Seventeen

1.6K 184 50
                                    

"Yoongi? Burada ne yapıyorsun?"

Haber vermeyip evine giren erkek arkadaşını gördüğünde sordu Jimin. Yoongi'nin bir buket çiçekle beklediğini gördüğünde yaşadığı karmaşa yüzüne yansımıştı.

"Sadece telafi etmek istiyorum." dedi ve yaklaşıp kollarını Jimin'e çiçekleri vermek için uzattı ama Jimin onları almayıp sadece Yoongi'nin ellerinden bakmakla yetinmişti.

"Dün seni öylece bıraktığım için üzgünüm. Her şeyi düzeltmek için buradayım." dedi ve gülümseyerek Jimin'e baktı.

Jimin hala şoktaydı, tepki veremiyordu. Her şeyi düzeltmek derken ne demeye çalışmıştı? Diye kendine soruyordu.

Yoongi'ye baktı ve yavaşça kollarını birbirinden ayırıp çiçekleri aldı.

Yoongi Jimin'in sağ elini tuttu ve itinayla oturma odasının ortasındaki masaya doğru ilerletti onu. Gözleriyle oturma odasını tarayınca değişikliği farketti hemen Jimin. Yoongi bütün bunları hazırlarken büyük bir çaba sarfetmiş gibi görünüyordu. Masa mükemmel bir şekilde hazırlanmıştı, ortasında ise kokulu bir mum vardı. Onun yanında ise güzel bir şekilde yerleştirilmiş çiçekler. Tavanda kırmızı balonlar uçuşuyor, yer ise kırmızı güllerle kaplıydı. Jimin Yoongiye baktığında gözleri dolmaya başladı. Neden şimdi, Yoongi? Neden? Neden aklım hala karışık?

Sandalyeyi Jimin için çektikten sonra kendisi de karşısına geçip oturdu.
Masadaki yemeklerin üzerine paslanmaz kapaklardan koymuştu.
Jimin masanın üzerindeki yemeklere göz gezdirince; mezelerden ana yemeğe, ana yemekten tatlıya kadar çeşit çeşit hazırlanmış olduğunu gördü. Gerçekten hepsi güzel görünüyordu.

"Hadi başlayalım mı?" dedi ve tabağındaki bifteği dilimledi Yoongi. Jimin ise sadece Yoongi'nin hareketlerini izliyordu.

"Yoongi, neden bunu yapıyorsun?"

Jimin sonunda kafasındaki karışıklıklar geçince konuşmayı akıl edebilmiş, Yoongi ise yemeğiyle ilgilenmeyi bırakıp gözlerini Jimin'inkilerle birleştirmişti.

"Hiçbir şey yapmıyorum, gönlünü almak için uğraşmayı seviyorum. Bu günlerde meşgul olduğumu, bunları senin için yaptığımı biliyorsun. Bizim için." Gülümseyerek konuştuktan sonra dilimlediği güzelce pişirilmiş bifteğine çatalını batırıp ağzına attı.

Jimin kafasını sallayarak aklındaki düşünceleri kovalamış ve yemeğe başlamıştı. Yemeğini ortasında telefonu çalmaya başlayınca telefonuna bakıp arayanın Jungkook olduğunu gördü. Gözleri kocaman olmuştu. Yoongi'nin arayanın Jungkook'un olduğunu anladığı düşüncesi onu germişti.
Ellerindekileri bırakıp aramayı reddetti.

Tekrar yemeğe devam etti fakat birkaç saniye sonra telefon yine çaldı.
Gözlerini kapatarak tekrar reddetti.

"Neden açmadın?" diye sordu Yoongi. "Önemli herhalde."

Yoongi'ye bakarak kafasını olumsuz ablamda salladı Jimin."Önemli değil, boşver."

Birkaç saniye sonra telefon tekrar çalmaya başlamış, Jimin'in görmezden gelmeye karar vermesiyle Yoongi yemeği bırakıp ona dikmişti gözlerini.

"Jimin, telefonu aç."

Jimin sadece kafasını sallamış ve iç çekerek tekrar reddetmişti aramayı
ama birkaç saniye sonra telefonu  tekrar çaldı ısrarcı bir şekilde.

Tam reddedecekken, Yoongi telefonu Jimin'in elinden çekip aldı.

"Yoongi, telefonumu bana geri ver!"

Jimin'i umursamayarak aramayı cevaplamaya karar verdi.
Yoongi tarafından telefon hopörlora alınınca Jimin daha fazla bir şey yapamamıştı.

"Mehaba?" diye seslendi Yoongi telefona doğru.

Yoongi'nin öğreneceğini düşünüp gerilmeye başladı Jimin.

"Merhaba?" diye seslendi Jungkook telefonun diğer ucundan.

"Merhaba? Kimsin? Neden erkek arkadaşımı aradın?" dedi ve aşşağı bakıp ellerini kot pantolonuna silen Jimin'e kötü bir şekilde baktı Yoongi.

"Asıl sen kimsin? Aradığım kişi sen değilsin. Telefonu erkek arkadaşına geri ver." Jungkook'un yüksek sesle konuşması Yoongi'nin dişlerini gıcırdatmasına sebep olmuştu.

"Vermezsem ne olur? Erkek arkadaşımın sikik numarasını neden aradını söyle?" Yoongi bağırırken Jimin'e daha da göze çarpan bir şekilde kötü bakışlar yolladı.

Jimin dudaklarını sertçe ısırırken gözleri dolmaya başlamıştı.

"Neden, erkek arkadaşını aradığımı öğrenmek istiyor musun gerçekten, ha?" dedi Jungkook.

"Evet! Söyle!" diye bağırdı Yoongi.

"Peki, doğruyu söylemek gerekirse beni aramayı bırakmayan erkek arkadaşın yüzünden sevgilimle ayrıldık." Jungkook'un telefona doğru bağırmasıyla Jimin şaşırarak telefonuna baktı.

"Ne?!" dedi Yoongi.

"Erkek arkadaşın beni aramaya devam ediyor ve sevgilim onu aldattığımı düşünerek benden ayrıldı! Lütfen erkek arkadaşına beni aramamasını söyler misin? Ona kaç kez yanlış numarayı aradığını söylemem gerekti!" Jungkook telefona doğru bağırdı.

Jimin, Jungkook konuşurken tepki gösteremedi ama tek bir şey biliyordu; o da Jungkook'un bunları bilerek söylediğiydi.

Yoongi pencereden dışarı baktı.

"Nasıl yani?" dedi ve Jimin'e baktı.
Ses seviyesi gittikçe düşüyordu.

"Erkek arkadaşın beni her aradığında ona yanlış numarayı aradığını söyledim. Her defasında doğru numarayı aradığını ve erkek arkadaşının ben olduğumu söyledi. Beni tekrar aramaması için numaranı lütfen erkek arkadaşının telefonuna kaydeder misin? Böylece artık beni arayamaz. Erkek arkadaşım bu yüzden hemen ayrıldı benden." dedi ve telefonu kapattı Jungkook.

Yoongi öğrendiği şeyler hakkında çok şaşırmış sonra Jimin'e şakacı bir şekilde gülmüştü.

"Vaaay, Jimin. Sana inanamıyorum. Bir dahaki sefere yeni bir telefon alma lütfen. Yanlış numarayı aramaya devam edersin yoksa." Kahkaha atıp başını salladı yemeğe devam ederken.

Jimin hala yaşananlardan dolayı şoktaydı. Jungkook'un, Yoongi'nin ikisi hakkında birşey öğrenmesini engellediğine inanamıyordu.

~
Eveet bölüm geldi.

Oy verip yorum yapmayı unutmayın ❤

Bugün sınava giren arkadaşların sınavı iyi geçmiştir umarım. Her şey istediğiniz gibi olsun. Sizi seviyorum❤

VOICE | Jikook [Çeviri]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin