir şekilde gülmüş ve hiç diretmeden hızla içime girmişti.

Çok yüksek sesli bir çığlık attığımda,harem başımıza toplanmasın diye dudaklarıma yapışmıştı.

Ben onu öpemiyor,aksine kıvranıyordum. Az önce canım çok yanmıştı fakat fazlası için kurşun atar,kurşun yerdim.

Bende alıştığımda,daha hızlı gelip gitmeye başlamıştı,tırnaklarım sırtında izler bırakırken o kendinden geçmiş gibi deliğimin içinde gelip gidiyordu.

"K-kral Jeon,daha hızlı!" Zevk noktamı bulduğunda,uçmuştum. Talimatımı alması ile gözlerime bakmıştı.

"Deliğin yırtılacak emin misin?" Dediğinde kafamı hızlı anlamda sallamıştım. İçimde daha hızlı gel gitler yapması ile ağlamaya karışık zevk inlemelerim artmıştı.

Kral Jeon yaklaşık 10 dakika sonra içime boşaldığında,çok geçmeden bende boşalmıştım.

İkimizde nefes nefese ve ter içindeydik. Gözlerimi kapatıp soluklandığımda,Kral Jeon'un dudaklarını alnımda hissetmiştim.

O da nefes nefeseydi ama beni izliyordu,öpücüğü ile daha da mayışırken,boynuna sardığım kollarımı sıkılaştırıp gözlerimi kapatmıştım.

"Jungkook,uyumak istiyorum." O da bu teklifi bekliyormuş gibi yanıma uzanıp beni göğsüne yatırdığında,az önce yaşananlar yüzünden hızlı atan kalbini dinleyerek uyuya kalmıştım.

×××××××××

Uzun süre sonra selamlar.

Nasıl oldu bilmiyorum. Umarım iyidir.

Sizi seviyorum çiçeklerim 🌸

DİAMOND AND COAL|TAEKOOKOù les histoires vivent. Découvrez maintenant