Çarpılcan | Texting

Kırk Sekiizz

Selamünaleyküm ey cemaati müslimi

İyisinizdir inşallah

Bol yorum istiyrem valla küserim haa

Hadi oy verin de bölüme uçaakk

Bismillahirrahmanhirrahim

............

"Tekrar kızlar, hadi bakalım Allahümme salli alel mustafaa..."

Bugün Kadir Gece'siydi.

Okulumuzun hazırladığı program için ilahi grubundakiler son provalarını yapıyorlardı.

Bizim dersimiz Kuran olduğu için ve ilahi grubunu çalştıran da Kuran Hocası olduğundan bizim sınıf da konferans salonuna inmişti.

Ayşe ile beraber telefonumdan instagramı karıştırıyordum.Bazıları bugün duası yapılacak hatimleri konuşuyor bazıları da arka koltuklara geçmiş sohbet ediyordu.

"Dur kanka ben sana neyi anlatmayı unuttum." dedi Ayşe birden yerinde hoplayarak.

"Ne oldu?" dedim ve telefonumu kapattım.

"Hani bu gt yap diyen var ya sürekli, o beni Eyüp Sultan'da görmüş."

"Ne? Gerçekten mi? Yuh yani." dedim ve konuşmaya devam ettik.Telefonumu kontrol etmek için göz ucuyla baktığımda yeni bir mesajımın olduğunu fark ettim.

Hayrünnisa : Selam

Sümeyye : Selam

Hayrünnisa : Peki görüşürüz

Sümeyye : Hoşçakal

"Bu neydi şimdi?" dedi Ayşe.

"Ben ne bileyim?" dedim ve telefonumu kapatıp cebime koydum.

...........

"Bu tecvid kuralının adı bu değildi." dedim kafam karışmış bir şekilde.

"Benden daha mı iyi bildiğini iddaa ediyorsun?" dedi Emre kollarını kavuştururken.

"Hafızlık kursundayım."

"Senden daha iyi okuyorum." dedi ve tek kaşını kaldırdı.

"Ay bi susun!" dedi Miray.

Ben Emre'den kaçarken şansıma evlerine gelmek zorunda kalmıştım. Teyzem gelmem için çok ısrar etmişti.

Şuan Miray'ın ikimizi birden bir tecvid kuralının adını sormak için çağırması ve bizim Emre ile inatlaşmamız dışında herşey normaldi.

Miray'ı şu sıralar dalgın görüyordum.Bu bana garip gelmişti.

"Neyse tamam akşam okuruz artık." dedi Miray ve Kuran'ı kapatıp yerine koydu.

"Ben salona ineyim." dedim ve hızla odadan çıktım.

Evet ondan kaçıyordum.

Bilmiyorum garip hissediyordum.

.............

"Gerçekten mi? İki dakika salona indim neler olmuş!" dedim Miray'ın yatağının üstünde otururken.

"Yanlış hatırlamıyorsam bir ifşa meselemiz vardı." dedi Emre Miray'ın etrafında dönerken.

"Ellerimi ve ayaklarımı çözersen daha rahat hesaplaşabiliriz." dedi Miray ve bana dönüp devam etti :

"Hayır bir de başörtü ile bağladı ya!"

"Ne? Evde halat bulundurmuyorum maalesef." dedi Emre ve Miray'ın ona ters ters bakmasıyla devam etti.