19.BÖLÜM DALIMIZI KIRDILAR EVLAT

1.4K 163 72
                                    


Bu bölümü değerli kardeşim byznralb'e ithafen yazıyorum...

Oğuz'dan...

Helikopter Korhan babanın emri ile Diyarbakır da küçük bir köy karakolu olan Güneş Jandarma Karakoluna indi.

Karakol köyden 2 kilometre uzaklıkta yaklaşık 1700 rakımlı bir dağın güney yamacına kurulmuştu. Helikopter indiğinde Yarbay rütbesinde biri başındaki mavi beresini tutarak helikopterin rüzgarına direnmeye çalışıyordu. 180 boylarında oldukça yapılı, sağ tarafındaki isimlikte ZEYBEK yazıyor, sol göğüsünün üzerindede dört adet brove taşıyordu.

Ona en önde yaklaşan Rahman'ı gurur dolu gözleriyle boysan süzüp elini uzattı ve kalın sesiyle konuşmaya başladı.

" Jandarma Yarbay Fatih Zeybek. Hoşgeldiniz."

Rahman önde, bizse arkasında saf düzeninde duruyorduk.

Rahman ona uzanan ele karşılık elini uzattı.

" Sağolun Yarbayım hoşbulduk."

Yarbay Rahman'ın maskeli yüzünden gözlerini çekemiyor, fırsat buldukça da timi süzüyordu.

Önümüzden çekilip eli ile karakolu gösterdi.

" Buyrun içeri geçelim."

Karakolun arkasında olan helikopter pistinden ön tarafına yönelip içtima alanına geçtik.

Nöbetçiler harici kimse yoktu. Karakol dikkat çeken bir sessizliğe hakimdi. Nöbetçiler ise normal Er  değilde Astsubay ve Uzmanlardan oluşması dikkatimi çekmişti.

Fatih Yarbay bulunduğumuz yerde bir süre karakolu anlattı bize. Kaç metrekare olduğunu, asker mevcudunu,  karakol komutanının rütbesinin Üsteğmen olduğunu kısaca özet geçti asıl dikkat çeken nöbetçiler kim gelmiş diye merak edip bir kere dahi bakmamıştı arkalarındaki karanlık adamlara.

Fatih Yarbay ve bizim kurtlar karakol kapısından içeri girdiğimiz de bir Üsteğmen bizi karşıladıktan sonra Yarbay'ın gözlerine kendinden emin bir şekilde bakıp.

" Tamam komutanım herşey emrettiğiniz gibi. "

Halimizden etkilenmiş olacak ki hafiften kekelemeye başlamış, ne diyeceğini şaşırmıştı.

" Ho... hoşgeldiniz."

Nasıl bir tepkiyle karşılaşacağından çekindiğinden midir bilinmez o elini uzatmasada Rahman elini uzatıp.

" Hoşbulduk kardeşim. " dedi.

Bayağı bir gergin görünen Üsteğmen 'Baksam mı bakmasam mı ? 'diye düşünüyordu sanki. Rahman'ın elini sonradan farkedip ani bir hareketle elini uzattı.

Fatih Yarbay sol taraftaki aliminyum kapıyı açıp tekrar yol gösterdi.

" Buyrun beyler geçin." dedikten sonra en arkamıza bakıp.

" Tolga sende gel  " dediğinde arkadan kuvvetli bir şekilde

" Emredersiniz komutanım." nidası ile karşılık verdi Üsteğmen.

İçeri geçtiğimizde toplantı odasına benzeyen odanın bayağı geniş olması dikkatimi çekti.

Ortada 12 kişilik oval siyah bir masa, tam üstünde tavana monte edilmiş projeksiyon cihazı ve onu karşılayan geniş stor perde.

Fatih Yarbay;

" Buyrun oturun."

Biz oturduktan sonra;

KARA MUHAFIZLAR Onde histórias criam vida. Descubra agora