2. Bölüm - ARAFTA KALMAK

62 42 25
                                    


α∂αмıη gι∂ιşι, кα∂ıηıη σ̈ℓϋşϋу∂ϋ

Nikah'ın olacağı o gün ;

Deniz'in ağzından..

Bu sabah gerçekten hiç olmadığım kadar mutlu ve huzurlu uyanmıştım. Zaten ben kumsαl'ın yanındayken her zaman mutlu ve huzurluyum da, bugün bir ömür onunla uyuyup, onunla uyanacağım, uyanınca ilk onu göreceğim fikri beni kat ve kat daha mutlu ediyordu. Tabi yanı sırada bir o kadar heyecanlandırıyordu. Gerçi içimde Kumsal'a karşı hep bir mahcubiyet, hep bir eksiklik vardı.  çok soylu bir ailenin çocuğuydum. Daha doğrusu babam büyük bir holding sahibiydi. Babam vefat ettikten sonra herşeyle ben ve annem ilgilenmeye başlamıştık. Evde her zaman son söz annemindi. Ve annemin her zaman için katı kuralları oluyordu. Kumsαl ile çok tuhaf bir şekilde tanışmıştık. Ve onu ilk gördüğüm andan itibaren gönlümün sol yarısı olmuştu.. Bir gün gene işler
Yüzünden arabama doğru dalgın dalgın yürüyordum. O sırada fark etmeden cüzdanımı düşürmüşüm. İyiki de düşürmüşüm. Ofise geldiğimde fark ettim ve bir anda çok fazla panik olup resmen buz kesmiştim. Şimdi diyeceksiniz ki ne olmuş yani o kadar zenginsin, bir cüzdan seni o kadar etkilemez. Ama o cüzdan da benim kalbim vardı. Bana şefkati, bana sevgi'yi, dürüstlüğü öğreten babam'ın bana bıraktığı son hatırası vardı. Babam hayattayken onunla her zaman dertleşirdik. Ve bana annemle tanışmadan önce bir kadını sevdiğinden lakin kavuşamadığından bahsederdi. Ve hep şöyle derdi; yanındakiyle yaşar, aklındakiyle ölürsün...
Ve ölmeden önce bana bir yüzük vermişti. O yüzük sevdiği kadının kaza geçirmeden önce parmağında olan nişan yüzüğü olduğunu söylemişti. Ve yüzüğü gelecekteki eşime vermem için bana bırakmıştı. Bende hiç bir an yanımdan ayırmamıştım. O yüzüğü her zaman olduğu gibi gene yanımda taşıyordum. Fakat cüzdanımı düşürdüğümü fark edince deliye dönmüştüm ki o anda telefonum çaldı. Karakol dan arıyorlardı. telefonun karşısındaki  kişi Cüzdan bulduklarını ve içerisinde holding 'in kartını bulduklarını ve üzerindeki numaradan bana ulaştıklarını anlatıyordu. Hemen tarif ettikleri karakola gittim. Ve orda Kumsαlı gördüm. Cüzdanı bulup karakola getiren Kumsαlmış. Onu karşımda görünce güzelliğinden ve o saf bakışlarından o kadar etkilenmiştim ki kalbim hiç olmadığı kadar hızlı atıyordu. Oradaki komiser, deniz bey iyi ki bu hanımefendi sizin cüzdanınızı bulmuşta, cüzdanı sağ salim buldunuz dedi. Kumsαl, bir tebessümle ben doğru olanı yaptım, deniz bey umarım bugünden sonra daha dikkatli olursunuz diyip gülümsedi. Ve benim acelem var kusura bakmayın gitmem gerek diyip karakoldan çıktı. Bende koşar adım peşinden gittim. Ve adınız? diye seslendim. Arkasını dönüp Kumsαl dedi. Ve o anda doğru kişiyi bulduğumu anladım. İsmimiz bile o kadar uyuşuyordu ki.. O sırada kendime gelip deniz bende biliyorsundur dedim ve güldüm. Sizi tanımayan mı var dedi. O gün, akşam teşekkür yemeği yemek için onu ikna ettim. Ve o günden sonra hep sevdim onu, o da beni.. Tüm bu yaşadıklarımızı aklımdan geçirirken, aklıma ne kadar büyük bir tutkuyla birbirimize bağlı olduğumuz geldi. Ve oyalanmadan hazırlanıp, Kumsαlı aradım. Hayatım hazır mısın? Diye sordum. O ise heyecanla sence hazır olma ihtimalim var mı diye cevap verdi. Birşeyler daha konuştuktan sonra telefonları kapattık. Kumsalı büyük bir heyecanla evden aldıktan sonra nikah sarayına vardık. Tam arabadan inecekken telefonum çaldı. Sanırım önemli aşkım dedim. Ve kumsal da seni bekliyorum diyerek gitti. Arayan annemdi. Kumsalı öğrendiğini ve eğer o nikah kıyılacak olursa o büyük mirastan men edileceğimi ve bunun yanı sıra beni evlatlıktan da Reddedileceğimi söylüyordu. Ben, anne çok aşığım lütfen yapma, yakma beni dedim. Annem, sen bilirsin oğlum bir saat içinde geldin, geldin diyip telefonu kapattı. Kumsαl ve servetimiz arasında seçim yapmak zorundaydım. Kumsalı seviyordum, aşıktım sonsuza kadar büyük bir tutkuyla bağlıyım ona ama aşk karın doyurmuyor değil mi? Ben servetimiz seçmek zorundaydım ve seçtimde. Zaten bu yüzden düğün yapmıyorduk. Kumsαl ailem yurtdışın da o yüzden düğünü ertelediğimiz ve ailemin onu istediğini sanıyordu. Yani ben öyle söylemiştim. Onu aileme söylememiştim aslında çünkü biliyordum, annemin onu asla kabul etmeyeceğini. Bu yüzden habersiz evlenip onu kabul etmelerini bekleyecektim. Ama olmadı işte babamın da dediği gibi yanımdakiyle yaşayıp, kumsalla ölecektim.. kumsala diyecek birşeyim, bakacak yüzün olmadığı için ondan habersiz gittim. Bende böyleyim işte hep zengindik hiç zor günler yaşamadım. Ve bir aşk için düzenimi bozmak istemedim. Ama bildiğim bir şey de düzenimin asıl şimdi bozulacağı.

Ƙυмѕαℓ νє ∂єηιz Onde as histórias ganham vida. Descobre agora