zeki müren - ah bu şarkıların gözü kör olsun

90 14 27
                                    

beni bilirsin aşka inanmam.

edebiyat okumama rağmen inanmam aşka. süreyya'nın, aksever'in ve uyar'ın şiirlerini ezberleyene kadar okuduktan sonra aşkı ezberlemiş olsam da hiçbir zaman inanamadım. hikmet'in kadından kadına koşarak yazdığı aşk şiirlerini samimi bulamadım, kızıl saçlı bacım diyerek yıllarca hapiste beklediği piraye'yi daha genç bir kadın görür görmez bir kenara atmasına inanmadım. inanmam işte aşka, aşk kavuşamamanın ve hüznün romantik bir şekilde betimlenmesinden başka bir şey değildir bana göre.

bunu sen de bilirsin.

bu satırları yazmama rağmen hâlâ inandığımdan emin değilim ama koğuştaki diğer herkes uyurken koğuş penceresinin demir parmaklıklarından süzülen solgun ay ışığının altında kalemimi oynattığıma göre sanırım inanmasam bile bir şeyleri anlamaya başladım.

süreyya'nın neden tomris'in onursuzu olduğunu, uyar'ın bozuk saatinin neden hep tomris'de takıldığını, aksever'in rakıyı seven kadını neden sevdiğini ve shakespeare'in aşk uğruna neden her şeyini almasını istediğini anlamaya başladım.

aşkı bilemiyorum ama gözlerini kırptıkça kirpiklerinden dize dize şiir dökülüyormuş gibi hissettiren bir kadını tanıdım bugün ve bu kadın kirpiklerinin altından bana baktığında yarım kalan öğrencilik yıllarımdaki karanlık masamda edebiyata harcadığım onca zamanın boşa olduğunu anladım.

o loş odada küllerin arasında sönükçe ışıldayan köz parçaları gibi kızıllığın düştüğü kirpiklerinin altındaki bakış bana tüm o şiirler hakkında yıllar boyu süren çalışmalarından çok daha fazlasını anlatıyordu çünkü.

-k.j

küçük bir şapşalı mutlu etmek için bir günde iki bölüm atıyorum, daha 93929393 yıl bölüm beklemeyin len

şiirler dökülüyor kirpiklerinden | heelipWhere stories live. Discover now