Altmış İkiiğğğğ

11.2K 1.2K 550
                                    

Selamünaleyküm ey cemaati müslimiii

Nasılsınız?

Bir hafta önce 2.sezona başlamıştık güya.

Aslında amacım sizin için biraz bölüm biriktirmekti ama işler öyle olmadı.Misafirimiz boldu maşallah. Ben ordan oraya koşuştururken hiç bölüm yazasım gelmedi :(

Ve şunu belirtmek isterim ki artık hergün bölüm gelemeyecek :(
Sadece haftasonu da gelebilir, hem haftasonu hem de hafta içi iki defa da gelebilir. Bölümleri de uzun tutmaya çalışacağım.

Neyse yıldızı parçalayın ve bölüme geçiinn

Bismillahirrahmanhirrahim

........

Hava yine yağmurluydu. Ayşe ile kafetaryada masalardan birine oturmuş kahve içiyorduk. Ben aynı zamanda kitap okuyordum, Ayşe de telefonda annesi ile konuşuyordu.

"Tamam. Öptüm hadii. Tamam anne tamam, anladım peki.Görüşürüüz. Anne tamam dedim ya. Hadi Allah'a emanet ol."

Ayşe telefonunu kapattı ve oflayarak arkasına yaslandı.

"Ne oldu?" diye merakla sordum.

"Hani şu annemin kuzeni vardı ya."

"Küçükken çorbanı yemedin diye seni balkondan sarkıtan mı?" dedim  okuduğum kitabın sayfasını çevirirken.

"Evet o." dedi gözlerini devirirken.

Ayşe küçüklükten beri annesinin kuzeni olan Pelin Abla'dan nefret ederdi. Anlaşamıyorlardı bir türlü.

"Ee ne olmuş?" dedim artık birşeyler sormaktan bıkmış bir halde.

"Evleniyormuş.Düğüne gitmemiz lazım."

"Ve sen zorla götürülüyorsun."

"Aynen." dedi ve esnedi.

"Ya geçen gece uyuyamadım, dün derste başım çatladı resmen." derken ayağa kalktı.

"Nereye?" diye sordum ben de toparlanırken.

"Ders diye birşey var gidiliyor hani." dedi telefonunu cebine atarken.

"Tamam ya." dedim ve toparlanıp kalktım ben de.

.........

Girmem gereken son ders de bittiğine göre artık birşeyler yapabiliriz diye düşündüm.

Hemen bir minibüse atlayıp kafelerin olduğu işlek bir caddeye gelmiştik bile.

Ve Ayşe giyim mağazası görünce kendini tutamıyordu...

"Sence bu şal nasıl?"

"Güzel."

"Peki bu?"

"Bu da güzel Ayşeee."

"Peki buuu?"

"Güzel dedim ya."

"İyi de bu şal değil ki kanka!!Dinliyor musun sen beni?"

Mağazanın kapısından dışarıda yağan yağmura bakarken Ayşe'yi fark etmemiştim bile.

"Şşşt! Bizim köylü?! Alooo!"

Bir anda yerimde zıpladım.

"Ya dalmışım." dedim.

"Gel hadi başka bir yere gidelim."

.........

Geze geze ayaklarıma kara sular inmişti. Sonunda Ayşe de yorulmuştu da bir kafeye oturabilmiştik.

Çarpılcan | Texting Where stories live. Discover now